Kısırlık, çiftin ortak problemidir, bu yüzden mutlaka hem kadın hem de erkeğin değerlendirilmesi gerekir.
"Kısırlık sebeplerini tanımak zor ve karmaşık değildir.
Önemli olan; yalnız gerekli testleri yaparak hedefe,
en kısa ve en ucuz yöntemle ulaşmaktır."
İlk yapılması gereken, erkekte sperm incelemesi (spermyogram, semen analizi) testidir ve 2-3 hafta aralıklarla en az iki kez tekrarlanmalıdır. Semen analizi normal olan erkekte problem yoktur ileri inceleme yapılmaz.
Kadında, yumurtlama (ovulasyon), yumurtalık rezervi, tüpler,rahim (uterus) ve karın zarı (periton) durumu değerlendirilir.
Değerlendirmede detaylı bir hikaye ve muayene, ultrason, kan tahlilleri, ilaçlı rahim-tüp filmi (histerosalpingografi, HSG) ayrıca gerekirse histeroskopi (rahim içine kamerayla bakmak) yapılır.
Düzenli adet gören kadınların % 95'i düzenli yumurtlar.
Adet düzensizliği ve kıllanmada artış gibi durumların varlığı, yumurtlamanın olmaması (anovulasyon) ihtimalini artırır.
Yumurtlama, adetin 20-24. günleri arasında kanda progesteron hormonu bakılarak ve ultrasonografik değerlendirme ile araştırılır.
Yumurtalık (over) rezervi değerlendirmesi çok önemlidir. Adetin 2. veya 3. günlerinde vajinal ultrasonla yumurtalıklarda antral foliküller (AF) (içinde olgunlaşmaya aday yumurta barındıran foliküller) sayılır. İki yumurtalıkta toplamda altıdan az sayıda antral folikül varlığı"yumurtalık kapasitesi azalmış" (azalmış over rezervi) demektir.
"Kadının ilerleyen yaşıyla beraber, yumurtalarının, hem sayısı hem de kalitesi belirgin olarak azalır."
Kadınlarda yumurtalık kapasitesi 37 yaşından itibaren hızla azalır ve 44 yaşından sonra çocuk sahibi olabilmek çok zorlaşır. Ailesinde erken menopoz öyküsü olan, yumurtalıklarından ameliyat olmuş, kanser nedeniyle radyoterapi veya kemoterapi görmüş, endometriozis hastası olan ve fazla sigara içen (günde on adetten fazla) kadınlarda yumurtalık kapasitesi, daha erken azalır, bu kadınların çok daha dikkatli değerlendirilmesi gerekir.
Yumurtlama sorunu olmayan, yumurtalık rezervi ve sperm analizi normal olan çiftlerde, kadında tüplerin açık olup olmadığı araştırılır.
Bunun için ilaçlı rahim tüp filmi (histerosalpingografi, HSG) çekilmesi gerekir. Bu tetkik ile rahim iç boşluğu (endometrial kavite), tüpler ve hatta periton (karın zarı) değerlendirilir.
Daha ileri bir inceleme olan laparoskopi (karın içine kamera ile bakmak), kısırlık hastalarında, artık tanı amaçlı değil daha çok tedavi (endometrioma, hidrosalpinks) amaçlı kullanılmaktadır.
"Tüm tetkikler sonunda bir problem saptanmaması, gerçekte bir problem olmadığı anlamına gelmez.
Bu duruma açıklanamayan infertilite (kısırlık) denir."