Ses profesyonellerinde akut ses problemleri

Ses profesyonellerinde akut ses problemleri

PROFESSINOAL VOICE HALDUN OGUZ

Ses profesyonellerindeki problemlere yaklaşımdaki ilk adım, kişinin detaylı bir sağlık ve ses kullanımı hikayesinin alınmasıdır. Genellikle ses sanatçısı kolaylıkla problemin ne olduğunu tanımlayabilir, ama bazı durumlarda, şikayetlerin ne olduğu ve şikayete neden olan durumlar çok da açık bir şekilde ortaya konamayabilir. Bazen, performans tedirginliği, hasta olmaya bağlı gerginlikle birleşince, ses sanatçısı sorunlarını çok açık olarak paylaşmak istemeyebilir. Sanatçının ses doktoru ve ses koçu ile olan içten ilişkisi, ve onların sanatçıyı her yönüyle tanıyor olmaları çoğunlukla bu sorunu aşmak için en önemli yardımcı olacaktır.

Ses profesyonellerinin akut ya da kronik ses problemlerini aşmaya çalışırken en büyük yardımcılarımızdan birisi, bu önemli gruba özel hazırlanan hasta bilgi formlarıdır. Bu formlar sayesinde hastayla ilgili genel bilgiler alınır. Bunun yanı sıra, ses problemi ile ilgili detaylar, kişinin ses eğitimi geçmişi ile ilgili bilgiler, ses kullanım sıklığı ve kalitesi, ses ısınma egzersizleri, alışkanlıkları, sağlıkla ilgili kişisel ve aile geçmişinin detaylı incelemesi yapılır, maruz kaldığı ses riskleri anlaşılır.

Ses problemi kısa süredir var ise, yakın dönemdeki bir ses eğitmeni değişikliği, ya da repertuara yeni katılan bir şarkı problemin nedeni olabilir. Ses probleminin yanı sıra bulunan diğer belirtiler de çok dikkatle incelenmelidir. Örneğin, akut larenjiti olan bir hastada burunda salgı artışı, baş ağrısı, kas ağrıları ve halsizlik olması dikkate alınmalıdır. Ses problemi nedeniyle ses doktoruna gelen bir sanatçı, kendisine farenjit, bulantı, kusma, ishal ile ilgili sorular sorulmasını anlamsız bulabilir. Bu tür durumların sesin etkin olarak çıkması için gereken postürü sağlayan kas iskelet sistemi için ne kadar önemli olduğu düşünülürse bu soruların da anlamlılığı ortaya çıkar.

Mide içeriğinin ses oluşturan mekanizmalarla direkt teması anlamına gelen laringofaringeal reflüye özellikle önem gösterilmelidir. Toplumda yaygın olan kanı, reflünün ağıza acı su gelmesinden ibaret olduğu şeklinde olmakla birlikte, sessiz reflü aslında çoğu bireyi etkilemektedir. Bu durum, özellikle sık acılı yiyecekler tüketen ve domates bazlı soslar kullananlarda daha çok karşımıza çıkmaktadır. Reflü tanısının konması, hastaya herhangi bir zorluk getirmeksizin, rutin ses değerlendirme ekipmanları ile (videolaringoskopi) yapılabilmektedir. Reflünün ses kalitesi üzerine olan etkisi, yaptığımız klinik çalışmalar ile de objektif olarak ortaya konmuştur (H Oğuz, et al. Journal of Voice). Reflünün birçok belirtisi olmakla birlikte, ses profesyonellerine özgün olarak gördüğümüz belirtiler sabahları daha belirgin olan ses kısıklığı ve ses ısıtma süresinin uzamasıdır.

Birçok endokrin problem, başta mensturasyon period anomalileri ve gebelik olmak üzere, kişinin ses performansını etkileyebilir. Oral kontraseptiflerin (Gebelik önleyici ilaçlar) ses üzerine olan etkisi de uzun yıllardır bilinmektedir. Progesteron içeriği yüksek olan preparatların kadın sesinde erkeksi bir derinleşmeye yol açtığı bildirilmiştir. Günümüzde kullanılan oral kontraseptiflerde östrojen ve progesteron oranları çok dengeli olsa da, hala %5 kadar kullanıcıda ses problemleri rapor edilmektedir. Bu nedenle, kadın sanatçılarda bu durum göz ardı edilmemelidir. Benzer şekilde, hemen her ilacın ses üzerine etkisi olmasına rağmen, belirli bazı grup ilaçlar ses üzerine çok daha etkilidir. Örneğin hipertansiyon tedavisinde kullanılan bazı ilaç türleri salgıları koyulaştırıcı ya da kurutucu etki gösterebilir, ya da kronik kuru öksürüğe neden olabilir. Tekrarlayan öksürük yada yetersiz salgı nedeniyle ses tellerinin maruz kaldığı travma ses tellerinde tedaviye dirençli bir ödem oluşmasına yol açabilir.

Sağlıklı bir ses dileklerimle.

Bu yazılar www.haldunoguz.com adresinden alınmıştır.

Bu makale 9 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Haldun Oğuz

Prof. Dr. Haldun OĞUZ, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Hacettepe Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise S.B. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapmış ve Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı olmuştur. Tıp ve uzmanlık eğitimi yanı sıra yurtiçi ve yurtdışı içerisinde çok sayıda kurs ve toplantıya katılmış, Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi Laringoloji ve Ses Restorasyonu Enstitüsü’nde gözlemci olarak çalışmalarda bulunmuştur. 2007 yılında Doçentlik, 2013 yılında ise Profesörlük derecesine yükselmiştir. Uzmanlık eğitimi sonrasında birçok kurumda görev yapmış olan Prof. Dr. Haldun OĞUZ, mesleki çalışmalarına şu anda Ankara Hekim Center'da bulunan özel muayenehanesinde devam etmektedir. Ayrıca kendisinin uluslararası ve ulusal kitap, d ...

Etiketler
Ses kısıklığı nedenleri
Prof. Dr. Haldun Oğuz
Prof. Dr. Haldun Oğuz
Ankara - Kulak Burun Boğaz hastalıkları - KBB
Facebook Twitter Instagram Youtube