Mutsuz olmak için beş neden

Mutsuz olmak için beş neden

Sıkıntı, huzursuzluk, gerginlik, mutsuzluk en sık  karşılaştığımız  durumlardır. Peki niçin sıkıntı duyuyoruz? Niçin mutsuz oluyoruz? İşte size sıkıntı ve mutsuzluk yaratan beş neden:

Birincisi; her şeyin kontrolümüz altına olduğunu düşünmektir. Böyle  bir yanılsama içindeyken, kontrolümüz dışında gelişen  olaylar  karşısında  hissedeceğimiz  tek şey sıkıntıdır. Her şeyin kontrolümüz altında olması mümkün değildir.  Gelişen olaylarda bizim dışımızda bir çok faktör rol oynar. Olayları kontrol altına almayı değil de serbest bırakmayı denersek daha az gerginlik duyar, hatta ortaya çıkabilecek sürpriz sonuçlardan küçük mutluluklar çıkarabiliriz.

İkincisi; elimizde geçerli hiç bir neden yokken olumsuz şeyler yaşayacağımıza dair asılsız senaryolar yazmaktır. İnsan hayatında olumsuzluklar ve can sıkıcı durumlar mutlaka olacaktır. Ama henüz  can sıkıcı bir durum ortaya çıkmadan endişelenmek yerine, duygusal tepkilerimizi kötü olayların olduğu zamana bırakmak, şimdiki zamanın keyfini  çıkarmamıza yardımcı olacaktır.

Üçüncüsü; kendi kapasitemiz üstünde işlere soyunmaktır. Kişinin hedeflerinin olması ve kendini geliştirmesi için çabalaması çok önemlidir, ancak her insanın belli bir kapasitesi ve belirli alanlarda yetenekleri vardır. “Her alanda başarılı olmalıyım, her şeyi denemeliyim” düşüncesi ile  yapılan zorlama  etkinlikler insana sıkıntı ve hayal kırıklığından başka bir şey getirmez. Kişinin kendi sınırlarını bilmesi ve ona uygun davranması başarı ve mutluluğu da beraberinde getirecektir.

Dördüncüsü; herkesin sahip olduğu şeylere bizim de sahip olmamız  gerektiği düşüncesidir. Sahip olduklarıyla yetinmeyip, hatta onların kıymetini bilmeden, hoyratça tüketerek, sürekli elde etme, daha çok kazanma hırsıyla  hareket eden kişiler,çok şeye sahipken bile bir şeye sahip olmanın mutluluğunu hiçbir zaman yaşayamazlar..

Beşincisi; hep kendimizden daha iyi durumda olanları görmek, kötü durumda olanları görmezden gelmektir. Başarı, para, statü gibi bir çok alanda olduğumuzdan daha iyi durumda olanlara ulaşmak, onlarla yarışmak çoğu kez mümkün olmayabilir. Oysa durumu bizden daha kötü olanları  gözlemleyerek, onlara göre kendimizin ne kadar şanslı olduğumuzu  hissetmemize yardımcı olacaktır.

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Necati Çobanoğlu

Uzm. Dr. Necati Çobanoğlu, Erzincan’da 1970 yılında dünyaya gelmiştir. İlköğretim ve lise öğrenim hayatını Erzincan'da tamamlamıştır ve ardından 1996 yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisi Tıp Fakültesi’nden mezun olarak tıp doktoru unvanı almıştır. GATA Haydarpaşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Kliniği’nde 1998 yılında  başlamış olduğu ihtisas eğitimini 2002 yılında tamamlamış ve uzmanlığını almıştır. Uzmanlık eğitimi sırasında  hipnoz eğitimi de almış ve tezini de Hipnotik İndüksiyon Profilinin Türkçe Geçerlilik ve Güvenirlik Çalışması üzerine yapmıştır. Ayrıca Posttravmatik stres bozukluğu ve dissosiyatif bozukluklarla ilgili çalışmalar da yapmıştır. Uzm. Dr. Necati Çobanoğlu, 2002-2005 yılları arasında Girne Asker Hastanesi, görev yapmıştır.  2005-2012 yılları arasında İzmir Asker Hastanesi’nde Psikiyatri uzmanı olarak göre ...

Uzm. Dr. Necati Çobanoğlu
Uzm. Dr. Necati Çobanoğlu
İzmir - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube