Psöriatik artrit hastalığına güncel yaklaşım

Psöriatik artrit hastalığına güncel yaklaşım

  Sedef romatizması ya da tıbbi ismiyle psöriatik artrit sedef hastaların %7-40 kadarını etkileyen iltihaplı bir romatizmadır. Adından da anlaşılabileği gibi hastalık sedef hastalarında görülmektedir. Ancak her sedef hastasında sedef romatizması görülmez.

  Hastaların büyük bir kısmında romatizmal bulgular sedef hastalığından sonra ortaya çıkmaktadır. Ancak daha düşük bir kısmında sedef hastalığıyla aynı zamanda veya eklem bulgularından sonra sedef bulguları ortaya çıkmaktadır.

  Sedef romatizması el eklemlerinde görülebileceği gibi diz ekleminde de tek başına ortaya çıkabilemektedir. Bazı hastalarda ise hastalık tek başına bel kalça ağrısı ve sabah tutukluğu ile seyretmektedir. Esasında romatizmal hastalıkların en önemli bulgularından olan sabah tutukluğu yakınması sedef romatizmasının da önemli bulgularından biridir.

  Sedef hastalığında sıklıkla tırnaklarda pitting olarak adlandırılan toplu iğne batırılmış gibi çukurlar eşlik etmektedir. Bunun yanında yine tırnaklarda sararma şeklinde tırnak yatağından ayrılmalar da eşlik edebilir.

  Sedef yaralarının dağınıklığı ya da çok fazla olmasıyla sedef hastalığının şiddeti arasında net bir ilişki bulunmamaktadır. Yani bir hastada tek bir sedef lezyonu bulunmasına rağmen şiddetli eklem bulguları olabilir, tüm vücudunda sedef lezyonları olmasına rağmen hiç bir eklem yakınması olmayabilir.

  Sedef hastalığının genetik geçişi çok yüksektir. Bu yüzden ailede bir kişide sedef hastalığının olması diğer kişilerde de sedef hastalığının ortaya çıkabileceğinin önemli bir işaretidir.

  Sedef hastalığının tanısını koyduracak bir kan testi var mıdır sorusu çok sık olarak sorulmaktadır. Özellikle eklem bulgularının şiddetli olduğu zamanlarda kandaki iltihap testleri yükselebilmektedir. Bunun dışında tanı hastanın klinik durumuna göre konmaktadır. Hastalık için özel bir kan testi bulunmamaktadır.

  Hastalığın tedavisi tamamen hastalığın şiddetine göre değişmektedir. Metotreksat gibi ilaçlar sıklıkla ilk tercih ilaçlardır. Bunun dışında bu ilaca cevap vermeyen ya da tedaviye cevap vermeyen hastalarda biyolojik tedaviler alternatif tedavi olarak düşünülebilir. Tedavi süresi hakkında yorum yapmak çok zor çünkü her hastanın durumu farklılık göstermektedir. Çoğunlukla 2 yıllık tedavi süreci sonrası yeniden tedavinin gözden geçirilmesi doğru olmaktadır.

  Sedef romatizması için verilen ilaçların en büyük avantajı hem sedef lezyonlarında hem de sedef romatizmasına etkili olmasıdır.

 

 

            

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Bünyamin Kısacık

Doç.Dr Bünyamin KISACIK, lisans öncesi eğitimlerini tamamladıktan sonra, tıp eğitimini 1998 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlamış ve tıp doktoru unvanı almıştır. 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı'nda İç Hastalıkları ihtisasını, 2007 yılında ise Romatoloji yan dal ihtisasını tamamlayarak İç Hastalıkları ve Romatoloji Uzmanı olmuştur. 

2010-2016 yılları arası Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde görev yapmış olan Doç.Dr Bünyamin KISACIK,mesleki çalışmalarına Medicalpark Gaziantep Hastanesi'nde devam etmektedir.

Etiketler
Sedef romatizması
Prof. Dr. Bünyamin Kısacık
Prof. Dr. Bünyamin Kısacık
Gaziantep - Dahiliye - İç Hastalıkları
Facebook Twitter Instagram Youtube