Diş sıkma problemi pandemi döneminde arttı

Diş sıkma problemi pandemi döneminde arttı

Pandemi hayatın birçok alanına etki ettiği gibi, ağız sağlığına da zarar verebiliyor. Genellikle psikolojik kaynaklı olan ve toplumda "diş gıcırdatma, diş sıkma" olarak tanımlanan "bruksizm" problemini önlemek için neler yapılabilir? Dişeti hastalıkları ve cerrahisi uzmanı Dr Tuba Soygüden cevapladı.

BRUKSİZM NEDİR?

 Bruksizm çoğunlukla uyku sırasında istemsiz şekilde üst ve alt dişlerin birbirine sürtünmesi, dişlerin sıkılması veya ağzı açık uyuyanlarda uyku sırasında çenenin aniden kapanması şeklinde kendini gösteren bir uyku bozukluğudur. Uyku sırasındaki bu kas aktivitesi uyanıklık halinden 3 kat fazla olmaktadır.

Toplumumuzda her 5 kişiden 2’sinde görülen bu sorun, özellikle pandemi döneminde ortaya çıkan psikolojik baskı ile birlikte daha fazla yaşanmaya başlamıştır. Pandemi döneminde, bugüne kadar hiç görmediğimiz oranda, sağlam dişlerde kırık oluşumuna rastlıyoruz.

BRUKSİZMİN NEDENLERİ NELERDİR?

Agresif, hiperaktif, aceleci, titiz, rekabetçi kişilik tipleri, genetik faktörler, stres, gerginlik, nörolojik ve psikolojik problemler, uyku bozuklukları, ağız içi eksik veya çürük dişler, hatalı, eski dolgu ve protezler gibi nedenleri vardır. Yetersiz beslenme, alkol, kafein ve tütün kullanımı da bruksizmin oluşma riskini artıran etkenlerdir.

BRUKSİZMİN NELERE YOL AÇAR?

Şiddetli diş sıkma sorunu yaşayan hastalar, sabah uyandıkları zaman çene kaslarında yorgunluk, ağrı, ağız açmada zorluk ve ses gelmesi, baş, boyun ve kulak ağrısı ve tetiklenen migren ataklarından şikayetçi olabilirler.  Ayrıca diş, dolgu ve protezlerin kırılması, dişlerin sallanması, aşınması, dişeti çekilmesi, çene kemiği kaybına maruz kalabilirler.

Bruksisizm çoğu zaman uykuda gerçekleştiği için hastalar durumu fark etmeyebilirler. Ya uyku partnerleri çıkan seslerden dolayı hastayı uyarabilir veya diş doktoru tarafından teşhis edilebilir.

Bruksizm problemi olan hastalar, bu durumu fark ettiklerinde, fazla vakit kaybetmeden diş doktoruna başvurmalılar.

BRUKSİZM TEDAVİSİ NASILDIR?

Bruksizm probleminde esas tedavi, kişilerin stres yaşatan düşünce, ortam ve olaylardan uzak durmasıdır. Yapılan tedaviler, koruyucu tedaviler ve bruksizm sorunun zarar veren etkilerini önlemeye yöneliktir.

Tedavi, dişlerde ve çene ekleminde oluşma ihtimali olan kalıcı zararları ve ağrıyı ortadan kaldırmayı amaçlar.

Ayrıca ağız içi eksik dişlerin tamamlanması, yanlış veya bozuk kapanışların düzenlenmesi, diş ve dişeti sağlığının sağlanması çok önemlidir.

BRUKSİZM TEDAVİSİNDE HANGİ YÖNTEMLER KULLANILIYOR?

1-) Splint (Gece Plağı)
Diş sıkma sırasında dişlerde oluşan zararları engellemek adına “splint” isimli şeffaf plastikten yapılmış gece plaklarını öneriyoruz. Gece plakları, kişinin dişlerini sıkmasını engellemez ancak sıkmaya bağlı oluşacak olan diş eti çekilmeleri, kemik erimeleri, kaslardaki ağrı gibi problemlerin önlenmesine veya minimuma indirilmesine yardımcı olur. Bu plaklar çoğunlukla gece uyurken kullanılır. Bu plaklar; dişleri aşınmaktan korur, sıkma nedeniyle oluşan aşırı kuvvetleri dağıtır, kas ve eklem kaynaklı ağrıları tedavi eder.

Ancak çalışmalar bruksizmde bu plak kullanımının kas aktivitesinde %20 ile %50 arasında artışa sebep olduğunu da göstermektedir. Sonuç olarak, gece plakları bruksizme etki etmekten ziyade diş ve doku hasarını önlerler. Gece kullanımı zor olması nedeniyle de % 20 den az hasta, bu plakları 1 yıldan fazla kullanır, geri kalanı çoğu zaman hiç kullanmaz.

2-) Botoks Uygulaması

Botoks, masseter ve temporal (çene ve şakak bölgesindeki) kaslarına uygulanır. Çiğneme kasının fonksiyonunu azaltır.

Kas kitlesi, bruksizmin derecesi, anatomik yapı, cinsiyet ve deri kalınlığına göre uygulanacak ilacın miktarı ve uygulama bölgeleri değişir.

Belirli aralıklarda uygulanan yöntem sonrasında kaslar güç kaybettiği için, diş sıkmanın oluşturduğu kuvvet azalır ve hastaların bruksizmi daha kolay tolere etmesi sağlanabilir. Botoks uygulaması sıkmayı tamamen engellemez, sıkmanın şiddetini azaltır.

Bruksizm Tedavisinde Botoks Ne Zaman Etki Eder?

Botoks uygulandıktan 2-3 gün sonra kaslar gevşemeye başlar. 15 günde maksimum seviyeye ulaşır ve bu etki yaklaşık 4-6 ay sürer.

Botoks Tedavisi Ağrılı Bir İşlem midir?

Uygulaması öncesi cildi uyuşturan krem uygulanır ve 10-15 dakika beklenir. Ardından işaretlenen bölgelere ince uçlu mezoterapi iğneleri ile ilaç ciltten enjekte edilir, ağrılı bir işlem değildir.

Botoks Tedavisi Kimlere Uygulanmaz?

Gebelik veya emzirme döneminde, 18 yaş altı kişilerde, sinir ya da kas hastalığı bulunanlarda ve alerjik bünyelerde botoks tedavisi tercih edilmez.

Botoks Yöntemi Kalıcı Tedavi midir?

Botoks tedavisi diş sıkma ve gıcırdatmanın nedenine yönelik değil, ancak semptomları ortadan kaldırmaya yöneliktir. Bu bölgedeki kasları düzenli olarak gevşetip zamanla kas yoğunluğunun azalması ve kasılmaların minimal düzeye indirilmesi amaçlanmaktadır. Eğer ağız içi diş eksikliği, yanlış yapılmış protez ve dolgular, normalden farklı çene kapanışı mevcutsa bu durumların düzeltilmesi mutlaka botoks tedavisine eşlik etmelidir.

Kasların gevşemesi ortalama iki yıllık bir süreçtir. Bu süreçte diş sıkma ya da gıcırdatmaya sebep olabilecek nörolojik, uyku problemleri, stres faktörleri, psikolojik problemler gibi diğer nedenler de sorgulanmalı ve bu konuda uzman doktorlar kontrolünde tedaviye başlanmalıdır. Bu tedavi sırasında botoks uygulaması kaslarınızı gevşeterek, eklemlerinizi, dişlerinizi korur ve ağrılı bir süreç yaşamanızı önler.

3-) Kas Gevşetici İlaçlar
Uykuda dişlerini sıkan ve bu nedenle kaslarında ağrı oluşan hastalara, doktorları tarafından kas gevşetici ilaçlar tavsiye edilebilir. Fakat herhangi bir şikayeti olmayan hastaya diş sıkması için kas gevşetici ilaç yazılması doğru değildir.

4-) Antidepresan İlaçlar
Bazı antidepresan ilaçların diş sıkmayı engellediği veya azalttığı bilinmekle beraber sadece diş sıkmak için verilmesi tartışmalıdır. Aşırı sıkan hastalarda denenebilir.

Tüm bu uygulamalar, bruksizm probleminin oluşturduğu sorunları önemli ölçüde hafifleten yöntemlerdir.  Ancak tüm yöntemlere rağmen hastada, ileri derecede çene deformasyonu oluşmuşsa, hastaya ağız sağlığının tekrar kazandırılması amacıyla cerrahi tedavi gerekebilir.

Bu makale 30 Nisan 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dr. Dt. Tuba Soygüden

Dr.Dt.Tuba Soygüden, 1974 yılında doğmuştur. Lisans öncesi eğitimlerinin ardından Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde başladığı lisans eğitimini 1998 yılında tamamlayarak Diş Hekimi unvanı almıştır. Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dişeti Hastalıkları ve Cerrahisi Anabilim Dalı'nda uzmanlık eğitimine başlamış ve 2004 yılında başarıyla tamamlayarak Periodontoloji Uzmanı olmuştur.

Mesleki Çalışmalarına Özel Muayenehanesi'nde devam etmektedir.

Türk Dişhekimleri Birliği, Türk Periodontoloji Derneği üyesi olup iyi derecede ingilizce bilmektedir.

Etiketler
Diş sıkmanın zararları
Dr. Dt. Tuba Soygüden
Dr. Dt. Tuba Soygüden
İstanbul - Diş Hekimi
Facebook Twitter Instagram Youtube