Meme kanseri riskini arttıran faktörler

Meme kanseri riskini arttıran faktörler

Meme Kanseri Görülme Sıklığı  : Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. ABD’de her yıl 185000 kadına meme kanseri tanısı konulmakta ve bu hastaların 46000’i yaşamını yitirmektedir.

Erkeklerde ise sıklığı daha az olmakla birlikte 1/150 oranında görülmektedir. Meme kanseri hormona bağlıdır. Kadınlarda geç menarş, erken menapoz, ve 18 yaşında gerçekleşen ilk doğum meme kanseri oluşma riskini belirgin bir şekilde azaltır. Yağlı yiyeceklerin meme kanserine yol açtığı iddiası henüz tartışmalıdır. Oral kontraseptifleri meme kanseri riski üzerine az etkileri vardır. Östrojen replasman tedavisi meme kanseri riskini azda olsa arttırmasıyla beraber yaşam kalitesi ve kemik mineral yoğunluğu üzerine yararlı etkileri bulunmaktadır. Ayrıca kalp damar hastalıklarıyla oluşan ölüm riskini azaltır. 30 yaşından önce herhangi bir nedenle terapötik amaçlı radyoterapi alan kadınlarda meme kanseri gelişme riski çok yüksektir.

Meme kanserinin belirtileri

1- Memede şişlik olması. Genellikle ağrısız, sertçe, hareket ettirilebilen veya yerinden oynamayan, zamanla büyüyebilen kitle varlığı
2- Memenin genel olarak boyutunda veya şeklinde oluşan değişik olması
3- Meme cildinde kızarıklık, morluk, yara, damar genişlemesi, içeri doğru çöküntü, yaygın küçük şişlikler, portakal kabuğu görünüşü gibi noktasal çekintiler şeklinde değişikliklerin meydana gelmesi
4- Meme başı ve çevresinde renk ve şekil değişikliği, meme başında genişleme, düzleşme, içe çökme, yön değiştirme, kabuklanma, çatlaklar oluşması, yaralar çıkması
5- Meme başından gelen kanlı veya kansız akıntı
6- Koltuk altında görülebilen veya elle fark edilen ağrılı ya da ağrısız şişliklerin varlığı

Meme kanseri riskini arttıran faktörler arasında en önemlileri şunlardır:
 

      Daha önce memede kansere öncü sayılabilecek bir lezyonun bulunmuş olması

      Genetik olarak meme kanseri gelişimine yatkın genleri taşımak

      Ailesinde veya akrabalarında meme kanseri gelişmiş olması

      Uzun süreli doğum kontrol haplarının kullanılması

      Menopoz sonrası dönemde uzun süreli ve yüksek dozlarda östrojen replasman tedavisi yapılması

      Çocukluk veya gençlik çağında başka bir nedenle göğüs bölgesinin ışınlanmış olması

      Adet başlama yaşının erken, adetten kesilme yaşının geç olması

      Hiç doğum yapılmaması veya ilk doğumunu 30 yaşından sonra yapılması

      İlerlemiş yaş. Meme kanseri en sık 50-65 yaşları arasında görülüyor

      Aşırı yağlı gıdalarla beslenme

      Mamografi taramalarında yoğun meme saptanması

      Yumurtalık ya da rahim kanseri hikayesi olması

      Elektromanyetik alanlara ve radyasyona sürekli maruz kalmak

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Burcu Kardaş Arslan

Op. Dr. Burcu Kardaş Arslan lisans öncesi öğrenimini 1992 yılında İstek Vakfı Florya Bilge Kaan Koleji'nde bitirmiştir. Ardından İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanını almıştır. İhtisasını ise yine İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi'nde yapmış ve  2005 yılında Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur. Uzmanlık eğitimi esnasında Amerika'da Wayne State Üniversitesi ve Almanya Köln Üniversitesi'nde çalışmalar yapmış olan Op. Dr. Burcu Kardaş Arslan ihtisası sonrasında İstanbul'da birçok özel kurumda çalışmıştır. Mesleki çalışmalarına özel muayenehanesinde devam etmektedir. Instagram: @dr.burcukardasarslan Web Sitesi: Op. Dr. Burcu Kardaş Arslan Uzmanlık Alanları Kadın Hastalıkları & Doğum Gebelik Sonlandırma Genital Bölge Estetiği Kızlık Zarı Dikimi Cin ...

Etiketler
Genetik
Op. Dr. Burcu Kardaş Arslan
Op. Dr. Burcu Kardaş Arslan
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube