20.yüzyılda dünya nüfusundaki yaşam beklentisi inanılmaz bir şekilde artış göstermiştir. Yaşamın ilk yıllarındaki ölüm oranlarının azalmış olması, bu artışın nedenlerinden birisi olabilir. Önceden 60 yaş üstü insanlar yaşlı olarak anılmaktaydı ve ölüm oranı daha azdı. Şimdilerde bu yaşlı insanlar, daha da yaş alarak (80 yaş ve üzeri) çok yaşlı dediğimiz nüfusun artmasına neden olmaktadır. Tabi bu yaşla ilgili olan değişiklikler sonucunda, demans ve Alzheimer gibi bazı hastalıklar daha fazla görülmeye başlar. Kronik ağrı ise yaşlanmayla beraber artmakta ve bu tür hastalıklara eşlik etmektedir. Özellikle kireçlenmeye bağlı artrit yaşlı nüfusun en sık muzdarip olduğu durumlardan birisidir.
Demans yani başka bir deyişle bunama; unutkanlık, kelime bulmada zorluk, sorulan soruların veya cümlelerin tekrar edilmesi, hafıza kaybı, kişilik değişiklikleri, akraba ve arkadaşları tanıyamama, ruhsal şikayetler ve bazen de fiziksel olarak kendi kendine yetemeyecek, bakıcı veya yardımcıyla günlük işlerini ancak yapabilen ve bilinç değişikliklerine yol açabilen bir hastalıktır. Birçok alt tipi mevcuttur. En sık görülen alt tipi Alzheimer Hastalığıdır. Dünyada 50 milyondan fazla demans hastasının olduğunu ve her yıl 10 milyon yeni hastanın ortaya çıktığını akıldan çıkarmamak gerekir.
Toplumlarda demanslı hastaların yarısından çoğu her gün ağrı yaşar. Özelllikle bakım yapan hemşireler tarafından bildirilen, demanslı hastaların %60-80’inin her gün ağrı çektiğidir. Bu ağrıların birçok farklı nedeni vardır. Kas iskelet sistemi, mide-barsak sistemi, kalp hastalıkların yanında idrar yolu enfeksiyonları ve bası yaraları sayılabilir. Demanslı olup ağrısı olan hastaların hepsinde uzamış-süregen bir ağrı olmayabilir ancak demans sürecinde daha hızlı hafıza kaybı yaşayanlarda bu oran daha yüksektir. Ayrıca şu da bilinmelidir ki demans derecesi ilerledikçe hastalarında çektiği ağrı benzer şekilde giderek artar.
Demanslı hastalarda ağrının nasıl olduğunu farkedeceğiz?
Bilinçleri yerinde olan ve erken dönemdeki demanslı hastalar ağrılarını bir şekilde size göstererek ya da anlatarak size ifade edebilirler. Fakat hastalığı ilerlemiş olanlarda sözlü taciz, boş boş etrafta gezinme, ajitasyon ve saldırganlık gibi davranışlar hastanın ağrısının işaretleri olabilir.
Demanslı hastaların ağrısını ve tedaviye cevabını nasıl değerlendireceğiz?
Bunu değerlendirmek için yurtdışında birçok ağrı ölçme ve değerlendirme testleri vardır. Bunlardan birini Türkçeye uyarlayarak hastalarımıza uyguluyoruz.
Ağrı Tedavisinde neler uygulanmaktadır?
Tedavileri ikiye ayırıyoruz. Birincisi ilaçsız tedaviler dediğimiz egzersiz, müzik terapisi, davranış terapisi, refleksoloji, reiki, kişi merkezli banyo, sallanan sandalye terapisi gibi tedavileri kapsamaktadır. Bunların hangisinin hangi aşamada uygulanacağına ağrı hekiminiz karar vermelidir. İkincisi ise ilaç tedavileridir. En basit ağrı kesicilerden en güçlülerine, ağrı bantlarına kadar kullanılabilir. Eğer bunlara rağmen ağrısı devam eden hastalarımıza girişimsel ağrı tedavileri uygulayabilmekteyiz.
Sevgili okuyucularım demans hastalığı yaşlanmanın doğal bir sonucu değildir. Bir hastalıktır. Demanslı hastaların da ağrı ve acı çekebildiğini hatırdan çıkarmayalım.
Sonuç olarak toplum düzenini bozan tüm ağrılarla mücadeleye devam…