Eklemlerin en sık karşılaşılan hastalığıdır. Genetik yatkınlığı (ailesinde kireçlenme şikayeti) olan bireylerde, çoğunlukla da bayanlarda ve aşırı kilolu kişilerde, ilerleyen yaşla beraber eklem kıkırdağının harabiyetine bağlı olarak ağrı, hareket kısıtlılığı ve ilerleyen dönemde eklemde şekil bozukluğu ile ortaya çıkan kronik (uzun süreli) bir hastalıktır. En sık kalça, diz, omurga ve el eklemleri tutulur.
Tanı, muayene ve röntgen filmi ile kolaylıkla konulabilir. Kireçlenmeyi geriye çevirip tamamen ortadan kaldıran bir tedavi henüz bulunmuş değildir. Bugün uygulanan yöntemler hastaların şikayetlerini azaltmaya yöneliktir. Bu amaçla;
Kilo verilmesi
Yere oturmama, yüksek tuvalet kullanımı
Egzersiz, yürüyüş ve hareket
Ağrı kesici (analjezik) ilaç tedavisi
Kaplıca, sıcak su vb. tedaviler
Eklem kıkırdağı oluşumunu bloke eden enzimleri azaltan kondroitin kullanımı
Baston, dizlik gibi ortopedik cihazların kullanımı
Eklem içi kayganlaştırıcı sıvı enjeksiyonları
Eklem içi kortizon enjeksiyonu
FTR (Fizik tedavi rehabilitasyon)
Cerrahi yöntemler
Seçilecek tedavi yöntemi, hastanın yaşı, şikayetlerinin yoğunluğu ve kireçlenme derecesi göz önüne alınarak yapılır. Hastanın kireçlenmiş dizindeki yırtık menisküsler ya da eklem faresi denilen serbest kemik parçalar ağrı, kilitlenme gibi şikayetlere neden oluyorsa artroskopi uygulanarak semptomlar giderilebilir. Ancak beraberinde diz ekleminde eğrilme ve şekil bozukluğu varsa kemik kırılarak eğrilik düzeltilmedir. Buna karşılık yürümekte zorlanan, ilaçlarla ağrısı geçmeyen ve kireçlenmenin yoğun olduğu yaşlı hastalarda protez tedavisi daha uygun olabilir. Doktoruzunuz dizinizdeki kireçlenmenin derecesine bağlı olarak uygun durumlarda yarım yada tam protez uygulanabilir.
Kalça eklemindeki kireçlenmelerde benzer prensiplerle tedavi edilir. Erken yaşlarda kalça eklem yuvasında ve kalça başı bölgesinden yapılan kemik düzeltici ameliyatlar, ilerleyen yaşlarda yerini eklem protezine bırakır.