Doğru amaçlarla yapılan estetik girişimler bireylerin psikolojilerini, özgüvenini, iş ve sosyal hayattaki etkileşim ve başarısını olumlu yönde etkilemektedir.
Hyalüronik asit bazlı dolgu enjeksiyonu, güneş hasarı ve yaşla birlikte meydana gelen ince çizgileri, derin kırışıklıkları doldurmak ve yüzü yeniden şekillendirmek için uygulanan kozmetik bir işlemdir.
Yüzümüzün belli bölgelerinde, cilt altı yapılar arasında yağ yastıkları bulunmaktadır. Cildin daha dolgun ve gergin görünmesini sağlayıp yüz şekline katkıda bulunan bu yapılar yaş ilerledikçe hacim olarak azalır ve derin çizgiler, kırışıklıklar oluşur. Kaybolan bu hacmi yerine koymak, konulan maddenin su tutmasıyla cildin eski görünümüne kavuşması amacıyla dolgu uygulamaları yapılır. En sıklıkla kullanılan madde hyaluronik asittir. Bu madde bağ dokumuzun temel yapı taşıdır ve normalde de vücudumuzda bolca bulunur.
Hyalüronik asit haricinde hidroksiapatit ve peptit içeren dolgular da uygulanmaktadır. Kullanılan hyaluronik asit insan veya hayvan vücudundan elde edilmez, laboratuvar ortamında elde edilir. Uygulama bölgeye göre 10-30 dk arasında değişir. Lokal anestetik kremler ya da uygulama bölgesinin duyusunu alan sinire geçici blok yapılarak ağrısız bir işlem amaçlanır. Dolguların içinde çoğunlukla lokal anestezi bulunduğu için bazı durumlarda ayrıca anestetik madde uygulaması gerekmeyebilir. İşlem sonrası birkaç gün süren şişlik-morluk oluşabilir.
Dolgu hangi bölgelere uygulanabilir ?
Dudak dolgusu:
Dudaklar yaş ile hacmini ve şeklini kaybeder. Bazı kişilerde ise yapısal olarak dudak hacmi küçük olabilir. Dudağa hacim vererek dolgunlaştırmanın yanında dudak şeklinde var olan asimetri, dolgu uygulamalarıyla düzeltilebilmektedir. Ayrıca daha sıklıkla üst dudakta yaşlanmayla birlikte oluşan “sigara içici çizgileri” olarak bilinen çizgi ya da kırışıklıklar da dolgularla giderilebilmektedir.
Göz altı ışık dolgusu:
Göz altında ve burun göz altı arasındaki göz yaşı bölgesinde yapısal olarak var olan morluk, çöküklük ile yaşla birlikte hacim kaybı sonrası oluşan çöküklük bireyi olduğundan daha yorgun ve yaşlı gösterir. Göz altı ışık dolgusu olarak isimlendirilen, bu bölgeye dolgu uygulayarak morluk ya da çöküklüğün giderilerek daha parlak görünüm kazandırılması işlemi ile yorgun görüntünüzden kurtulabilir, daha genç bir görünüme kavuşabilirsiniz.
Burun ve ağız çevresindeki oluklar (nazolabial bölge) :
Burnun her iki yanından başlayarak dudak kenarlarına doğru inen çizgilere nazolabial oluk denir. Burdaki oluğun zamanla derinleşmesi yaşlanmış ya da yorgun yüz görüntüsü oluşturabilir. Bu oluklara uygulana hyaluronik asit dolgusu ile bu görüntü ortadan kaldırılabilir. Bu bölgede hyaluronik asit haricinde hidroksiapatit içeren dolgular da kullanılabilmektedir
Yanaklar - elmacık kemikleri (malar bölge) :
Yaşla birlikte hacim azalması ya da yapısal olarak bu bölgelerde daha çökük görüntüsü olan kişilerde, elmacık kemikleri yüz yapısı gereği yeterince belirgin olmayan kişilerde dolgu uygulaması ile daha keskin hatlar oluşturulabilmektedir. Ayrıca yanaklar ve elmacık kemikleri üzerine yapılan dolgu uygulaması ile ciltteki sarkmalar giderilir, zamanla aşağı sarkan yüz yukarı doğru çekilmiş olur ve daha gergin bir görüntü elde edilebilir.
Çene dolgusu:
Yüzün şeklini oluşturan, ideal ve daha genç bir yüz görüntüsünü oluşturan önemli yapılardan biri çenedir. Çene orta-uç kısmının (mentum) yeterince önde ve sivri olması ; çene kenarlarının hatlarının belirgin olması kişiye daha genç bir görünüm kazandırmaktadır. Dolgu uygulamalarıyla bu görüntü kazandırılabilir.
Botoks ile giderilemeyen kırışıklıklarda dolgu :
Alın ve kaş arasındaki kırışıklıklar, kaz ayağı çizgilenmeleri, burun ve ağız kenarındaki kırışıklıklar, dudak üstü ve yanaktaki çizgilenmeler derinse ; botoks uygulaması ile yeterli etki sağlanamadıysa, dolgu uygulamaları ile bu alanları destekleyip kırışıklıkları ve çizgilenmeleri gidermek mümkündür.
Deriye nem kazandırmak için dolgu “Saten Dolgu” :
Belirli bir bölgeye hacim kazandırmaktan ziyade ince kırışıklıkları gidermek, deriyi gerginleştirmek, cilde nem kazandırmak amacıyla mezoterapi ürünleri ile kombine edilmiş dolgu maddeleri uygulanabilir. Cilde kaybettiği elastikiyeti yeniden kazandırmak, akne izlerini, güneşin cilde verdiği hasarları azaltmayı amaçlayan bu yöntem cilt kalitesini arttırarak uzun süreli etkiye sahip bir çözüm sunar
Derin sivilce ve yara izleri :
Geçirilen travma ya operasyonlara bağlı oluşan yara izlerinde çökme ; ya da geçmiş dönemdeki sivilcelerin ciltte bıraktığı kötü görüntüyü gidermek için dolgu uygulamaları yapılabilir. Ciltte oluşan bu çukurluklar dolgu uygulamarıyla giderilerek daha sağlıklı bir cilt görüntüsü elde edilebilir.
Yüzde lift etkisi (sarkıklığı giderme) yaratmak:
Zamanla yüz cildimiz, gerek yağ dokudaki hacim kaybı gerekse kollajen liflerdeki zayıflama nedeniyle aşağı sarkar. Yüzde belli bölgelere yapılan dolgu uygulamaları ile hacmi azalan bölgeler doldurulurken, bu işlem yüzü daha yukarı çekerek daha gergin bir görüntü elde etmemizi sağlar.
Dolgu uygulaması nasıl yapılır?
Öncelikle uygulama bölgesine lokal anestetik krem sürülür, 20 - 30 dk beklenir. İğne ile giriş yapacağımız bölge uygun şekilde dezenfekte edilir. İnce iğne uçlu bir enjektör yardımı ile ya da kanal ile hyalüronik asit maddesi istenilen bölgeye enjekte edilir. Kanül ile uygulanacaksa giriş yeri özel bir iğne ile önce bir noktadan açılır ve kanül burdan ilerletilerek uygulanır. Uygulama süresi yaklaşık 15-20 dakika olup; dolgu maddesi hemen etkisini göstermektedir.
Dolgu uygulamasının kalıcılığı ne kadardır?
Kişinin yapısında göre değişmekle birlikte bu uygulamalarla 10 – 14 ay arası kalıcılık sağlanmaktadır
Dolgu uygulaması sonrası nelere dikkat etmeliyim?
Aynı gün içinde normal yaşantıya devam edilebilir. Dudak dolgusu yapıldıktan sonra iki gün boyunca aşırı sıcak içeceklerden sakınılmalıdır. Ayrıca iki gün aşırı sıcak suyla banyo yapılmamalı, sauna ya da hamama girilmeli, dolgu yapılan bölgeye masaj yapılmamalıdır. Aynı şekilde iki gün boyunca aşırı soğuktan da kaçınılmalıdır. Dudak dolgusu yaptıran hastalar aynı gün dudak dudağa öpüşmemelidir. Makyaj yapılmasında sakınca yoktur. Morlugu engellemek icin islemden sonraki birkac saat suresince 10’ar dakikalik araliklarla buz uygulamasi onerilir.
Yan etki var mıdır, nelerdir?
Vücudumuzda, bağ dokunun yapı taşı olarak bolca bulunan hyaluronik asit, allerjen bir madde değildir. Ancak her maddenin, ilacın faklı kişilerde farklı reaksiyonlara yol açabileceği unutulmamalıdır. Geçici olarak morluk ya da şişlik oluşabilir, genellikle 2-3 gün içinde iyileşir. Dolgu uygulamasının yanlışlıkla damar içine yapılması gibi durumlar uygun bölgede iğne ya da kanülün uygun şekilde seçilmesi, uygun tekniğin kullanılması ve hekimin gerekli tedbirleri alması ile önlenebilir. Hyaluronidaz adı verilen bir madde, hyaluronik asiti parçalama özelliğindedir. Gerekli durumlarda hekim bu maddeyi uygulama bölgesine uygulayarak olası bir istenmeyen durumun oluşmasını önleyebilir.
Dolgu ile botoks birlikte uygulanabilir mi?
Hekimin muayenesi ve yüz analizinize göre bazı durumlarda bir bölgede sadece botoks uygulaması yeterli olmayabilir. Bu durumlarda dolgu uygulaması ile bölgeyi desteklemek gerekebilir. Aynı bölgeye hem botoks hem dolgu uygulanacaksa öncelikle botoks uygulanıp en az bir hafta beklendikten sonra (botoksun etkisinin ortaya çıkması sonrası) gereklilik halinde dolgu uygulaması yapılması uygundur. Ancak botoks ve dolgu yüzün farklı bölgelerine uygulanacaksa aynı anda uygulanmasında bir sakınca yoktur.
Dolgu kimlere uygulanmaz ?
Hamilelere,
Uygulama bölgesinde aktif enfeksiyonu olanlara.( Özellikle dudak dolgusu uygulaması aktif uçuk sorunu olan kişilere iyileşme süreci tamamlanana kadar uygulanmaz )
Akne (sivilce) nedeniyle A-vitamin ekstresi içerikli ilaç kullananlara ( İlaç tedavi devam ederken ve tedavi bittikten 3 ay sonrasına kadar uygulanmaz)
Kullanılan malzemeye karşı aşırı duyarlılığı olan kişilerde uygulanmaz.
(Emziren annelerde dolgu uygulamasının herhangi bir sakıncası yoktur)