Çocuk Oyun Terapisi Hakkında

Uzm. Psk. Gizem Daştan
Uzm. Psk. Gizem Daştan
12 Şubat 202154 görüntülenme
Randevu Al
Çocuk Oyun Terapisi Hakkında

Çocuklar, gelişim evrelerinin ilk dönemlerinde dış dünya ile kendilerine has metotlarla iletişim kurarlar. Ağlama, anlamsız ses öbekleri bu metotlardan bazılarıdır. Çocukluk döneminde belirli bir evre tamamlandıktan sonra bu iletişim araçlarının içine oyunlar da dahil olur. Gelişimlerini halen tamamlama evresinde olan çocuklar, ifade etmek istedikleri birçok şeyi oyun diliyle aktarırlar. Bazen büyükler evlatlarının ne demek istediği noktasında ya da onunla sağlıklı bir iletişim kuramadığını düşündüğünde Pedagoglardan yardım alabilirler. Psikolojik anlamda zorlu bir süreçten geçen çocukların da bu durumda neler hissettiğini anlamak, içerisinde bulunduğu durumdan en az şekilde etkilenmesini sağlamak adına oyun terapilerine baş vurulur. Oyun terapisi metodunda her oyuncağın temsil ettiği gerçek hayatla bağlantılı anlamlar vardır. Terapist bu süreçte bazen çocuk danışanına yönergeler verir bazense onu tamamen serbest bırakarak kendi oyununu kurmasını ister. Çocuğun hangi oyuncaklarla ilgilendiği, ne tür oyunlar oynamak istediği ve oyun esnasındaki davranışları terapiste yaşanan sorun hakkında bilgiler verir veya çocuğun özel olarak anlatmak istediği şeyleri anlamasında yardımcı olur. Böylelikle çocuk keyifli bir şekilde oyun oynarken danışmanı ise onun hakkında çıkarımlar ve tespitler yapma imkanı bulur. Sorun çözümlendikten sonra da terapi süreci de özel bir vaka tespiti yapılmadığı ve başka bir uzmanın müdahale etmesi gerekmediği sürece aynı metotla devam eder. Artık çocuk terapistini bir oyun arkadaşı olarak görmeye başlamış ve ona güvenmiştir. Bu sayede tedavi için gereken bazı şartlara daha rahat adapte olur ve kabullenir. Oyun terapisi metodu hassas yaklaşılması gereken ve anlaşılması güç olan tavırlar içerisine giren çocukların anlaşılmasında ve onu rahatsız eden durumun da onu incitmeden giderilmesini sağlamada oldukça etkili bir yöntemdir. Bu yöntemi etkili kılan birincil husus ise tüm terapi sürecinin çocukla iş birliği içinde yürütülüyor olmasıdır.

Genellikle 3-12 yaş arasındaki çocuklarla çalışılan oyun terapisi, çocuğun zeka yaşına ve gelişimine göre esneklik gösterebilir. Bu terapiye başlanmadan önce velilerden çocuğa dair uzunca ve detaylı bir yaşam öyküsü alınılır. Odaklanılması gereken sorun hakkında öngörü oluşturulur. Daha sonra oyun terapisinin etkili olacağını düşünen terapist uygulamaya başlar. Tanışma seansında terapist, danışanının kendisini güvende hissedebileceği ve koşulsuz kabul gördüğü bir ortamda olduğunu anlamasını sağlar. Kendinde güven duygusu oluşan çocuk ise terapist eşliğinde oyun aracılığıyla sorunlarını gün yüzüne çıkarmaya başlar.

Oyun terapisi, yaşanan psikolojik problemlerin aşılmasında yardımcı olmasının yanı sıra çocuğun duygularını, isteklerini, ihtiyaçlarını daha iyi anlamasına; problem çözme, kendini kontrol edebilme becerilerinin, özgüveninin gelişmesine ve ilişkisel, davranışsal sorunların azalmasına katkı sağlamaktadır. Bunun yanında gelişim sürecindeki her çocuğun ihtiyacı olan oyun oynama, çocuğun yalnız kalabilme, empati kurabilme, kişilerarası iletişim ve ilişkileri sağlıklı bir biçimde öğrenebilmesinin sağlandığı, dikkat, öğrenme, yaratıcılık gibi becerilerini geliştirdiği bir aktivitedir. Kişide bu becerilerin sağlanmış olması sosyal yaşantısında ve gündelik hayatında sağlıklı ilişkiler kurabilmesi ve kendini tamamlaması açısından önemlidir. Son olarak oyun terapisi metodu çocuklarda da görülebilen “dikkat eksikliği, kaygı bozukluğu, fobiler ve hiperaktivite bozukluğu” gibi önemli sorunların giderilmesinde de sıkça kullanılan bir psikoterapi yöntemidir. Oyun çocukların kendilerini ifade ettikleri bir dil, oyuncaklarsa onların kelimeleridir. Bu iletişim dünyasının içinde ebeveynlerinde yer alması çocuklarıyla daha iyi iletişim kurmalarını sağlar.

Yazar Hakkında

Uzm. Psk. Gizem Daştan

Uzm. Psk. Gizem Daştan

2020 Haziran ayında Ufuk Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezun oldum. Üniversite hayatım süresinde pek çok tecrübe kazanma şansım oldu. İlk olarak İngiltere-Brighton'da 2 ay boyunca dil eğitimi aldım. Türkiye'ye döndükten sonra eğitim sürecim boyunca birçok panel ve eğitimlere katıldım. Fakültedeki değerli hocalarım eşliğinde bir çok makale ve araştırmalarda faaliyet gösterip bilimsel çalışmalara katkı sağladım. Daha sonra 2019 yılında ilk olarak Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Eğitim Ve Araştırma Hastanesi'nde stajyer Psikolog olarak stajımı yaptım. Stajım boyunca çocuk zeka testleri üzerinde kendimi geliştirdim. Ergenlerde OKB, çocuklarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, Otizm Spektrum Bozukluğu teşhisi alan danışanların görüşmelerinde gözlemci olarak bulundum. Yine aynı yıl Nevia Oran Huzurevi ve Yaşlı Bakım Merkezi'nde geriatrik araştırmalar yaptım. Burada da şizofreni ve bipolar bozukluk tanısı alan bazı yaşlılarla temasa geçip gözlemleme şansım oldu. Mezun olduktan bir kaç ay sonra özel kurumlarda staj programlarına dahil oldum. Bu esnada Dokuz Tip Mizaç Modeli'ni yakından tanıyıp deneyimledim. Aynı zamanda Rorschach, SBST, SCL90, WISC-R gibi pek çok testi deneyimleyip Dokuz Tip Mizaç Modeli'ne göre raporlamayı tecrübe ettim. Bir diğer yandan bazı görüşmelerde psikodrama uygulamalarında aktif rol aldım., WISC-R, Objektif Testler (Benton Görsel Bellek Testi, Peabody Resim Kelime Testi, Bender Gestalt, Metropolitan, Cattel, Ankara Gelişim Tarama Envanteri, Porteus Labirentleri, Frostig, Goodenough, Kent e.g.y, Gessel Testi) ve Psikopedogojik Açıdan Çocuk Resimleri Yorumlama ve Çocuk Testleri, Projektif Testler Uygulama ve Raporlama Egitimlerimi (Tematik Algı Testi, Louissa Duss Psikanalitik Öykü Testi, CAT/Childrens Apperception Test, FAT, Beier Cümle Tamamlama Testi) ve Oyun terapisi ve Masal terapisi eğitimlerimi başarıyla bitirdim. Eğitim dönemim boyunca aile danışmanlığı, çocuk ve ergen terapisi, cinsel terapi, çift terapisi ve psikolojik testler konusunda eğitimlerimi tamamlamış bulunmaktayım. 

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır