Estetik algısı ırka, bölgeye, zamana ve cinsiyete göre değişebilmektedir. Bundan 50 yıl önce balıketli kadınlar daha güzel alıgılanırken zamanımızda zayıf kadınlar daha güzel algılanabiliyor ve bu algılama da zamanla tekrar değişebilir ve değişecektir.
Rinoplasti (burun estetiği)’de ise burna güzel sonuıç verebilmek hastayı mutlu edebilmek dolayısı ile başarılı olabilmek için en önemli konu hekimin hastayı ve beklentilerini tam olarak anlayabilmesi cerrahi sanatının imkanlarını ise tam olarak anlatabilmesi gerekir.
Hastaların beklentileri zaman zaman cinsiyete bağlı olarak oldukça değişiklik gösterebilmektedir. Erkeklerdaha büyük burunlar isterken kadınlar daha küçük burunlardan hoşlanmakta erkeler daha düz burun isterken kadınların çoğu daha kavisli burunlar istemektedir. Erkeklere daha düz daha sert hatlı burunlar yakışırken kadınlara daha oval hatlı burunlar yakışmaktadır. Burada bence hekimlik ve estetik sanatçısı olan biz yüz cerrahlarına düşen en önemli görevlerden biri hasta ile konuşurken onu en ayrıntısına kadar anlamalıyız ve isteklerine cerrahi sanatımız ile maksimum düzeyde cevap verebilmeliyiz.
Ancak burada benim bu yazımda önemle arz etmek istediğim konu bazen kişilerin hem vücut hem yüz yapısına hem cinsiyetlerine uygun olmayan beklentileri olabileceği ve isteklerini akıl süzgecimizden tam geçirmeden yerine getirme durumunda hastanın kendi istediği burnun yapılsa da ameliyattan sonra mutlu olamayabileceğidir. Bu gibi durumlarda biz cerrahların sanatımızı gösterebilmemiz ve hastayı daha doğru yönlendirebilmemiz gerekmektedir.
Yüzüne göre daha küçük bir burun isteyen bir erkek hastaya hemen isteğinizi yerine getirelim yerine yüzüne en uygun burnu tanımlayıp onu uygulamamız gerekmektedir. Ya da burnunun yeterince küçülmesi beklentisi olmayan bir bayan hastaya gerekli müdahaleleri anlatabilmeliyiz.
Ben kliniğimde ameliyattan önce hastalarıma sosyal, fiziksel ve cinsiyet özelliklerine göre yeni burunlarını tasarlıyorum buna da kızlar venüsden erkeler marsdan diyorum.
