Kadın hastalıkları

Kadın hastalıkları

Kadın Hastalıkları

Maalesef ülkemizde kadınların pek çoğu, Kadın Hastalıkları, konusunda bilinçli davranmıyor ve  bu anlamda kendilerine yeterli özeni göstermiyorlar. Üstelik pek çok kadın jinekoloğa gitmekten de fazla hoşlanmıyor. 

Kadın hastalıkları arasında, ülkemizde hangi hastalıklar daha sık görülmektedir?

Kadın Hastalıkları arasında, hem ülkemizde hem de dünyada en sık kanama bozuklukları ve akıntılı hastalıklar görülmektedir. 

Kadın sağlığı açısından, jinekolojik muayenenin önemi  nedir? Kadınlar hangi aralıklarda muayene olmalıdır?

Periyodik jinekolojik muayenenin önemi çok büyüktür. Çünkü jinekolojik muayene sırasında hasta çeşitli açılardan kontrol edilir. Bu muayenede, hastada bir enfeksiyon, rahimde bir polip ya da miyom varsa tespit edilir, ayrıca yumurtalıklardaki iyi ve kötü huylu kistler ve tümörler belirlenir. Düzenli jinekolojik kontrollerin yanısıra, 40 yaşından itibaren her hadın memografi yaptırmalıdır. Çünkü meme kanseri erken teşhis ile korkulu rüya olmaktan çıkabilir. Özel durumlar dışında, yılda bir kez muayene ve smear testi yeterlidir.

Jinekolojik hastalıkları önleme açısından  hijyenin önemi nedir? Hijyen konusunda  öncelikle  nelere dikkat  etmek gerekir?

Sağlık açısından hijyen elbette çok önemli. Kadınlar özellikle ortak kullanılan tuvaletlerde çok dikkatli olmalılar, mümkün olduğunca fiziki temasta bulunmamaya çalışmalılar. Bunun yanısıra cinsel ilişki esnasında da hijyen ön koşul. Özellikle tek eşlilik dışı durumlarda prezervatif kullanmak, hem kadın hem erkek sağlığı için çok önemli. Bazı kadınlar, cinsel ilişki sonrasında önlem olarak vajinanın içerisini yıkar. Oysa bu fayda yerine zarar getirmektedir. Vajinanın içi mekanik olarak temizlenmemelidir.

Regl dönemlerinin düzensiz olmasının sebepleri nelerdir? Düzenli olması için neler yapılmalıdır?

Adet dönemlerinin düzensizliği, hormonal sorunlardan  ya da miyom, polip veya yumurtalık kislerinden meydana gelebilir. Kişi aşırı zayıf ya da aşırı kiloluysa, bu da adet düzensizliğine yol açabilir. Böyle bir durum söz konusuysa, kilo problemi hemen çözülmelidir. Ayrıca tiroid, prokistik over ya da prolaktin fazlalığı gibi hormonal nedenler de adet düzensizliklerine neden olur. Bu sorunlar söz konusu ise, öncelikle bunların tedavisine yönelinmelidir.

Peki ara kanamalar  tehlikeli midir?

Ara kanamalar iki grupta incelenmelidir; doğurganlık çağı kanamaları ve menapoz sonrası kanamalar… Menopoz sonrası kanamalar çok önemlidir ve ciddiye alınarak bir hekime başvurmak gerekir. 35 – 40 yaşlarına kadar olan kanama bozuklukları, bir kez olduğunda çok panik yapmaya gerek yok. Fakat bir aydan daha fazla tekrarlıyorsa, yine hekime görünmek gerekiyor. 35-40 yaş ve sonrası ara kanamalar da mutlaka hekime başvurmayı gerektirir.

Ara kanamalar hangi hastalıkların belirtisidir?

Rahim kanserinin en erken belirtisi ara kanamalardır. Kanamayı uyarı kabul edip, hekime başvuran bir kadın, rahim içi kanseri gelişmeden veya çok erken evresinde yakalanmasını sağlar ve tedavi şansı ile bu hastalıktan kurtulur. Erken teşhis tamamen kurtulma şansı demektir. Kanamaları ciddiye almayıp hekime geç gidilirse, yapılacak tedavi yaşamı kurtarmak değil, ancak uzatmak için olacaktır.

Hem anne hem de çocuk  sağlığı açısından  iki doğum arasında ne kadar süre olmalıdır?

Gebelik süreci kadınlarda çok ciddi hormonal, ruhsal, fiziksel immünolojik (bağışıklık sistemi ile ilgili) değişikliklere yol açmaktadır. Dolayısıyla bu muazzam değişikliklerin eski haline ve gebelik öncesi durumuna dönebilmesi için, gebelikler arasında 2 yıl kadar bir süre geçmelidir.

Hangi hastalıklarda  muayeneye  eşlerin birlikte gitmesi gerekir? Erkekler bu konuda  biraz tutucu. Onlara  önerileriniz nelerdir?

Enfeksiyon hastalıklarında muayeneye eşlerin birlikte gitmesi gerekiyor, çünkü bu tür hastalıklarda, her iki kişiye tedavi veriliyor. Cinsel fonksiyon bozuklukları ve kısırlık tedavisinde de yine eşler kontrole birlikte gitmelidir. Bunların yanısıra, gebelik takiplerinde de, erkeğin eşinin yanında olması, kadına psikolojik destek sağlaması ve motivasyon açısından önemlidir.  

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Alparslan Baksu

Prof. Dr. Alparslan BAKSU, 1962 yılında doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1985 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yapmış ve 1992 yılında Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur. Uzmanlık eğitimi sonrasında 1993-2012 yılları arasında Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Başasistan olarak görev yapmıştır. 1998-2002  yılları arasında Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Klinikleri Merkezi Doğumhane Koordinatörlüğü  ve 2004-2008  yılları arasında Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum Klinikleri Merkezi Ameliyathane Koordinatörlüğü  görevlerinde bulunmuştur. 2007 yılında ise Toronto Üniversitesi, Princess Margaret ...

Etiketler
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı
Prof. Dr. Alparslan Baksu
Prof. Dr. Alparslan Baksu
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube