Horlama ve uyku apnesinin tedavisi nasıl yapılır?

Horlama ve uyku apnesinin tedavisi nasıl yapılır?

 Horlama toplumda çok sık görülen bir problemdir. 40 yaşın üzerindeki kadın ve erkeklerin yaklaşık yüzde yirmisinin ara ara horladığı, 60 yaşın üzerindeki erişkinlerin ise yaklaşık yüzde ellisinin dönem dönem horladığı ve bunun belli bir yaştan sonra kronikleştiği, devamlı hal aldığı birçok araştırmayla ortaya konmuştur. Horlama hasta için olduğu kadar çevresi için de çok ciddi bir sosyal problemdir. Horlaması olan kişilerin yanında yatanlar sabahlara kadar uyuma güçlüğü yaşarlar ve ciddi sıkıntı yaşarlar. Horlaması olanın bundan sıklıkla haberi yoktur ama etrafındakiler ciddi anlamda muzdarip olur.

 Horlamanın bir boyutu da bu hastaların aslında bir bölümünde farkında olunmayan, hastaların farkında olmadığı çok ciddi bir sağlık problemi olan uyku apnesi dediğimiz hastalığında olaya eşlik etmesidir. Uyku apnesi dediğimiz problem hastanın uyku sırasında nefesinin belli bir süre durması ondan sonra hastanın tekrar nefes almaya başlamasıdır. Uyku apnesi sırasında hastanın kandaki oksijen düzeyi düştüğü için vücut bir süre sonra nefes alabilmek için uyanmak zorunda kalır, uyandığı zamanda hastanın uykusu bölünür ve bu gece boyunca tekrarladığı için hasta sabahları dayak yemiş gibi yorgun olarak uyanır.

 Horlayan insanların çok önemli bir bölümünde tansiyon problemleri, kalp problemleri, damar tıkanıklıkları, ritim bozuklukları gibi eşlik eden problemler görülür. Artık çok iyi biliniyor ki, eskiden nedeni bilinmeyen tansiyon dediğimiz hastalığın çok önemli bir bölümünde horlama etken. Bu hastalarda horlama tedavi edildiği zaman, uyku apnesi tedavi edildiği zaman kalp ve damar problemlerinde çok ciddi bir düzelme ortaya çıkıyor, tansiyon ilaçları azaltılabiliyor, hatta bazı hastalarda tansiyon normale dönebiliyor.

  Horlama hastalığı birçok şeyden kaynaklanabilir. Burundaki problemlerden, bademcik problemlerinden, damak problemlerinden, küçük dil problemlerinden vs. bütün bunların ayrıntılı değerlendirmesi bir kulak burun boğaz muayenesiyle mümkündür. Kulak burun boğaz muayenesi ayrıntılı olarak yapıldıktan sonra problemin bölgesine ve ciddiyetine göre bir veya birkaç ameliyatla bu sorun çok ciddi anlamda giderilebilir ortadan kaldırılabilir. Ancak hastaların bir bölümünde ameliyatla tedavi şansı olmayabilir ve bu hastalarda uyku sırasında maske cihazı olarak CPAP cihazı dediğimiz bir maske kullanmaları gerekir. Ama hastalarımızın bu cihaza mahkum olduklarını düşünmelerini istemiyoruz. Çünkü bu hastaların yarısından fazlası cerrahi müdahalelerle tedavi edilebilecek durumdadır ve tedavi oranları da oldukça yüz güldürücüdür.

 

Bu makale 13 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Yusuf Can

Op. Dr. Yusuf CAN, 30 Mart 1960 tarihinde Samsun'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1984 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. Mezuniyetinin hemen ardından Almanya Gelsenkirchen Marienne Hospital’de Genel Cerrahi üzerine 6 ay çalışmalarda bulunmuştur. İhtisasını ise İstanbul Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapmış ve Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı olmuştur. İhtisası süresince Horlama ve Uyku apnesi, Kronik sinüzitler ve Endoskopik Sinüs Cerrahisi, Fonksiyonel ve Estetik Burun cerrahisi, Pediatrik (Çocuk) KBB konularına özellikle ilgi duymuş olan Op. Dr. Yusuf CAN, bu dönemde çok sayıda kongre, kurs ve seminerlere katılmış olup Almanya’da Lazer Cerrahisi, Horlama ve Uyku Apne Cerrahisi, Fonksiyonel Endoskopik sinüs cerr ...

Etiketler
Horlama ve uyku apnesi tedavisi
Op. Dr. Yusuf Can
Op. Dr. Yusuf Can
İstanbul - Kulak Burun Boğaz hastalıkları - KBB
Facebook Twitter Instagram Youtube