Sünnet ile ilgili bilgilendirme

Sünnet ile ilgili bilgilendirme

Sünnetin birçok açıdan yararları olduğu bilinen bir gerçek. Ancak doğru zamanda , uzman ellerde ve uygun koşullarda yapılması gerektiği akıllardan çıkarılmamalı.

Anne ve babalar sünnet yaşı konusunda genellikle kararsız kalıyorlar. Son zamanlarda ise birçok aile yeni doğan döneminde sünnet yaptırmayı tercih ediyor. Bu kadar erken yaşta sünnet yaptırmanın getirdiği olumlu ve olumsuz yönler var. Yeni doğan döneminde sünnet kolay olması, genel anestezi gerekmemesi gibi nedenlerle tercih edilmektedir. Ancak sünnetin sosyal boyutunu çocukların yaşayamaması gibi bir sakıncası vardır. Ayrıca operasyon sonrasında bölgenin bakımında titizlik gerektiği de unutulmamalı.

Sünnet neden gerekli?

Erkek çocuklarda penisin ucundaki sarkan fazlalık cildin, penisin baş kısmı tamamen ortaya çıkacak şekilde uzaklaştırılması işlemine sünnet adı verilir.Bu parça idrar akımının engellenmesine ve bazen de idrar yolu enfeksiyonlarına yol açar. Hatta derinin kendisi de iltihaplanabilir. Sünnet olmamış yenidoğanlarda idrar yolları iltihaplarının yaklaşık 10 kez daha fazla olduğu bilinmektedir. Sünnet olmamış erkeklerde hem cinsel yolla bulaşan hastalıklara hem de penis kanserine daha sık rastlandığı gibi, sünnetsiz erkeklerle evli hanımlarda rahim boynu kanserlerinin daha sık geliştiği de bilinmektedir. Özellikle Afrika’ da AIDS’ le ilgili yapılan birçok çalışmada sünnetin yaygın olduğu bölgelerde AIDS hastalığının belirgin olarak düşük oranda olduğu saptanmıştır.

Sünnet yaşı kaç olmalı? Sakıncalı durumlar var mı ?

Sünnet için ideal dönemler yeni doğan çağından 1,5 yaşa kadar ve 6 yaş sonrası dönemlerdir. 1,5 – 6 yaş arası psikolojik açıdan bazı sakıncaların olduğu dönemdir ve bu dönemde tıbbi zorunluluk yoksa sünnetten kaçınılmalıdır.

Bazı özel durumlarda yaşa bakılmaksızın sünnet yapılması gerekir:

Doğuştan böbrek ve idrar yolları anormallikleri olan tüm çocuklarda erken sünnet gereklidir.

Sünnet derisinin uç kısmı normal idrar akımına izin vermeyecek kadar dar olan çocuklarda bir an önce sünnet yapılmalıdır. Burada altı çizilmesi gereken konu, gerçekten idrarın çıkışına izin vermeyecek kadar darlık olmasıdır. Sünnet derisinin geri itilememesi durumu bundan farklı ve 5 yaşına kadar normal olan bir durumdur. Asla geri itilmesi için uğraşılmamalı, gereksiz masajlar uygulanmamalıdır. İdrar rahatça fışkırdığı sürece acil bir durum yoktur.

Sık sık sünnet derisinde ve penisin baş kısmında iltihaplanmalar olan çocuklarda ve 5 yaşına geldikten sonra sünnet derisinin geriye itilemediği durumlarda da sünnet gereklidir. Burada da sık yapılan hatalı bir değerlendirme , sünnet derisinin altında biriken doğal salgı topaklarının iltihap olarak algılanmasıdır. Gerçek iltihaplanmalarda sünnet derisinde kızarıklık ve uçtan irin akıntısı olur ve acı dolayısıyla çocuklar idrar yapmak istemezler.

Ayrıca sünnetin kesinlikle yapılmaması gereken bir durum da söz konusudur. Halk arasında ” yarım sünnet veya peygamber sünneti “ olarak bilinen, tıp dilinde ise adı ”  hipospadyas ” olan doğuştan anormallik varsa kesinlikle sünnet yapılmamalıdır. Çünkü bu çocuklarda sünnet derisi  6 ay- 1 yaş arasında yapılması gerekecek olan düzeltici ameliyatta kullanılır. Ayrıca kanama eğilimi oluşturan hastalıklarda ve bazı genel hastalık tablolarında ancak özel merkezlerde ve gerekli tüm tedbirler alınarak sünnet yapılmalıdır.

Kimler tarafından ve nerede yapılmalı?

Öncelikle sünnetin çocuklarla ilgili cerrahi eğitim almış hekimlerce yapılması gerekir. İdeal olanı yapacak hekimin, çocuk cerrahisi uzmanı, üroloji uzmanı veya çocuk ürolojisi uzmanı olmasıdır. Sünnet bir ameliyattır. Dolayısıyla çocuklarda yapılan her ameliyat gibi sünnet de ameliyathanede ve ameliyat şartlarında yapılmalıdır. Doğru olanı, genel anestezi ile hiç bir ağrı ve korku duyurmadan yapılan sünnettir. Çocuk ameliyathaneye alınmadan önce sakinleştirici bir şurup verilir. Rahat bir şekilde ameliyathaneye alındıktan sonra, anestezinin hemen başlangıcında  penise bölgesel lokal anestezi uygulanarak hem anestezinin çok hafif olabilmesi sağlanır, hem de operasyon sonrasında birkaç saat hiç ağrısız bir dönem geçirilir.

Sünnetin riskleri

Sünnet cerrahi bir işlem olduğu için, her cerrahi işlemde olduğu gibi sünnetin de riskleri vardır. Ancak güvenli ellere emanet edildiği zaman korkacak bir durum yoktur. Uygun olmayan ortam ve şartlarda yapılan sünnetlerde, enfeksiyon en önemli komplikasyon olarak karşımıza çıkar. Sünnetin en büyük risklerinden birisi çocuğun psikolojik olarak aşırı hırpalanmasıdır. Bu durum lokal anestezi ile adeta bir şiddet gösterisi şeklinde cereyan eden sünnetlerden sonra daima görülür. Bu korku uzun yıllar devam edebilir. Bir de seçilen cerrahi teknikle de bağlantılı olarak görülen problemler olabilir. Bunların başında kanama ve estetik yönden çirkin sünnetler gelir. Ayrıca zaman zaman penisin baş kısmının tamamen yok olduğu, idrar borusunun kesildiği, penis cildinden fazla dokunun çıkarıldığı veya tam tersine gerekenden az bölümün kesildiği ve bu yüzden düzeltici ameliyatlar gereken hastalar da olur.

Sünnet sonrası bakım nasıl olmalıdır?

Tüm çocuk ameliyatlarında olduğu gibi çocuğa işlem sonrasında mümkün olduğunca az dokunulmalı, sık pansuman gerektirmeyen pansuman malzemesi seçilmelidir. Sünnet sonrası 2-3 saat kadar hastanede kalındıktan sonra eve gidilir ve ağrı kesiciler muntazam olarak 2 gün daha verilir. Böylece ne idrar yaparken, ne de diğer zamanlarda ağrı olmaz. 1 hafta kadar yumuşatıcı ve iltihap önleyici kremler sürülür. Sünnetten 1 gün sonra ev içinde, 1 hafta sonra da normal hayattaki aktivitelere dönülür.

Bu makale 2 Haziran 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Yunus Söylet

Prof. Dr. Yunus SÖYLET, 1956 yılında İstanbul'da doğmuştur. Lise öğrenimini 1974 yılında İstanbul Erkek Lisesi'nde bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1980 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde yapmış ve Çocuk Cerrahisi Uzmanı olmuştur. 

Uzmanlık eğitimi sonrasında akademik çalışmalarına İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ve Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı'nda devam etmiş olan Prof. Dr. Yunus SÖYLET, 1989 yılında Doçentlik, 1996 yılında Profesörlük kadrosuna yükselmiş olup 2011 yılında ise Çocuk Üroloğu yan dal uzmanlığını almıştır.

Prof. Dr. Yunus SÖYLET, mesleki çalışmalarına Bahçelievler'de Özel Muayenehanesinde devam etmektedir.

Etiketler
Sünnet
Prof. Dr. Yunus Söylet
Prof. Dr. Yunus Söylet
İstanbul - Çocuk Cerrahisi
Facebook Twitter Instagram Youtube