Ergenlikte kimlik arayışı: bireyin kendini bulma süreci

Ergenlik dönemi, bireyin kimlik arayışının en yoğun yaşandığı gelişim aşamalarından biridir. Bu süreçte birey, kişisel değerlerini, inançlarını ve toplumsal rollerini keşfeder. Kimlik arayışı, bireyin hem kendisiyle hem de çevresiyle kurduğu ilişkilerde belirleyici bir rol oynar. Psikososyal gelişim kuramına göre, bu dönemde kimlik kazanımı ve rol karmaşası arasında bir denge kurulması gerekmektedir. Makale, kimlik arayışının psikolojik, sosyal ve çevresel boyutlarını ele alırken, ebeveynler ve eğitimciler için rehber olabilecek önerilere de yer vermektedir.

Ergenlikte kimlik arayışı: bireyin kendini bulma süreci


Ergenlik dönemi, bireyin çocukluktan yetişkinliğe geçiş sürecini ifade eder ve kimlik gelişimi bu sürecin merkezindedir. Psikolog Erik Erikson’un psikososyal gelişim kuramına göre, ergenlikte birey kimlik kazanmaya çalışırken “kimlik karmaşası” riskiyle karşı karşıya kalabilir. Bu dönemde birey, “Ben kimim?” sorusuna cevap arayarak kendini tanımaya, ilgi alanlarını ve yaşam amacını belirlemeye çalışır.


Ergenlikte birey, geçmiş deneyimlerini değerlendirerek geleceğini şekillendirmek ister. Özsaygı, özgüven ve duygusal denge, kimlik arayışında kritik rol oynar. Çocukluk döneminde destekleyici bir aile ortamına sahip bireyler, bu süreci daha sağlıklı bir şekilde atlatabilirken, olumsuz yaşam deneyimleri bu süreci zorlaştırabilir.


Arkadaş grupları, okul ortamı ve sosyal medya, ergenlerin kimlik arayışında önemli etkilere sahiptir. Özellikle sosyal medya, bireylerin kendilerini ifade etme ve başkalarını model alma süreçlerini şekillendirir. Ancak bu durum, ergenlerde karşılaştırma yapma ve özgünlükten uzaklaşma gibi riskler doğurabilir. Ebeveynlerin açık iletişim kurması ve ergenin sosyal çevresine rehberlik etmesi bu noktada önemlidir.


Ergenlikte birey, toplumun ve ailenin kendisinden beklediği rollerle kendi istekleri arasında bir denge kurmaya çalışır. Bu süreçte birey, kimlik kazanımıyla sonuçlanan başarılı bir uyum sağlayabilir ya da rol karmaşasına düşerek belirsizlik yaşayabilir. Eğitimciler ve ebeveynler, ergenlere özgüven aşılayan ve kendilerini ifade etmelerine olanak tanıyan bir ortam sunmalıdır.


Ergenlikte kimlik arayışı, bireyin hayat boyu taşıyacağı temel değerlerin ve kişiliğin şekillenmesinde kritik bir dönemdir. Bu süreçte ebeveynler, ergenlerin duygusal ve sosyal ihtiyaçlarına duyarlı olmalı; eğitimciler ise bireysel farklılıklara saygı duyan, kapsayıcı bir öğrenme ortamı sunmalıdır. Ergenlere sorumluluk vererek onların karar alma ve problem çözme becerilerini desteklemek, sağlıklı bir kimlik gelişimi için önemlidir.
 

Bu makale 8 Ocak 2025 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Psk. Dan. Başak Güvenir Cellat

Uzm. Psk. Dan. Başak Güvenir Cellat Başkent Üniversitesi PDR bölümünden 2015 yılında mezun olduktan sonra, Ankara Üniversitesi’nde PDR ve Aile Danışmanlığı alanlarında yüksek lisansını tamamladı. Danışmanlık merkezleri ve okullarda sayısız çocuk ve ebeveynle çalışmalar gerçekleştirdi. Oyun terapisi, objektif testler (Bender-Gestalt Testi, Koppitz İnsan Çizim Testi, Benton Görsel Bellek Testi, CAT, Louisa Duss Psikanalitik Hikâyeler Testi, Gelişimsel Görsel Algı Testi, Ankara Gelişim Envanteri ve OKHT - Okula Hazırlık Değerlendirme Testi), Bilişsel Davranışçı Terapi uygulamaları gibi alanlarda eğitimler aldı. Çocuk ve ergenlerin dikkat-odaklanma, dürtüsellik, okul başarısı, okula uyum, kaygı, travma, iletişim becerileri ve arkadaş ilişkileri gibi konulardaki problemleriyle alakalı hem onlara hem ailelerine destek sağlıyor.

Etiketler
#çocukpsikolojisi #çocuklardaceptelefonukullanımı #ebeveynlik
Uzm. Psk. Dan. Başak Güvenir Cellat
Uzm. Psk. Dan. Başak Güvenir Cellat
Ankara - Psikolojik Danışman
Facebook Twitter Instagram Youtube