Gözün içinde yeraldığı kemik yuvaya orbita denir. Orbita dekompresyonu ameliyatı, göz çevresindeki orbita hacmini genişletmek için yapılır.
Bu işlem en sık Graves- tiroid orbitopatili hastalarda uygulanır. Tiroid orbitopati veya tiroid ile ilişkili orbita hastalığı, erişkinlerde göz küresinin anormal biçimde öne çıkmasının en sık nedenidir. Gözün öne çıkması, tıbbi literatürde "proptozis" veya eski bir deyişle "ekzoftalmi" olarak adlandırılır.
Gözde öne çıkma, tek veya çift taraflı olabilir. Bu hastalık 20 yaşından sonra, kadınlarda ve sigara içenlerde daha sık görülür. Graves- tiroid orbitopati hastalığı, kanda tiroid hormonlarının yüksek olmasına bağlı değildir. Tiroid hormon yüksekliği, bir neden değil, sonuçtur.
Tiroid orbitopati gözle ilgili 4 temel soruna yolaçabilir:
1. Gözlerin öne çıkması hastanın dış görünümünü bozabilir.
2. Göz hareketleri bozulabilir ve çift görmeye neden olabilir.
3. Gözkapakları gözü, korneayı, tam olarak örtmeyebilir ve gözün açıkta kalmasına neden olur.
4. Göz küresi ve göz siniri üstündeki basınç artabilir.
Her hastada bu sorunların tümü birarada görülmeyebilir. Hastaların bir kısmında, hiçbir işlevsel sorun yoktur; tek sorun, gözün aşırı öne çıkmasına bağlı olarak dış görünümün bozulmasıdır.
Bu sorunlar, diyabetli ve erkek hastalarda daha şiddetli ve ağır seyredebilir. Sigara içilmesi de hastalık riskini ve belirtilerini arttırır.
Orbita dekompresyonu ameliyatı yukarda belirtilen 4 temel sorunun tümü için yararlı sonuçlar sağlayabilir: göz küresi geriye doğru yer değiştirir, gözkapakları gözü tam olarak örtebilir, göz siniri üstündeki basınç azalır ve çift görme azalabilir.
Ameliyat için hastanın tiroid hormon düzeylerinin normal sınırlarda olması gerekir. Aspirin, coumadine veya diğer kan sulandırıcı ilaçlar, ameliyattan önce, doktor denetiminde kesilmelidir. Sigara içilmesi hem hastalığın ağır seyretmesine neden olan hem de ameliyattan sonra iyileşmeyi bozan ve sorunları arttıran bir faktördür. Sigaranın bırakılması her bakımdan hastaya yarar sağlar.
Orbita dekompresyonu ameliyatı genel anestezi altında yapılır. Gözkapaklarının dış birleşim yerinden şakağa doğru kısa bir cilt kesisi yapılır. Ayrıca göz küresinin iç-yan tarafında, dışardan görünmeyen bir konjonktiva kesisi yapılır. Bu iki kesiyle gözün hem iç hem de dış yan taraflarından göz küresinin arka tarafına ulaşılır ve göz çevresindeki kemik dokuları inceltilir ve uygunsa bir miktar yağ dokusu alınır. Böylece göz küresi çevresindeki hacim artar.
Bu ameliyat, göz cerrahisinin en karmaşık ve hassas işlemlerinden biridir. Cerrahi manülasyonlar, oldukça dar bir alanda ve hassas anatomik yapıların yanında yapılır. Ameliyatta hem kemik ve yağ dokularını azami ölçüde almak, hem de bu sırada göz küresine ve çevresindeki kritik anatomik yapılara zarar vermemek gerekir. Bunun için tüm cerrahi işlemler azami ölçüde dikkat, özen ve titizlikle yapılır.
Ameliyattan sonra ertesi gün hasta taburcu edilir. Bazen 1-2 gün daha kalması uygun olabilir. İyileşme döneminde göz çevresinde kısa süreli bir şişkinlik ve kızarıklık olur. Ameliyattan 7 - 10 gün sonra cilt dikişleri alınır. Dikiş yerlerinde belirgin bir iz kalmaz. Ameliyattan sonra, hastaların, düzenli aralıklarla, en az 6 ay süreyle doktor kontrollerini yaptırması gerekir. İlk 6 ayda herhangi bir sorun gelişmediği takdirde, hastalar, 6 -12 ay arasında değişen, daha uzun aralıklarla kontrol muayenelerine çağrılır.
Orbita dekompresyonu ameliyatından sonra, aşırı gözkapağı açıklığı ve göz kayması-çift görme sorunları azalmakla birlikte devam edebilir. Bu türden sorunların kesin tedavisi için, göz küresi yerine yerleştikten sonra, lokal anesteziyle ve günübirlik olarak yapılan ikincil cerrahi işlemler gerekli olabilir.
Orbita dekompresyonu ameliyatı, dünyada ve ülkemizde sınırlı sayıda merkezde ve sadece, bu alanda yetkinleşmiş göz hekimleri tarafından yapılmaktadır.