Ateş bir hastalık değil, vücudun enfeksiyonlara karşı verdiği normal bir reansiyondur.Aileler özellikle ateşli havale korkusundan dolayı; normal sıcaklıklarda bile ateş düşürücü vermek, çok sık ve yüksek dozlarda ateş düşürücü vermek, alkol veya sirke uygulamak, soğuk su ile ateş düşürmeye çalışmak gibi yanlışlar yapılabilmektedir. Ailelerin bu ateş fobisi zaman zaman doktorları da etkilemekte gereksiz tetkik ve tedavilere yol açabilmektedir. Yine aynı kaygılarla doktor arkadaşların güvenilirliği konusunda görüş birliği olmayan ardışık tedaviyi (zaten düşürücünün dönüşümlü olarak kullanılması) sık sık kullanabildiklerini görüyoruz.
Ateşin yararlı olduğunu iddia eden görüşler bazı bakteriyel ve viral enfeksiyonlar için uygun olmayan bir ortam sağladığını antibiyotiklere karşı bakterilerin daha duyarlı hale getirdiğini savunmaktadırlar.
Ancak ateş çocuğu rahatsız eder, tedaviye uyumunu zorlaştırır. Sıvı kaybı, huzursuzluk ve havaleye neden olabilir. Ayrıca metobolizma hızını ve doku oksijen ihtiyacını buna bağlı olarak da kalbin iş yükünü arttırır. Bu bilgiler ışığı altında ateşin düşürülmesinin gerekli olduğu hastalar;
- Özellikle 6 ay – 6 yaş arasındaki çocuklarda ateş havaleye yol açabilmekte, ayrıca çocuklarda irritabilite, delirium, oryantasyon bozukluğu ve halüsinasyon gibi diğer nörolojik bulgular da görülebilmektedir.
- Buna göre, ateşe bağlı huzursuzluğu olan, ateşli havale geçiren veya gerekse daha önceki hikayesi ilegeçirme riski taşıyan, sepsis veya septik şok düşünülen, kalp ve solunum yetmezliği riski olan, nörolojilk hastalığı olan veya sıvı, elektrolit ya da metobolik dengesi bozulmuş olan hastalarda ateş düşürücü ilaç kullanılmalıdır.
- Ateşi 40 derece’nin üstünde olan çocuklarda ateşin düşürülmesi gereklidir.
- Altta yatan kalp veya akciğer hastalığı olan çocuklarda özellikle titremeyle yükselen ateş sırasında ateş düşürülmeye çalışılmalıdır.