Vajinismuslu bir kadın neler düşünür

Vajinismuslu bir kadın neler düşünür

Neden ben? Neden sadece benim başıma geldi? Herkesin rahatça yapabildiği şeyi ben neden yapamıyorum? Evlendiğimden beri beynim beni mahvediyor. İlk gecede ilk cinsel ilişki denememizde sanki orada bir duvar vardı.

İlk geceden itibaren, O bölgeme, vajinama dokunamıyorum, açık bir yara var gibi canım çok yanıyor. Vajinam kapalı ve penis vajinama giremez, girse de oraya sıkışır kalır, çıkamaz. Eşimin penisine de zarar veririm. Sanki kızlık zarım kalın vajinama girilemez gibi… Anlam veremediğim şey, insan düşünceleriyle hareket eder ve ben düşüncemde eşimle birlikteliği istiyorum peki neden beynim o kaslara hükmediyor, neden beynimden ayrı bir yermiş gibi davranıyor,anlamıyorum.

Desteğinizle başaracağıma ve vajinismus illetinden kurtulacağıma inanıyorum. Yapmalıyım çünkü eşimi seviyorum ve onu kaybetmek istemiyorum. Yapmalıyım çünkü hayattan zevk almak istiyorum ve işimde farklı düşüncelere dalıp gitmeyen biri olmak istiyorum. Eşimin gözlerinin içine bakınca buna hakkım yok diyorum. Yani vajinismusu yenince sabah kalkınca aynaya mutlu bakmak istiyorum. Buna gerçekten çok ihtiyacım var.

Size geldim çünkü bir çıkmazdayım. Vajinismus hastalığından dolayı eşim de artık benden bıktı. Onu devamlı reddetmemden dolayı kendini sevmediğimi düşünüyor ve tüm gün kafasında bu var, biliyorum. Ben mutlu göründüğümde bana sinir oluyor, çünkü birşey yok gibi davranıp çözüm aramadığımı düşünüyor. Aslında dışımdan mutluymuş gibi yapıp öyle görünebilirim, içimde ne yaşadıklarımı bir de bana sorun.

Size geldim çünkü artık çocuk düşünmüyor musunuz? denmesinden, herkes gülüp oynarken eşimin yüzüne bakıp içimde bir yangınla oturmaktan,rol yapmaktan bıktım.

Sonunda bir karar verdik.Vajinismus hastalığını yenecektik. O bakmaktan korktuğum internetin önüne eşimle bir akşam oturduk. Artık vajinismus son bulmalıydı. Araştırdık ve çözümü varmış,öğrendik. Vajinismusun kolayca olabilen tedavisi varmış.Sadece bizim başımızda olan bir sorun değilmiş bu vajinismus.Ve vajinismusu aştığımızı, kendimle gurur duyduğumu ve ilerde sevimli bir çocuğumuzun olacağını hayal ettik.Ve işte burdayız... ( Bir danışanımın kendi ağzından gerçek öyküsüdür)

Bu makale 20 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Özgür Deren

Prof. Dr. Özgür DEREN, lisans öncesi eğitimlerinin ardından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1987 yılında tamamlamış ve tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise 1993 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda tamamlamıştır. 1995-1997 yılları arasında Amerika Yale Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Yüksek Riskli Gebelikler (Perinatoloji) Bölümü'nde Uzman Hekim olarak görev yapmış, 1997 yılında ise tekrar Hacettepe Üniversitesi'ne dönmüştür. Prof. Dr. Özgür DEREN, 1999 yılında Yardımcı Doçent, 2001 yılında Doçent ve 2007 yılında Profesör unvanlarını almıştır. 2002 yılında EAPM'nin (Avrupa Perinatoloji Birliği) genç araştırmacılara verdiği "Yılın En İyi Araştırmacısı" ödülünü ve 2002-2003 yılları arasında bebek ölüm hızını indirmeye yönelik ...

Prof. Dr. Özgür Deren
Prof. Dr. Özgür Deren
Ankara - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube