Kötü hastalık tanınızı bilmek ister misiniz?

Kötü hastalık tanınızı bilmek ister misiniz?

Pek çok hekim içinde haber vermek sıkıntılı bir durumdur.Bunun için “kötü haber verme” teknikleri  geliştirilmiş. Kabaca insanların%85 i kötü bir hastalığı olduğunu bilmek istiyor %15 bilmek istemiyor. Hekimliğin zorluğu burada hangi hastaya söylememeli? Yasalarda hastanın kendi bedeni üzerinde tasarruf hakkı ve hastalığı bilme hakkı var diye yazıyor. Doktorun yolunu kesen hasta yakınları “ne olur söylemeyin” diye yalvarırlar özellikle onkologlara. Bu durumda, insan beyninde korkuyla eşleşmiş ölüm, sakatlık, kanser  gibi stigmatize eden sözcükler kullanılmamalı. Kanser yerine tümör gibi iyi huylu,kötü huylu diye sonradan ayrıştırılan terimler kulanılmalı, tedavisinde yeni gelişmelerde anlatılmalı. Yersiz umutda vermeden, gerçekçi bilgiler uygun zaman ve kişilere verilmeli. Hasta ve yakınların sorduğu sorulara cevap verilmeli. Bilginin de azı karar, çoğu zarar ,hasta ve hasta sahipleri için.Bazı aileler, daha ilk görüşmede 20 yıl sonra hastanın progozunun(hastalık gidişi) nasıl olacağını soruyorlar veya dikkat eksikliği için gelen bir çocuğun üniversitede okuyup okuyamayacağını sorabiliyorlar.

Hekimlerin ve hasta yakınlarının, hastaya durumun “ciddi” olduğunu söyleyip, hedeften uzağa bir uyarıcı taş atmalı. Hastanın “ciddi nedir?” sorusuna cevap vermeleri gerekiyor. Sormayan hastaya söylememek gerekiyor. Doğru cevap bu. 10 yaşında iki çocuğunuz var biri cinsellikle ilgili soru soruyor ona en uygun doğru, kısa yaşına göre cevap verilmeli. Sormayana söylemeye gerek yok. Aynı ağaçta aynı anda açan çiçeklerden doğan meyvelerin olgunlaşma sürelerinin farklı olduğu gibi, her insanın olgunlaşma ve gelişme süreci farklıdır. Hayatının geri kalanını nasıl tasarruf edeceği hastaya bırakılmalı.Hastalık tanısını bilme yakınları ile helalleşme imkanı sağlıyor. Aksi durumda evin içinde oynayan tiyatro ile herkes kendi acısını yaşıyor, hastanın kaybından sonra geri kalanlarda patolojik yas gelişiyor.. Acılar paylaşıldıkça küçülür. Küblerr Ross 5 basamağı burada geçerli. İnkar­- şok- öfke-pazarlık-depresyon-kabullenme durumu kişiye göre değişen zaman aralığında görülür. 

Bu makale 10 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Zeynep Pınar

Uzm. Dr. Zeynep Pınar, ilköğretim öğrenimini Manisa'nın Alaşehir ilçesinde, lise öğrenimini ise İzmir Kız Lisesi’nde tamamladı. Tıp eğitimini Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde sürdüren Dr. Pınar 1986 yılında mezun olarak tıp doktoru unvanını aldı. Dr. Pınar, 1987 yılında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde psikiyatri ihtisasına başladı, ihtisası sırasında kadın ve erkek psikoz servisi, adli psikiyari servisi, alkol ve madde bağımlılığı kliniği (AMATEM) nevroz kliniği, nöroloji kliniği yanısıra çocuk ve ergen psikiyatrisi için İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, acil dahiliye için Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde eğitim gördü. “Şizofrenide Sol El Kullanımı” konulu tezini bitirerek 1991’de uzmanlık eğitimini tamamladı. Dr. Pınar, 1991 ile 1992 yılları arasında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastanesi Eğ ...

Etiketler
Hastalıklar
Uzm. Dr. Zeynep Pınar
Uzm. Dr. Zeynep Pınar
İstanbul - Psikiyatri
Facebook Twitter Instagram Youtube