METABOLİK CERRAHİ'NİN FELSEFESİ
Temel felsefe ince barsağın son bölümünün yukarı taşınmasıdır, böylece gıdalar önce buradan geçecek, bu sayede de tokluk hormonları salgılanacak, çok fazla yemek yememiz önlenecektir.
Bu işlem: 1) Sizin tok hissetmenizi sağlar, 2) İnsülini canlandırır. Daha küçük porsiyonlarla daha uzun süre tok hissetmenizi sağlar. En önemlisi çikolata vs canınız istemez. İnce barsağın son kısmından salgılanan 5-6 hormon var, bunlar beyine aç değilsin sinyali gönderiyor. Bu hormonların önde geleni GLP-1 (Glukagon like peptid 1)'dir.
METABOLİK CERRAHİ'NİN AVANTAJLARI
Metabolik cerrahide emilim bozulmuyor, insülini canlandıran hormonlar artıyor, ince barsakların son kısmı başa taşınıyor, böylece daha çabuk doyuyoruz. Alınan porsiyonlar küçülmekte ve daha uzun süre tok tutmaktadır. Emilim bozulmadığı için ömür boyu vitamin, mineral ve kalsiyum alma gereksinimi ortadan kalkıyor. En önemlisi şeker düşmeye başlar, kolesterol düşmeye başlar, kilo kontrolu sağlanır.
Şeker, kolesterol, tansiyon ilaçlarının çoğunun kullanılmasına gerek kalmıyor. Sürekli ilaç kullanımı, sürekli testler yapma zorunluluğu, yiyeceklere dikkat edilmesi, egzersiz yapılması gibi zorunluluklar da ortadan kalkıyor. Obezite cerrahisi sonrası gelişen emilim bozuklukları ve sürekli vitamin, demir destek tedavi alma gereksinimi ortadan kalkar. Metabolik cerrahide barsağın her yerinden gıda geçişi devam eder, en fazla 5-6 ay vitamin desteği vermek yeterli olur.
CERRAHİ YÖNTEM
Metabolik cerrahinin iki tane yaygın kullanılan yöntemi vardır:
İleal interpozisyon: Midenin bir kısmı alınmakta ve ince barsakların son bölümü ile ilk bölümü yer değiştirmektedir. Uygulaması ciddi deneyim ve eğitim gerektiren bir ameliyattır.
Transit bipartisyon: Ameliyatta önce mide küçültme yapılıyor, bunun amacı hacmin kısıtlanmasından çok midenin boşalmasını hızlandırmak, ayrıca mideden salgılanan iştah açıcı hormonu (ghrelin) bloke etmektir. Sonraki aşamada, ince barsağın son kısmı ile mide arasında bir yol oluşturulmaktadır, bu sayede yiyeceklerin 1/3 kısmı normal yoldan yollarına devam ederken 2/3 kısmı doğrudan barsakların son kısmına geçmektedir.
Bu durum görüntüleme ve radyoizotop çalışmalarıyla gösterilmiştir. Yöntemin bir avantajı da sindirim sisteminin hiçbir kısmı devre dışı kalmaz. Ameliyatın birkaç önemli avantajı vardır. Örneğin, vitamin ve demir eksikliği için tedavi gereksinimi çok daha az olmaktadır, endoskopi ile mideden geçilerek safra yolları ve pankreasa ulaşan yol açık kalmaktadır, mide içi basınç düşük olmakta, bu da erken dönemde mide kaçağını önlemekte, geç dönemde de mide genişlemesine engel olmaktadır. Bu ameliyatın 8 yıllık sonuçlarına göre hastaların fazla kilolarının %74'ünü vermiş olduğu, %80'in de antidiyabetik ilaç kullanmadığı görülmüştür.
DİYABET HASARI AMELİYAT SONRASI DÜZELİR Mİ ?
Ameliyat sonrası diyabet kontrolu sağlandıktan sonra şeker hastalığına bağlı küçük damarların hastalıklı durumlarında belirgin düzeme olur, örneğin gözlerde, ayaklarda, böbreklerde. Büyük damarlarda tıkanıklık oluşmuşsa bunun düzelmesi gibi bir beklenti oluşmamalı. Örneğin boyun ve kalp damarları tıkanmışsa şeker normale dönse bile bunlar düzelmeyebilir. Ameliyatla şeker hastalığından kurtulmak mümkün, ama onun yapmış olduğu tahribat vücuduzda hep kalacak. Ancak gut hastalığından uyku apnesine, yumurtalık kistlerinden KC yağlanmasına kadar, yüksek tansiyon, kan yağları, kolesterol yüksekliğinden bir ameliyatla kurtulmak mümkün.