Kendine zarar verme davranışı, gencin intihar amacı olmadığı halde bedenine zarar vermesidir. Kendini kesme, yakma, duvara yumruk atma, kendi kemiğini kırma ya da toksik maddeler içme şeklinde görülebilir. Gençlerin neredeyse yarısında kendine zarar verme davranışı görülmektedir.
Kendine zarar verme davranışı olan gençler genellikle sorun çözme konusunda sıkıntılar yaşayan, gergin yapıda, duygularını ifade etmekte zorlanan gençlerdir.
Kendine zarar verme davranışı çoğu zaman dikkat çekmeye çalışma olarak değerlendirilir. Oysa çoğunlukla gencin çevresi bu davranıştan haberdar değildir.
Kendine zarar verme davranışının gencin hayatında bir işlevi vardır. Bu işlevler:
1. Duyguları düzenleme (duyguları yatıştırma).
Kaygı
Öfke
Engellenmiş hissetme
Depresyon
2. Koşulları değiştirme.
Sorunlardan uzaklaşma
İntihar düşüncelerini durdurma
3. Kendi kendini cezalandırma.
4. Bazı gençler gerçeklik duygusunu kaybetme, diğer insanlarla bağlantılı olmama ve boşluk hissinden şikayet eder ve boşluk duygusunu durdurmak için kendine zarar verir.
5. Kişiler arası ilişkileri düzenleme.
Güvenlik arayışı ve dikkat çekme
Arkadaşlara uyum sağlama
Kendine zarar verme davranışının gencin hangi duygusal ihtiyaçlarına iyi geldiğini anlamak ve gençle beraber bu davranışın yerini alabilecek stratejiler geliştirmek tedavinin temel öğesidir. Bu davranışa eşlik eden ruhsal sorunlar (depresyon, yeme bozuklukları, madde kullanım bozukluğu, davranım bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, diğer kaygı bozuklukları) varsa onlar mutlaka tedavi edilmelidir. Ailenin tedavi sürecine katılması, aile ile gencin iletişim sorunlarının çözülmesi tedavinin önemli bir parçasıdır.