iyi geceler sayın hocam. ben 49 yaşında eczacıyım ve iki gün önce 1.5cm mik

Figen hanım, Önce kızınızın, sonra sizin durumunuza değineyim. Meme başında tanımladığınız bulgunun önemi yaşla ilgili değil. Bu tür şeyler her yaşta dikkate alınmalıdır. Sarımsı yoğun bir akıntıdan mı bahsediyorsunuz yoksa döküntüden mi anlayamadım. Bu iki tanımlama pek bağdaşmıyor. Birbirinden ayrı şeyler olduğu için açıklamaları da farklı. Tek bir memede, sadece birkaç aydır olması ve iyileşmemesi önemli olabileceğini düşündürüyor. Ancak bundan daha önemli olan şey meme başı ve areolanın görüntüsü! Onu da muayene etmeden yorumlamam mümkün değil. Sizi paniğe sevketmek istemiyorum ama muayeneyi geciktirmek riskli olacağı için söylemek zorundayım: meme kanseri genç kadınlarda çok daha saldırgan seyreder. Bu yüzden eğer kuşkunuz varsa mümkünse zaman kaybetmeden kızınızı muayeneye getirin. Sizin durumunuza gelince: 1) Işıl hanım meme radyoloğudur. "Filanca hastaneye gittim" yerine "filanca doktora gittim" diyor olmanız çok sağlıklıdır. Hastalarıma her zaman "hastane seçmeyin, doktor seçin" derim. Ancak belirtmekte yarar var; iki kardiyolog arasında bir hastayla ilgili yorum ve tedavi seçimlerinin farklı olabildiğini bilirsiniz. İşte aynı şekilde, iki radyoloğun, "meme radyoloğu" olsalar bile bir lezyon ile ilgili yorumlarında ve önerilerinde hemfikir olmaları garanti değildir. Birinin BI-RADS 4 dediğine diğeri BIRADS 3 diyebilir. Bu iki tanı arasındaki fark ise sizin biyopsiye girmek yerine evinize gitmeniz anlamına gelir. 2) BIRADS 4 denmiş ama BIRADS 4'ün alt grubu belirtilmemiş. Tek başına BIRADS 4 tanısı, bulunan lezyonun şüphelilik derecesinin %2 ile %90 arasında olduğu anlamına gelir. Bu, benim yeterli bulduğum bir tanı yaklaşımı değil! 3) Bulunan lezyon için operasyon önerilmiş. Kendim görmeden sizin durumunuz çin kesin konuşmak istemem ancak biyopsi için operasyona gerek olmadığını, biyopsinin (eğer mutlaka gerekiyorsa) AYNI DRECEDE GÜVENİLİR ve üstelik çok daha GÜVENLİ ve KONFORLU radyolojik alternatifleri olduğunu da söylemek isterim. Doktorların genellikle yaklaşımları, "eğer kendileri yapamıyorlarsa" , aslında mükemmel bir alternatif olsa bile o alternatifi yok saymak (!) ve hastaya hiç bahsetmemek şeklinde olmaktadır. İşin aslı, modern tıbbi yaklaşıma göre, CERRAHİYİ (OPERASYONU) TANI İÇİN KULLANMAKTAN BÜTÜNÜYLE VAZGEÇİLMELİ, CERRAHİ GİRİŞİMLER SADECE TEDAVİYE SAKLANMALIDIR! Bu fikrin Türkiye'deki tek savunucusu ve uygulayıcısı olduğumu bildiğinizi tahmin ediyorum. Bu görüşü cerrahların ve "cerrahlarla uyum içinde çalışan" radyologların savunması elbette beklenemez! Size, öncelikle bu sitedeki ve gazetelerdeki makalelerimi okumanızı ve mümkünse önceki bütün tetkiklerinizi alıp kızınızla birlikte muayeneye gelmenizi önerebilirim. Sağlık dileklerimle.