Burun estetiğinde yenilikler


Burnu yeniden şekillendirme veya burun estetiği olarak da isimlendirebileceğimiz rinoplasti prosedürleri tüm dünyada en sık uygulanan estetik cerrahi girişimlerinden biridir. Yüzün en göze çarpan organlarından biri olmanın yanısıra nefes alma, koku alma, havayı ısıtma gibi pekçok fonksiyonu üstlenmesi nedeniyle, yüze uyum sağlayan estetik olarak hoş bir burun elde etmek kompleks bir cerrahi girişim gerektirir. Bu sebeple burun estetiği ameliyatlarının mutlaka deneyimli ve bilgi sahibi bir plastik ve estetik cerrahi uzmanı tarafından yapılması son derece önemlidir.
Rinoplasti (burun estetiği) için uygun hasta kimdir ?
Tüm estetik cerrahi girişimlerinde olduğu gibi beklentilerinizin gerçekçi olması, ameliyata engel olacak önemli bir sağlık probleminizin bulunmaması, yüz gelişiminizin tamamlanmış olması için 17 yaş üzerinde olmanız ve operasyon kararını kimsenin etkisi altında kalmadan kendi isteğinizle almış olmanız gerekmektedir.
Nasıl bir burun elde edilecek ?
Burun estetiği ameliyatlarında burnu uzatmak veya kısaltmak, genişliğini daraltmak, burun ucunun görüntüsünü değiştirmek, burun ucunu dikleştirmek, asimetrileri gidermek, burun deliklerini küçültmek veya şeklini değiştirmek, kemik çıkıntıları düzeltmek, eğrilikleri gidermek, burun ucunu dikleştirmek , alın-burun, dudak-burun ilişkisini estetik açıdan uygun hale getirmek gibi ihtiyaca göre istediğimiz tüm değişiklikleri yapmak mümkündür.
Kişinin yüz hatları ile uyum gösteren, ancak estetik müdahale geçirildiğinin anlaşılmasına müsade etmeyen doğal ve güzel bir burun elde etmek rinoplasti ameliyatlarında temel felsefemdir.
Ameliyat öncesi çekilen fotoğraflar üzerinde simülasyon yaratarak, ameliyat sonrası burunun olası görünümünü elde etmekteyiz. Fakat, canlı dokuların burun estetiği ameliyatında yapılan müdahalelere vereceği yanıtın, digital ortamda yapılan değişikliklere birebir benzemeyeceğine inanıyorum ve hasta fotoğrafı üzerinde yaptığım çalışmalarda bunu mutlaka belirtiyorum. Hastama burunda yapmayı planladığım değişiklikleri anlatıyor, simülasyonda kendisiyle bunları irdeliyorum ve birlikte bir karara varıyoruz. Ayrıca mutlaka daha önceden yapmış olduğum burun estetiği vakalarının öncesi ve sonrası görüntülerini paylaşıyorum ve bir fikir oluşmasını sağlıyorum.
Aynı zamanda nefes alma problemide düzeltilebilir mi ?
Burun yüzün güzel görünümüne katkıda bulunmanın yanısıra, nefes almak gibi çok önemli bir fonksiyonuda üstlenmektedir. Hava yolunun çeşitli nedenlerle tıkalı olduğu ve burundan rahat nefes alınamayan durumlarda, kişinin günlük yaşantısını olumsuz etkileyen pek çok sağlık problemi ortaya çıkabilmektedir. Burun estetiği ameliyatlarında, fonksiyona yönelik müdahaleler yapılarak, hastanın burundan rahat nefes almasıda sağlanmış olur. Böylelikle sadece görünüm değil fonksiyon da düzeltilir.
Kulaktan veya kaburgadan kıkırdak alınması gerekiyor mu ?
Daha önceden burun ameliyatı geçirmemiş bireylerde, septum dediğimiz ve burnun orta kısmının desteğini sağlayan kıkırdak yapıdan ameliyat sırasında alınan parçalar gerektiğinde kullanılmakta ve başka yerden kıkırdak doku almaya gerek kalmamaktadır. Ancak daha önceden burun ameliyatı geçirmiş kimselerde, bu yapıya ait kıkırdak dokunun yetersiz olması nedeniyle, yapılacak düzeltme işlemleri için kulaktan veya kaburgalardan kıkırdak doku alınması gerekebilir. Bu konuda alternatifler size sunulacak ve gerekli bilgiler ameliyattan önce mutlaka verilecektir.
Ameliyat öncesi hazırlık dönemi
Her ameliyat öncesi olduğu gibi aspirin ve kanamayı artırıcı diğer bazı ağrı kesiciler kullanıyorsanız bu konuda mutlaka doktorunuzu bilgilendirmeniz gereklidir. Bunun dışında herhangibir etkene karşı allerjiniz varsa doktorunuzun bunu bilmesi önemlidir. Ameliyat öncesi yapılacak tahliller ve anestezi muayenesi dışında, burun estetiği ameliyatlarında çok önemli bir hazırlık gerekmemektedir.
Ameliyat ve ameliyat sonrası erken dönem nasıl geçer?
Burun estetiği lokal anestezi altında yapılabilirse de, ben çoğu zaman genel anestezi altında yapmayı tercih ediyorum, hasta ve cerrahın konforu açısından genel anestezinin daha doğru bir yol olduğunu düşünüyorum. Ancak çok sınırlı girişimin gerektiği vakalarda lokal anesteziyi tercih edebiliyorum. Burun estetiği genelde 2-2,5 saat sürüyor ve ameliyattan sonra en fazla 1 gecelik hastanede kalış süresinden sonra hastayı evine gönderiyoruz. Burun estetiği sonrası dönemde göz etrafında oluşabilecek morluk ve şişlikleri azaltmak için 12-24 saatlik süreç boyunca düzenli aralıklarla göz etrafına soğuk uygulaması yapıyoruz. Ancak titiz planlama ve dokuya saygılı yaklaşım sayesinde hastalarımızın çok büyük bir kısmında morluk görmüyoruz.
Tampon ve alçı uygulaması nasıldır? Tamponsuz Burun Estetiği Nedir?
Günümüzde rinoplasti ameliyatlarında hastanın rahat nefes almasını sağlayan delikli silikon tamponlar kullanıyoruz. Burnun iç kısmındaki deformitenin ağırlığına bağlı olarakda 3 gün ile 7 gün arasında değişen içerisinde bu tamponları alıyoruz. Ancak eskiden kullanılan bez tamponlara kıyasla hasta açısından oldukça konforlu bir ameliyat sonrası dönem sağlanmış oluyor ve bu tamponların alımı çok daha kolay. Hatta artık pekçok hastamızda tampon kullanmadan sadece özel dikişler kullanarak, burun estetiğini tamamladığımızıda yani artık tamponsuz burun estetiği yaptığımızı bildirmek isterim. Sanırım bu müjde tampon yüzünden burun estetiğinden korkan pekçok kişiyi rahatlatacaktır. Burun estetiği sonrasında yumuşak dokuların alttaki kemik ve kıkırdak dokuya oturması ve burna verilen yeni şeklin burun kemikleri iyileşinceye kadar korunması için, burnunuzun üzerinde küçük bir kalıpla (plastik alçı) ameliyattan çıkıyorsunuz ve ameliyattan sonraki 6.-7. günlerde bu kalıbı alıyoruz. Alçı alındıktan sonra ödemin daha erken inmesine yardımcı olan küçük bantlar yerleştiriyoruz.
Açık rinoplasti mi ? kapalı rinoplasti mi ?
Açık rinoplastinin (burun estetiği) kapalı rinoplastiden (burun estetiği) en önemli farkı burun ucu ile dudak arasında bulunan ve her iki burun deliğini birbirinden ayıran yapının en az görünür kısmında birkaç mm lik bir kesi yapılması ve burun anatomisine çok daha hakim bir görünüm sağlamasıdır. Bu yöntemle burnun tüm yapılarına kolayca ulaşıp, istediğimiz düzeltmeleri kalıcı bir şekilde yapabilmekteyiz. Kapalı rinoplastide ise tüm kesiler burnun görünmeyen iç kısmında kalmaktadır. Ben burun estetiği ameliyatlarımın büyük kısmında sağladığı avantajlar nedeniyle açık tekniği tercih etmekteyim, ancak daha az oranda olmakla birlikte kapalı tekniği kullandığım da olmakta. Açık tekniği kullandığımız hastalarımızda, ameliyattan sonraki 5. günde dikişleri alıyoruz ve yara iyileşme süreci tamamlandığında ben bile kesinin nerede olduğunu bulmakta zorlanıyorum, yani iz kalması yönünde bir problem yaşamıyoruz.
Göz çevresindeki morluklar ve yüzdeki ödem ne zaman geçer?
Burun estetiği ameliyatları sonrası vakaların yaklaşık %20-30 unda göz çevresinde morarmalar olmaktadır, yani yaklaşık hastaların %70 inde morarma görmüyoruz. Eğer olursa bu morarmalar sizi tedirgin etmesin, 7-10 gün içersinde tamamı kaybolacak ve normale döneceksiniz. Ancak bu süreçte, güneş ışınlarından mümkün olduğunca uzak durmanızı, güneş ışınlarının en yoğun olduğu 11:00-15:00 saatleri arasında güneş altında kalmamanızı, eğer zorunluysanız dışarı çıkarken, en az 30 faktörlü güneş koruyucu ve şapka kullanmanızı mutlaka öneriyoruz.
Rinoplasti ameliyatlarının kaçınılmaz sonuçlarından bir diğeri ise yüzde oluşan ödem ve şişlik. Bu şişliğin ameliyat sonrası dönemde her geçen gün hızla azalarak 1 hafta ile 1. ay arasında ameliyat olduğunuzu bilen kimseler haricinde dışarıdan bakıldığında anlaşılamayacak bir seviyeye gerilediğini göreceksiniz. Ödemin tamamen inmesi ve burnunuzun nihai şeklinin oturması ise 6ay ile 1 yıl arasını bulan bir zaman süreci gerektirmektedir.
Ne zaman sosyal yaşantıma dönebilirim ?
Tıbbi açıdan bakıldığında, burun estetiğinden 1 gün sonra hastanın işine ve sosyal yaşantısına dönmesine engel bir durum bulunmamaktadır. Ancak hastalar genellikle burun üzerinde bulunan alçı ve burun içindeki tampon ile sosyal yaşantılarını devam ettirmek istemediklerinden, alçı ve tamponların alınması ve olası morlukların geçmesi için gereken 1 haftalık bir süreçten sonra rahatlıkla işlerine ve sosyal yaşantılarına devam edebilirler.