Perkutan Koroner Girişimler
Ameliyatsız, ciltten bir damar yoluyla girilerek koroner damarları açmada kullanılan balon anjiyoplasti-stent ve diğer işlemlere “perkutan koroner girişim” (PKG) denir. Koroner kalp hastalarının yaklaşık 1/3’ü PKG ile tedavi edilir.
Balon Anjioplasti İşlemi
Koroner Balon Anjiyoplasti, koroner anjiyografi sonucunda hastalıklı damarına balon uygulaması kararı alınan hastalara, aynı seansta işleme devam ederek veya daha sonraki bir seansta daralmış veya tıkalı damarı açmak için yapılan tedavi girişimidir. Balon dilatasyon ( balonla genişletme) işlemi kardiyak kateterizasyon laboratuarında, anjiyografi işleminde kullanılan kateterlere (ince uzun, yumuşak plastik tüpler) benzer yapıda olan ve bu işlem için tasarlanmış kateterler kullanılarak yapılır.
Anjiyoplasti işleminin ilk bölümü koroner anjiyografiye benzer. Lokal anestezi altında, uyanıkken, damar içerisindeki darlık bölgesinde özel tasarlanmış balonun kontrollü olarak şişirilmesi ile darlıklar giderilir. Balon şişirilince, plakları arter duvarına doğru iter. Balon çıkarıldıktan sonra tıkalı bölgeden tekrar kan akımı sağlanmış olur. İşlem genellikle 1 saatten daha kısa sürer ve uzun süreli ilaç verilmesi gerekmeyen hasta genellikle ertesi gün taburcu edilir.
Koroner Stent
Balon tedavisinde karşılaşılan bazı zorlukları gidermek ve açılan damarda daha iyi bir kan akımı sağlamak için koroner stentler geliştirilmiş ve 90’lı yıllardan itibaren yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Koroner Stent (çelik tel kafes), koroner damarlarında balon tedavisi ile yeterli açıklık sağlanamayan ve / veya balon işlemi sonrasında damar içinde yırtılma meydana gelen hastalarda bu sorunları giderme amacıyla kullanılan bir yöntemdir. Stent; balon üzerine yerleştirilir ve damar içinde balon şişirildiği zaman, damar iç duvarına monte edilmiş olur. Daralmış bölgenin uzunluğuna göre bir veya daha fazla stent gerekebilir. Haftalar içinde bu stentlerin üzeri endotel tabakası ile kaplanır ve stent damar duvarında yaşam boyu kalır. Yıllar içinde teknolojik olarak daha iyi kalitede stentlerin yapılması ile bu girişim By-pass ameliyatı gereksinimini bir miktar azaltmıştır. Balon ve stent uygulamasında başarı oranı % 65-99 arasındadır. Altı aylık süreç içinde %20-30 olasılıkla tekrar daralma (restenoz) olabilmektedir. Stent içinde daralma olması durumunda tekrar balon veya stent uygulanabilmektedir.
Stent takma işlemi sonrası hasta koroner yoğun bakım ünitesine alınabilir. Hastanede kalma süresi genelde 1-2 gündür. İşlem yapıldıktan sonraki ilk 6 -12 saat boyunca işlem yapılan bacağın düz tutulması çok önemlidir.
İlaçsız-İlaçlı Stent
İki stent arasında bir takım farklar vardır; 1) İlaç kaplı olmayan stentler ilk 6 ay içinde %20-30 oranında tekrar daralırken, ilaç kaplı stentlerde bu oran yaklaşık %8-15’dir. 2) İlaç kaplı stentler daha az tıkanmalarına rağmen, özellikle işlemi takip eden ilk 1 yıl içinde stent yüzünde oluşan pıhtılaşmadan dolayı pıhtıya bağlı tıkanma ilaç kaplı olmayan stente göre daha sık olarak tıkanmaktadır. Ancak, aspirine ilave olarak kullanılan klopidogrel sayesinde bu tehlike anlamlı olarak azalmaktadır. Yani, ilaç kaplı stent takılan hastalar mutlaka en az 1 yıl boyunca klopidogrel kullanmak zorundadırlar. Maalesef, sosyal güvenlik kurumları tarafından pahalı olan bu ilaç sadece 4 hafta yetecek kadar ödenmektedir. Dolayısıyla, hasta bu ilacı en az 11 ay boyunca kendisi satın almak zorundadır. 3) İlaç kaplı stentler devlet tarafından ödenmelerine rağmen, ilaç kaplı stentler devlet tarafından karşılanmamaktadır.
Diğer Girişimler
Damardaki darlık bölgesinin kıvrımlı, düzensiz cidarlı, uzun, kireçli, pürüzlü yapıda olması ve balon / stent ile yeterli açıklığın sağlanamadığı yada sağlanamayacağı durumlarda kullanılabilecek başka girişim çeşitleri de vardır. Bunlar: Darlığı yakarak açanlazer; çok yüksek devirle dönerek ucundaki küçük top üzerine yerleştirilmiş kristal çıkıntılarla darlığı açan rotablatör; darlıktaki pürüzlü yapıları keserek temizleyen aterektomi’dir.
Balon Anjioplasti, Koroner Stent ve Diğer İşlemlerin Riski Nedir?
Her girişimsel işlemin belli oranda bir riski vardır. Balon anjiyoplasti ve stent işleminin komplikasyon (istenmeyen olay veya sonuç) riski düşüktür.
Ani damar tıkanması (akut oklüzyon), işlem sırasında ve işlemden sonraki ilk 24 saat içerisinde balon ile tedavi edilen bölgede tıkanma ile ortaya çıkar. Ancak anjiyoplasti sırasında stent takılmış ise bu risk daha düşüktür. Ancak stent takılan olgularda, giderek azalmakla birlikte bu risk 28.güne kadar devam etmektedir (Subakut oklüzyon). Bu riski en düşük seviyeye çekmek amacıyla stent takılan kişilerde, hekimin önereceği aspirin ve diğer kan sulandırıcı ilaçların kullanılması zorunludur.
Diğer komplikasyonların çoğu ani damar tıkanmasından kaynaklanır: Kalp krizi (%1-2), Ani ölüm (%1’den daha az), Acil bypass cerrahisi gereği (%1’den az).
İşlemle ilişkili başka hangi riskler vardır ?
• Lokal anestezik veya kontrast maddeye (işlemde kullanılan tıbbi boya maddesi) karşı alerjik reaksiyon
• Kontrast maddeye bağlı böbrek işlevlerinde bozukluk
• Cerrahi girişim veya kan transfüzyonu gerektiren aşırı kanama
• Girişim yerinde kateterin yol açtığı damar hasarı
• Kalp veya damarlardan pıhtı kopması ve beyine gitmesi ile meydana gelen felç
• Daha önceden bilinmeyen yeni bir yan etki dahi ortaya çıkabilir.
Hastaneden taburcu olduktan sonra şu durumlarla karşılaşmanız durumunda acil olarak doktorunuzu arayınız:
• Yeni gelişen göğüs ağrısı ve ağrının artması
• Ateş
• Nefes darlığı
• Girişim yapılan bacak veya kolda, giriş yerinden kanama veya büyük şişlik ile birlikte morarma gelişmesi
KAYNAK: http://hastane.akdeniz.edu.tr/perkutan-koroner-girisimler-balon-stent-tedavileri-