Alkol bağımlılarının, sorunlarıyla ilgili olarak kendi kendilerine ne söyledikleri, sorunlarını ele alma girişimlerinde yaşadıkları katlanılması güç duygular ve en önemlisi, böyle bir sorunları olduğu için, kendileriyle ilgili olarak kendi kendilerine ne söyledikleri, bu kişilerin, üzerinde durulması gereken başlıca yerleşik düşünceleridir. Bu kişilerin, düşüncelerinin, duygularının ve içme davranışlarının birbirleriyle yakından ilintili olduğunu görmeleri gerekir. Çarpık düşüncelerin ve sağlıksız duygularını değiştirerek, kendilerine zarar veren bu davranışlarını bırakabileceklerini öğrenebilirler.
ALKOL BAĞIMLILARININ DÜŞÜNME BİÇİMLERİ:
- “OTOMATİK DÜŞÜNCELER”kendiliğinden ortaya çıkar, bilinçdışıdır
- Katı düşüncelerdir, esnek değildirler.
- YA HEP ya daHİÇ ,siyah ya dabeyaz düşüncelerdir
- AŞIRI GENELLEŞTİRİLMİŞve MANTIKSIZ düşüncelerdir.
- Sınanmamış ve mutlak düşüncelerdir.
- YADSIMA :“aşırı ölçülerde alkol kullanmak bir sorun değildir.’’
- “Duygusal sorunları çözmenin en iyi ve tek yolu alkol kullanmaktır.’’
- “Dayanamam, katlanamam”,“aşırı düzeyde uyarılabilmenin, doyum sağlayabilmenin ve çoşku duyabilmenin tek yolu ancak alkol almaktır”.
- Rahatsızlık duymaya gelememe kaygısı: “Her ne uğruna olursa olsun, bütün sağlıksız duygulardan kaçılması gerekir”.
- “Değişmek çok güç” düşüncelerinden kaynaklanan umutsuzluk, çaresizlik ve değersizlikduyguları.
- Bir bağımlı oldukları için kendi kendini ayıplama, suçlama düşünceleriyleutanç duyarlar.
- “Arada bir denetimi ortadan kalksa da, alkol kullanmak hiçbir zaman benim için bir sorun olmamıştır. Nasıl içki içtiğimi düşünen diğer insanların bu kendi sorunları…”
- ‘’ Gevşemek için içki içmem gerekiyor.’’
- ‘’İstediğimi elde edememeye gelemiyorum, buna katlanmak çok güç.’’
- ‘’Ancak coşkun ya da taşkın olduğum, ayağım yerden kesildiği zaman kendimi iyi ve rahat hissediyorum.’’
- ”İçki içmeyi sonlandırmak çok güç olabilir. Bütün arkadaşlarımı yitirebilirim, sıkılmaya başlayabilirim ve içki içmeden, kendimi hiç rahat hissetmeyebilirim.’’
- ‘’İçki içmeyen insanlar, kösteklenmiş ve mutsuz insanlardır.’’
- ‘’Bir kez başlamak demek, artık onu durduramamak demektir.’’
Çoğu alkol bağımlısı, belirli bir takım duygusal ya da durumsal tetikleyici etkenler ortaya çıkınca, kendilerini ‘’ içmek zorunda ‘’ olarak görür. Bu zorundalığın altında, işlevsel olabilmek ya da yatışabilmek için içmeleri gerektiğiyle ilgili işlevsel olmayan düşünceler yatar.
İÇKİ İÇMEYİ BIRAKTIKTAN SONRA, YENİDEN İÇMEYE BAŞLAMAYA YOL AÇABİLEN İŞLEVSEL OLMAYAN DÜŞÜNCELER
- “Hiç içmemek gerçekten çok güç… istediğimi elde edememeye gelemiyorum.‘’
- ‘’Yaşamımda daha çok coşku olsun istiyorum. Arkadaşlarımı görememekten çok sıkılıyorum, artık buna dayanamayacağım. Daha önceleri içki içtiğimiz yere giderek arkadaşlarımı göreceğim, ancak ben içki içmeyeceğim’
- ‘’ Yazık bana !.. bir çok insan bunun üstesinden gelebiliyorken ben içkiyi bırakmak zorunda kaldım, bu benim değersizliğimi gösteriyor. Artık hiçbir şey benim için doğru olamaz, öyleyse bunun ne yararı var? Bir içki içmek benim yaşamımı nasıl daha kötüye götürebilir? ‘’
- ‘’ Bana böyle davranmazlar. Kimin söz sahibi olduğunu ben onlara göstereceğim. Onları yola getirmesini bilirim. Sarhoş olacağım ve onlar, bundan büyük üzüntü duyacaklar’’
- ‘’ Altüst oldum ve çok gerginim. Bir kadeh içmezsem çıldıracak gibi oluyorum. Aklımı oynatacağıma sarhoş olmayı isteyeceğimden eminin’’
- ‘’Alt üst olmak korkunç bir duygu katlanılabilir değil…”
- ‘’ Yaşadığım duygular çok kötü sonuçlar doğurabilecek olan duygular. Yaşadığım bu duygulardan ötürü çıldırabilir ve hiçbir zaman iyileşemeyebilirim. “
- ‘’Bana rahatsızlık veren bütün bu duygularla uğraşmak zorunda değilim. İçki içmeyi çoktan bıraktım.’’
- ‘’ Her zaman bütün duygularımı denetim altında tutabilmeliyim’’
Alkol bağımlısı kişiler,genellikle, içki içtikleri, yaşamda yeterince işlevsel olamadıkları ve güçlü duygularıyla başa çıkamadıkları için kendilerini aşağılama eğiliminde olurlar.
- “içki içme sorunumun üstesinden gelme konusunda çok istekliyim, ancak ben de her yönü ile yetkin( mükemmel) biri değilim.
- ‘’benim yaptıklarımı yapan herkes kötü bir insandır ve kötü bir insan olarak kalacaktır.’’
- ‘’ bir insan olarak değerli olabilmek için herkes tarafından sevilmeli ve onaylanmalıyız. Artık içmiyorum ve insanları mutlu edebilmek için her zamankinden daha çok kendimi zorlamalıyım.”
- ‘’ yaşadığım alkol sorunu yüzünden büyük zarar görmüş, değersiz bir insanım.’’
- ‘’ kendimi kanıtlamak için ne yapmam gerekiyorsa yapacağım. onlara göstereceğim…’’
Bu kişilerin, kendilerini aşağılamalarının önüne geçebilmek için ‘’KOŞULSUZ KENDİNİ KABUL’’ felsefesini benimsemeleri daha uygun olur.
MADDEDEN UZAK DURMA KARARININ GETİRDİĞİ GEÇİCİ YOKSUNLUK DÜŞÜNCELERİ
‘’içki içmeden durmaya dayanamam.’’
‘’ içki içmeden bir iş yapamam.’’
‘’alkole karşı koyabilecek denli güçlü değilim.’’
‘’içki içme istediğimi onlardan kaldırmaya dayanamam.’’
‘’ içki içmezsem, kendimi çok eksik hissedebilirim.’’
‘’yaşamın üstesinden gelmekte zorlanıyorum, dolayısıyla içki içmeye hakkım var.’’
‘’içki içmek zorundayım, yoksa yaşamımı sürdüremem.’’
‘’ içki içmek böylesine güzelken, bundan yoksun kalmamalıyım.’’
‘’ içki içmemek bana göre güç geliyorsa bundan neden yoksun kalayım.’’
Bağımlılık nasıl başlamış olursa olsun, bu örüntü bağımlılığın sürüp gitmesi için yeterlidir. Bağımlılıklarının bu denli kolay ortaya çıkmasının ve sürmesinin nedeni, hiçbir bilişsel ya da davranışsal yöntemin, duyulan kaygıyı, bu maddeler kadar hızlı ve çaba göstermeden ortadan kaldıramamasından kaynaklanır.
İçki içmenin diğer bir düşünsel temeli, yaşanan sorunlarından kaçınmak ya da kaçmaktır. Alkol, her zaman gevşetici etkileriyle bilinir. Beklenti de gerginliği ortadan kaldıracağı biçimindedir. Alkol alan kişiler, gerçekten bir ölçüde gevşerler, ancak bu kişiler, gevşemenin tek yolu olarak alkol almayı sürdürecek, gevşemenin daha güzel yollarını öğrenemezler.