Tripterygium wilfordii, Çin'de otoimmün ve enflamatuar hastalıkların tedavisinde yaygın olarak kullanılan önemli bir bitkidir. Tripterygium wilfordii Çin tıbbında, Lei Gong Teng, Gök Gürültüsü Tanrı Asması ve Yedi Adımlı Asma olarak bilinir. Binlerce yıldır Çin geleneksel tıbbında kullanıla gelmektedir. Ülkemizde hali hazırda kullanımı yoktur.
►Yan etkileri nedeni ile İngiltere de kullanımı sınırlandırılmasına rağmen Amerika ve Uzakdoğu ülkelerinde sıkça kullanılmaktadır. Pahalı biyolojik ajanlar yüzünden Ankilozan spondilit , Romatoid Artrit ve SLE hastalarının tedavilerinde birçok ülkede fitoterapistler tarafından ilgi ile takip edilmektedir.
► “ Tripterygium ” ve “enflamatuar” anahtar kelimeleri ile bilim kütüphanlerinde bir tarama yapıldığında toplamda 187 yayına “ Tripterygium ” ve “lupus” aramalarında ise 47 yayına ulaşılmaktadır. Dünya toplumlarında en yaygın görülen yirmiden fazla otoimmün hastalığın tedavisinde Tripterygium wilfordii özlerinin kullanıldığı bildirilmiştir. Çin Devlet Gıda ve İlaç İdaresi tarafından Romatoid Artrit , Sistemik Lupus Eritematozus ve Ankilozan Spondilit tedavisinde onaylanmıştır. Çin'de geleneksel tıp uygulayan birçok romatolog ve nefrolog tarafından kullanılmaktadır.
►Nanjing'deki Jiangsu Eyaleti Geleneksel Çin Tıbbı Hastanesinde romatizmal hastaların tedavisinde sıklıkla başvuralan bir fitoterapi ajanıdır. Bir çok çalışmada Romatoid Artrit hastalarında umut verici sonuçları olan üç kontrollü çift kör çalışmalar bildirilmiş, bu çalışmaların biri Çin'de, diğerleri Kuzey Amerika'da yapılmıştır. Bu çalışmaların sonucunda Tripterygium Wilfordii tedavisinden 4 hafta sonra Romatoid Artrit hastalarında olumlu değişiklikler gözlemlenmiştir.
►Aynı şekilde Uzak doğu tıp kaynakları Tripterygium Wilfordii tedavisinin Ankilozan spondilit hastalarında yaklaşık % 90 oranında etkili olduğu bildirilmiştir. Çin tıbbında bitkisel tedavi ile iligilenen hekimlerin en sık başvurduğu fitoterapötik üründür. Bu tedavinin plasebo karşılaştırmalı çalışmalarında plaseboya bariz üstünlükleri bildirilmiştir.
►Fitoterapötik ilaçlar ve kimyasal ilaçların istenmeyen etkileri vardır. Bu etkiler çoğunlukla hastalarda can sıkıntısına ve endişeye neden olsa da yan etkilerden kaçınmak neredeyse imkansızdır. Tedaviler sıklıkla istenmeyen etkiler yüzünden bırakılmaktadır. Tripterygium Wilfordii nin en önemli yan etkisi erkeklerde infertilite kadınlarda amenoredir. Ankilozan spondilit hastalığının genç yaşlarda ortaya çıktığı göz önünde bulundurulduğunda bunlar çok önemli yan etkilerdir. Menapoz sonrası veya çocuk düşünmeyen Romatoid Artrit ve Ankilozan spondilit hastalarında rahatlıkla tercih edilebilir. Karaciğer değerlerinde yükselme ve nadir de olsa kemik iliği supresyonuda bildirilmiştir.
► Fitoretapiye mesafeli duran hekimlerin en sık eleştirileri yan etkiler üzerinden olmaktadır. Fitoterapi kullanan bazı hastalarda karaciğer fonksiyon testlerinde veya böbrek fonksiyon testlerinde yükseklikler görülebilmektedir. Ancak şunu unutmamak gerekir ki reçete edilen birçok ilacın da ciddi yan etkileri vardır. Parasetemol gibi çok masum görülen ilaç her yıl binlerce hastada karaciğer yetmezliğine, nsai ilaçlar mide kanaması ve böbrek yetmezliğine neden olmaktadır. Buna rağmen her gün binlerce kez parasetemol, nsaii’ler masum görülerek reçete edilmektedir. Fitoterapilerde tüm dünyada bu işe gönül vermiş hekimler tarafından tercih edilmektedir. Bitkisel tedavilerin körleme ve doz ayarlaması yapmadan rastgele kullanılması istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Yan etkileri bilinerek takip edilmeleri hastalar ve hekimler için en iyi olanıdır.
► Bu bilgilerden yola çıkarak şunu söyleyebiliriz ki fitoterapi, uzman ellerde kontrollü bir şekilde kullanıldığında ilaçların çaresiz kaldığı veya istenmeyen yan etkileri nedeniyle tedavinin sürdürülmediği durumlarda iyi bir alternatif olarak akıldan çıkarılmamalıdır. Kaldi ki bir çok fitoterapi uzmanı bu tedavileri alternatif olarak ta kabul etmemektedir. Fiteterapi başlı başına bir tedavi protokolü olarak kabul görülmeli ve hekimler tarafından uygulanmalıdır. Bu nedenle fitoterapi yöntemlerine tam hakim olmadan önyargılı olmak tedaviye ulaşma çabasındaki hastalara yapılabilecek en büyük kötülüktür.