Kafein tüketiminde dikkat edilecek noktalar

Kafein tüketiminde dikkat edilecek noktalar

Tarihi çok eskilere dayanan kafein, kahvenin bulunmasıyla birlikte daha yoğun bir şekilde tüketilmeye başlanmıştır. Özellikle 14. Yy da çikolatanın üretilmeye başlanması ve 17.yy da gazlı içeceklerin beslenmemize dahil olmasıyla birlikte kafein tüketimi her geçen gün daha da artış göstermiştir. Sağlık üzerine olumlu olumsuz bir çok etkisinin bulunduğu kafein üzerine yapılan çalışmalar da son yıllarda hız kazanmıştır.

            İçeceklerle veya çikolatayla alınan kafein sindirim sisteminde çok hızlı bir şekilde emilir ve emilen kafeinin yaklaşık %80 i ise beyinde bulunur. Etki süresi sağlıklı bir yetişkinde 5-6 saat iken yaşlılarda bu süre daha da uzun olabilir.

            Kafeinin ilk  ve en çok etkili olduğu yer sinir sistemidir. Beyinde adenozin reseptörlerine bağlanarak uyku ve halsizllik gibi durumların hissedilme zamanını geciktirici etki gösterir. Günlük 100 mg ile 300 mg arasında tüketilmesi bu anlamda olumlu etki sağlarken 500 mg ve üzerinde alındığında sinirlilik depresyon huzursuzluk gibi tam tersi etkiler gösterebilir. Uykuyu düzenleyici hormon olarak bilinen melatoninin salgılanmasını azaltır.

            Kafein sindirim sisteminde özellikle midede midenin asitliğini arttrıcı etki gösterdiğinden reflü hastalarının kahve kola çay veya çikolata tüketirken daha dikkatli olmaları gerekmektedir.

            Yüksek kafein tüketimi gebelik döneminde de olumsuz sonuçlar doğurabilir. 200 mg ın üzerinde alınan kafeinin bir kısmı plesantadan bebeğe geçtiği ve bebeğin karaciğeri bu kafeini metabolize edecek düzeyde olmadığı için  bebeğin sağlığı açısından gebelerde günlük önerilen miktar 125 mg dır.

            Kafeinin ayrıca kemik sağlığını da olumsuz etkilemektedir. Yüksek düzeyde alınan kafein idrarla kalsiyum ve magnezyum atımını da arttırarak kemik yoğunluğunun azalmasına neden olmaktadır. Özellikle menapoz dönemi kadınların ve kemik erimesi riski taşıyanların günlük kafein alımı 200 mg ı geçmemelidir. İçilecek kahveleri yarım çay bardağı süt ile hazırlanarak içilmesi halinde kemiklerden fazladan kalsiyum çekilmesi engellenir.

            Vücutta fazladan su kaybına sebep olması nedeniyle günlük 3 fincan veya daha fazla kahve,çay tüketenlerin fazladan 3-4 bardak su içmeleri gerekir. Su ile beraber mineral atımını da arttırdığı için kahveyle birlikte doğal maden suyu içilmesi mineral kaybının önüne geçmesi için yeterlidir.

            Her gıdada olduğu gibi kafein içeren kahve çay veya çikolata tüketiminde de kontrolü elden bırakmadan fazlasının zehir etkisi gösterdiğini unutmadan tüketmeliyiz.

Bazı Gıdaların Kafein İçerikleri

 

İçecekler           Miktar           Kafein(mg)

 

Espresso            30ml                   40

 

Nescafe             225ml                 70

 

Siyah Çay         150 ml                 40-70

 

Yeşil Çay          150ml                  30-50

 

Kola                  330ml                  55-60

 

Red Bull            250ml                   80

 

Bitter Çikolata   40g                       30

Bu makale 6 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dyt. Mustafa Tilekli

Etiketler
Diyetisyen
Dyt. Mustafa Tilekli
Dyt. Mustafa Tilekli
Samsun - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube