Toplumumuzda yakın zamana kadar şişman çocukların sağlıklı çocuklar olduğu inancı yaygındı. Oysa erişkin dönemde de şişman olma riskini artıran çocukluk çağı şişmanlığı günümüzde hızla artmakta ve üzerinde önemle durulması gereken bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır.
Çocuklarda şişmanlık çeşitli nedenlere bağlı olarak gelişir. Genetik ve çevresel faktörler,
yanlış ve düzensiz beslenme alışkanlıkları, hareketsizlik, psikolojik sorunlar çocuklarda şişmanlığın oluşum nedenleridir. Çocukların az bir bölümünde şişmanlık metabolik ve hormonal nedenlere bağlıdır. Ebeveynleri şişman olan çocukların şişman olma olasılıkları yüksektir. Çocuklar anne ve babasını örnek alırlar. Şişman çocukların fazla yeme isteği genellikle aile çevresinden edinilen bir alışkanlıktır. Sebze ve meyve tüketiminin azalması, öğünlerin özellikle sabah kahvaltısının atlanması, bisküvi, cips, çikolata, şeker v.b yiyeceklerin sıklıkla tüketilmesi, hızlı yeme, okullarda genellikle kantinde satılan yiyeceklerin tercih edilmesi yanlış ve düzensiz beslenme alışkanlıklarıdır. Şekerle tatlandırılmış gazlı içecek tüketimi de çocuklar arasında oldukça yaygındır. Fast-food tarzı beslenmenin vazgeçilmez tamamlayıcısı olan gazlı içecekler fazla miktarda şeker içerdiklerinden şişmanlığa ve diş çürüklerine neden olduğu gibi süt, ayran gibi sağlıklı beslenmenin temeli olan besinlerinde yerini alarak yetersiz kalsiyum alımına neden olurlar. Maalesef reklamlarda çocukları ve gençleri gazlı içecek, bisküvi, cips v.b yiyeceklerin tüketimi konusunda sürekli uyarmaktadır. Çocukların televizyon ve bilgisayar başında uzunca süre vakit geçirmeleri, okula servisle gidip gelmeleri, merdiven yerine asansör kullanmaları gibi hareketsiz yaşam şeklide kilo almayı kolaylaştırmaktadır.
Süt çocukluğu döneminde anne sütü yerine mama ile beslenme, zamanından önce ek besinlere başlama, mamalara şeker ilavesi veya konsantre hazırlanması, çocuğa her ağladığında mama verilmesi de şişmanlık riskini artırmaktadır.
Şişman çocuklarda insülin direnci ve kan şekeri yüksekliği, yüksek tansiyon, kan yağlarında yükselme görülebilmekte ve ilerideki yaşamlarında daha erken yaşlarda şeker ve kalp hastalıklarına yakalanma riski ve sıklığı artmaktadır. Ergenlik belirtilerinin erken yaşta ortaya çıkması da şişmanlığın neden olduğu bir diğer sorundur. Ayrıca şişman çocuklar genellikle sınıf arkadaşları tarafından dışlanması alay konusu olması v.b nedenlerle arkadaşlık edinmekte zorlanabilirler veya görüntüleri nedeniyle sosyal çevrelerinden uzaklaşabilirler.
Beslenme tedavisi:
Şişman çocukların beslenmesi normal büyüme-gelişmesini aksatmayacak yaşına uygun temel besin ögelerini karşılayacak ve hedeflenen ağırlığa yavaş yavaş ulaşacak şekilde planlanmalıdır. Bu çocuklarda öncelikle ağırlık artışı engellenmeli boy uzaması sağlanarak var olan kilo korunmalıdır. Şişmanlıkla birlikte ona eşlik eden insülin direnci, hipertansiyon, hiperlipidemi gibi komplikasyonlar varsa hafif düzeyde enerji sınırlaması ve artırılmış fiziksel aktivite ile şişmanlığın derecesine göre ayda 1-2 kilo verecek şekilde zayıflama sağlanmalıdır. Kilo alımını durdurmak veya gerektiğinde kilo verdirmek için düşük kalorili diyet uygulamaları çocuklar için uygun değildir. Çok kısıtlanmış diyetler çocuklarda besin yetersizliklerine ve büyüme-gelişme geriliğine neden olur. Öncelikle anne ve babalar çocuklarına iyi birer örnek olmalı ve çocuğun yaşına uygun sağlıklı beslenme programı uygulanmalıdır. Anne veya babası televizyon karşısında cips yiyip kola içen bir çocuktan farklı bir davranış beklenemez. Ailenin beslenme alışkanlıklarını değiştirerek daha sonraki yıllarda şişmanlığın devamını önleyecek tedbirler alması önemlidir. Şeker, çikolata, cips, bisküvi, v.b yiyecekler eve alınmamalı ve çocuklar yiyecek, içecek veya şekerlemeler ile ödüllendirilmemelidir. Düzenli beslenmenin yanı sıra çocuğun fiziksel aktivitesi de artırılmalıdır.
Kilo alımını kontrol etmek için:
-Sebze ve meyve tüketimi artırılmalı
-Enerjisi yoğun şeker, reçel, bal, pekmez, çikolata, gofret, bisküvi ve tatlılar sınırlandırılmalı
-Yağ tüketimi azaltılmalı. Bunun için fırın veya ızgarada pişirme yöntemleri tercih edilmeli, kızartmalardan, cips, krema v.b yağlı yiyeceklerden kaçınılmalı
-Okul kantinlerinde veya dışarıda sıklıkla tüketilen hamburger, ekmek arası döner v.b fast-food tarzı yiyecekler sınırlandırılmalı bu yiyeceklerin yanında gazoz, kola v.b şekerli içecekler yerine ayran tercih edilmeli
-Öğünlere özen gösterilmeli özellikle sabah kahvaltısı atlanmamalıdır. Sık atıştırmalardan kaçınılarak ara öğünlerde süt, peynirli sandviç, meyve gibi yiyecekler tercih edilmeli.
-Tatlı yerine meyve yeme alışkanlığı kazanılmalı
Her ne kadar yanlış beslenme alışkanlıklarında değişiklikler yaparak ve aktivite artırılarak
şişmanlık önlenebilir gözükse de çocuklar için uygulanması oldukça güçtür. Bu nedenle çocukluk çağındaki şişmanlığın önlenmesi ve tedavisinde ebeveynler sağlıklı beslenme alışkanlığına ve hareketli bir yaşam tarzına sahip olarak çocuklarına iyi birer örnek olmalıdırlar. Ayrıca okul yöneticisi, öğretmenler ve aileler çocukların sağlıklı beslenmesi konusunda işbirliği yapmalıdırlar.