Domates özütü tansiyonu düşürüyor

Domates özütü tansiyonu düşürüyor

Yüksek tansiyon en yaygın görülen hastalıklardan biridir.Dünya Sağlık Örgütü, dünyada yaklaşık olarak bir milyar kişinin çeşitli derecelerde yüksek tansiyon belirtileri gösterdiğini bildirmektedir.Belirtilerin kontrol altında tutulabilmesi için çoğunlukla iki veya daha fazla ilacın birlikte kullanılması, ayrıca gerek beslenme ve gerekse yaşam şekline yönelik bazı önlemlerin alınması zorunlu.Ancak tansiyon düşürücü ilaçların büyük bir çoğunluğunun kullanım süre içerisinde yol açtığı çeşitli yan etkilere bağlı olarak, hastalarda tahammülsüzlük ortaya çıkabilmektedir.

Doğal antioksidanların, özellikle damar işlevleri üzerindeki etkisine bağlı olarak, son yıllarda kalp ve damar hastalıklarında gerek koruyucu ve gerekse tedavi edici olarak yaygın kullanıldığını çoğumuz biliyoruz.Antioksidanlar bakımından zengin meyve ve sebzelerin düzenli kullanılmasına bağlı olarak kan plazmasında antioksidan seviyesinin yükseldiğini ve buna bağlı yüksek tansiyon seviyesinde düşme sağlanabildiğini ortaya koyan bilimsel çalışmalar bulunmaktadır.Domates ve domates ürünleri, alfa-tokoferol, folat, flavonoitler ve bilhassa karotenoitler (beta-keroten, fitoen, fitoen, fitofluen) gibi önemli antioksidanlar bakımından zengindir.Özellikle domates, en kuvvetli antioksidan karotenoitlerden biri olan likopen’ in başlıca kaynaklarından biridir.Bu bileşenlerin teker teker veya birlikte aterosklerozun en önemli etkenlerinden olan lipoprotein ve vasküler oksidasyonu önlediği, homosistein, platelet kümelenmesini engellediği ve kan basıncını düşürdüğü bilinmektedir.

Yeni yayımlanan bir bilimsel ise 46-66 yaşları arasında 54 orta derecede yüksek tansiyon hastasına, 6 hafta süresince içeriği belli özel bir domates özütü taşıyan kapsül ya da aynı görüntüye sahip boş ilaç (soya yağı) veriliyor.Domates özütü deyince aklımıza domates salçası ya da ketçap gelebilir.Ancak bu özütün bileşimi farklı.Domates çekirdeklerinden özel suretle elde edilen domates yağı içerisinde çözünmüş domates bileşenlerini taşıyor.250 mg’lik kapsül içerisinde; likopen (yüzde 6), beta-keroten (yüzde 0.15), fitoen ve fitofluen (yüzde 1), E vitamini (yüzde 2) bulunuyor.Çalışma sırasında boş ilaç verilen grubun kanında da, muhtemelen yedikleri domates nedeniyle, likopen derişiminin bir miktar artmasına karşılık kan basıncı değerlerinde bir düşme gözlenememiş.Yani domates yemekle kan plazması likopen seviyesinde gözlenen artış, tansiyonu düşürmek için yeterli olmuyor. Daha önce yürütülen çalışmalarda likopenin tek başına uygulandığında tansiyon düşürücü etkili bulunmamasına karşılık, ‘domates özütünün etkili bulunması’, muhtemelen domates içerisindeki antioksidan bileşenlerin birlikte daha kuvvetli etki göstermesi ile açıklanabilir.Diğer olası etkenler, domatesin tansiyon kontrolünde rol oynayan potasyum bakımından zengin olması ya da içerdiği polifenolik bileşenler olabilir.

Bu çalışmanın sonuçları, domates yiyerek değil ama daha yoğunlaştırılmış likopen içeriğine sahip domates özütlerinden hazırlanan ilaçların yüksek tansiyon hastalarında tansiyonun düşürülmesi için yararlı olabileceği konusunda önemli ipuçları veriyor.Daha fazla sayıda yüksek tansiyon hastasında, daha uzun süreli ve farklı miktarlarda uygulandığında, sağlanan yararın artıp artmayacağını ortaya koyabilecek klinik çalışmalara ihtiyaç var.Özellikle hastanın kullandığı tansiyon düşürücü ilaçlar ile birlikte kullanıldığında, hastanın tansiyon ilacına olan gereksinimini azaltabiliyorsa bence çok yararlı olabilir.Böylece hastanın tansiyon ilacı tedavisine olan tahammülü artırılabilir.

ÖNERİLER/UYARILAR

Domates özütü Türkiye ‘ de var mı? Satın alırken nelere dikkat edilmeli?

Çalışmada bahsedilen domates ürünü ülkemizde henüz bulunmuyor, ancak likopen taşıyan ilaç formüllerinden de benzer etkiler sağlanabileceğini düşünüyorum.Bazılarınız ‘domates, salça yesem daha iyi’ diye düşünebilir, ancak kullandığınız salçada ya da domateste likopen olup olmadığını veya varsa miktarını biliyor musunuz?

Hangi sıklıkta ve ne miktarda kullanılmalı?

Genellikle tablet/kapsül şeklindeki ürünlerden günde 30 miligram önerilmektedir.

Bu makale 4 Ağustos 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dyt. Buket Adanç

Diyetisyen Buket ADANÇ, 19 Ağustos 1988 tarihinde Ankara’da doğmuştur. 2011 Yılında Başkent Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden mezun oldu. Eğitim sürecinde,Hacettepe Tıp Fakültesi, İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa), Başkent Üniversitesi Hastanesi,Bayındır Hastanesi ve TOBB Üniversitesi Hastanesi ve Özel Teyfik Fikret Okulları’nda eğitim ve gözlem yaptı. Öğrencilik döneminde 4 ay Amerika’nın Wyoming Eyaleti’nde bulunan Grand Teton National Park’ın yemekhanesinde çalıştı. Mezuniyet sonrası özel bir zayıflama merkezinde ve Özel Karataş Hastanesinde çalıştı. 2016 yılında Amerika’nın en prestijli hastanelerinden birisi olan Florida Memorial Hastanesi ve Jacksonville Heartland Rehabilitasyon Merkezi’nde eğitim ve gözlem yaptı. Diyetisyen mesleğini severek yapan Buket Adanç, mesleki gelişimini beslenme alanındaki yayınları takip ederek, ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
linkedin
facebook
Dyt. Buket Adanç
Dyt. Buket Adanç
İzmir - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube