Meme; süt salgılayan duktuslar, duktuslardan oluşan lobüller ile bu lobülleri destekleyen bağ doku ve yağ dokudan oluşan bir organdır, meme kanseri de meme hücrelerinden gelişen kanser türüdür. Meme kanserinin en sık tipi memenin bu duktuslarından kaynaklanan duktal karsinomdur. Amerika’da meme kanseri kadınlarda cilt kanserinden sonra 2. sıradadır, erkek ve kadınlarda meme kanseri görülebilmekle beraber erkeklerde daha nadir olarak görülmektedir.Ortalama olarak yılda 2300 yeni erkek ve buna karşın 230.000 yeni meme kanserli kadın vakası görülmektedir.
Risk faktörleri
Risk faktörlerinden birine veya daha fazlasına sahip olmanız meme kanseri olacağınız anlamına gelmez, sadece meme kanserine yakalanma riskinizin diğer bireylere oranla daha yüksek olduğunu ifade eder.
Meme kanserinin artmasına neden olan riskler; Kadın olmak, ileri yaş, kişisel olarak meme kanseri öyküsünün olması, ailede meme kanseri öyküsü olması, genetik olarak aktarılan bir patolojinizin olması, radyason öyküsü, obezite, genç yaşta menstürel periyodun başlaması ( Erken adet görme), geç menopoza girme, ilk doğum yaşının geç olması, hiç doğum yapmamış olmak, postmenopozal hormon tedavisi ve kronik alkol kullanımı.
Belirtiler
Diğer meme dokusunda farklı hissedilen memede kitle veya doku kalınlaşması şeklinde bir bulgunun olması.
Kanlı meme başı akıntısı olması(Bazı kanlı akıntılar meme kanseri belirtisi olabilmektedir).
Meme derisinde ve memenin görünümünde bozukluk olması.
Yeni başlangıçlı meme başının içe dönük halde olması veya meme başında yara benzeri kabuklanma çatlakların olması.
Memede kızarıklık, portakal kabuğu görünümü şeklinde çöküntülerin olması.
Meme kanseri tedavisi
Meme kanseri ve meme hastalıkları için farklı tedavi seçenekleri olabilmektedir bu nedenle meme ile ilgili bir genel cerrahi uzmanından görüş almak gereğinde kombine bir ekiple bu tedaviyi sürdürmek uygun olacaktır. Meme kanseri için birçok kadın cerrahi tedavi almaktadır, bununla beraber bu hastalar cerrahi öncesi veya sonrasında kemoterapi, hormonoterapi veya radyoterapi ile de desteklenmektedirler.
Meme kanseri cerrahisi
Eskiden memenin tamamının göğüs kasının büyük segmenti ile beraber koltuk altındaki lenf nodlarının tamamının alınması ile başlayan meme kanseri cerrahisi, günümüzde meme koruyucu cerrahi adını verdiğimiz ve uygun vakalarda ilgili tümör alanının çıkarılması ile beraber koltuk altında lenf bezlerine işaretleme yapılarak sadece lüzum halinde ayrıntılı bir cerrahi yapılmasını kapsayan yöntemlere kadar başarıyla gelişmiştir.
Meme koruyucu cerrahi tipleri;
Kanserli alanın çıkarılması (Lumpektomi)
Sınırlı lenf bezelerinin çıkarılması ( Sentinel lenf nodu eksizyonu)
Meme koruyucu olmayan cerrahi tipleri;
Tüm memenin çıkarılması işlemi (Mastektomi)
Koltuk altı lenf bezelerinin alınması (Aksillar diseksiyon)
Meme kanserindeki farkındalığın artması, araştırmaların farklılaşması ve bu alana yatırımların yapılması meme kanserinin tedavisinde elimizi güçlendirmiştir ayrıca kadınların aylık kendi kendilerine meme muayenesini yapmaları hekime başvuru zamanını kısaltmaktadır.
Erken tanının artması, yeni yaklaşımların tespiti ve hastalığın daha iyi anlaşılması ile de hastalıktan kurtulma oranları artarken, ölüm oranlarında anlamlı azalmalar olmuştur.