Bel ağrısı ve bel fıtığı belirtiler

Bel ağrısı ve bel fıtığı belirtiler

             Çağımızın hastalığıdır desek sanırım doğru bir tanımlama yapmış olurum.Bel ağrısı biz hekimlerin son yıllarda çok sık karşılaştığı bir şikayet.İş gücü kaybı ve psikolojik gerilime sebep olması nedeni ile  üzerinde durmamız gerekiyor.

               Belimizde 5 adet omur kemiği vardır. Bu kemikler arasında da disk adı verilen kıkırdaklar bulunur.Disk, özel bir bağ dokusu organıdır; omurganın dayanıklılığına, hareketliliğine   ve zorlamalara karşı dirençli olmasına, omurgaya uygulanan şok şeklindeki darbelerin emilmesine ve kuvvetin çevre dokulara dengeli bir şekilde dağılmasına hizmet eder. 

 

 

 

              Bel fıtığı, beldeki omur kemikleri arasında bulunan ve adeta bir amortisör gibi görev yapan bu disklerin fıtıklaşması, yerlerinden çıkması sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlıktır.

              Belimizde meydana gelen ilk iki değişiklik, diskin çeperinde aynen parmağınız yandığında olduğu gibi su toplanmasına benzer bir ödem ya da baloncuk meydana gelmesidir. Üçüncüsü ise disk yırtılmasıdır. Bu üç değişikliğe de fıtık deniyor. İlk iki değişiklik, bel fıtığının başlangıç evreleridir. Ağrı, his ve refleks kayıplarıyla ortaya çıkar. Beli ve bacağı etkiler. Toplumun çeşitli kesimlerinde bel rahatsızlığı o kadar yaygındır ki, birçok ülkede yapılan istatistiklere göre; doktora müracaat nedeni olarak bel ağrısı, soğuk algınlığından sonra ikinci sırayı almaktadır. İnsanların yaklaşık % 80'i hayatları boyunca, en az bir defa bel ağrısı ile karşılaşmaktadır.

             Belirtileri maddeler halinde aktarırsak:

                       Bel ve bacakta ağrı

                       Hareket kısıtlılığı

                       Yürürken aksama

                       Bir tarafa doğru yamuk yürüme

                       Bacağın bir tarafında uyuşma, yanma

                       Bacağa vuran güç kaybı

                       Bacak kaslarında incelme

              Bel fıtığı hastası nelere dikkat etmeli sorusuna gelince:

                       Eğilip kalkarken dizlerini kırmalı

                       Uzun süre oturmamalı

                       Uzun süre yüzü koyun yatmamalı

                       Kilosunu korumaya özen göstermeli

                      Ters hareket, sağa sola dönme, eğilme,

                      Hatalı pozisyonlarda uzun süre durma

                      Stres ve gerilimden kaçınmalı

                      Kasların tembelleşmesine izin vermemeli

                      Karın, kalça, bel kaslarını geliştirecek hareketleri düzenli olarak yapmalı

                      Yanlış duruş ve oturuşlara dikkat etmeli

                      Uzun süre araba kullanmamalı

               Bel fıtığı hastalarını nasıl tedavi ediyoruz ?

Bel fıtığı vakalarının büyük bir kısmı, uyguladığımız tedavilere kısa bir süre içinde cevap verir. Özellikle, refleks ve duyu kaybı olmayan hastaların başarılı olma şansları çok yüksektir.

             Tedaviye direnen  %3-5 oranında vakalarda ise ilaç tedavisi yanında uyguladığımız masaj, tens, fizyoterapi, nöralterapi, akupunktur, magnetik alan ve laser gibi tedavilerle olumlu sonuçlar alınabilmektedir. Hastalar tavsiyelerimize uyarak istirahat edip yanlış yapmadıkları sürece, felç olma ya da sakat kalma riskleri yoktur. Bel fıtığında ameliyatla tedavi, çok sayıda riski de beraberinde getirdiği için üzerinde çok düşünülmesi gereken bir yaklaşımdır.

Çok nadir olarak planlanmalıdır. Son çare olarak düşünülmeli ve hasta ameliyat sonrası yaşam konusunda bilgilendirilerek risk paylaşımına özen gösterilmelidir.

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Doç. Dr. Ali Akben

Doç Dr. Ali AKBEN, 1957 yılında Kahramanmaraş'ta doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimini Kahramanmaraş'ta bitirmiştir. 1976 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. 1982-1984 yılları arasında mecburi hizmetini Iğdır'da yerine getirmiş ve 1984 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde ihtisasına başlamıştır. İhtisasını tamalayarak Nöroloji Uzmanı olmuş olan Dr. AKBAN, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Nörofizyoloji bölümünde Elektromyografi eğitimimi tamamlayarak EMG uzmanı olmuştur. Tıp eğitiminin yanısıra 1988 yılında Akapunktur ve Tamamlayıcı Tıp uygulamaları alanında teorik ve pratik çalışmalar yapmaya başlayan Doç Dr. Ali AKBEN, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin'de ilgi ve tecrübelerini artırmak amacıy ...

Etiketler
Bel
Doç. Dr. Ali Akben
Doç. Dr. Ali Akben
İstanbul - Nöroloji (Beyin ve Sinir Hastalıkları)
Facebook Twitter Instagram Youtube