Çocuklarda dil gelişimi, yalnızca konuşma becerilerinin kazanılması değil; aynı zamanda düşüncenin, sosyal etkileşimin ve öğrenmenin temel taşlarından biridir. Bu alanda çalışan biri olarak, her çocuğun dil gelişiminin kendine özgü bir yolculuk olduğunu tekrar tekrar deneyimliyorum. Bu yazıda, hem dil gelişiminin doğasını hem de benim çocuklarla çalışırken izlediğim tedavi yaklaşımını paylaşmak istiyorum.
Dil Gelişimi Nedir?
Dil gelişimi; çocuğun önce çevresindeki dili anlaması (alıcı dil), ardından kendini sözlü veya sözsüz yollarla ifade etmesi (ifade edici dil) şeklinde ilerler. Bebeklikten itibaren başlayan bu süreç, çeşitli dönemlerden geçer:
-
0-12 ay: Tepki verme, göz teması kurma, agulama ve babıldama gibi ön-dilsel beceriler ortaya çıkar.
-
1-2 yaş: Anlamlı ilk kelimeler görülür, kelime dağarcığı gelişmeye başlar.
-
2-3 yaş: İki kelimelik basit cümleler kurulur. İletişim daha işlevsel hale gelir.
-
3-5 yaş: Cümle yapıları çeşitlenir, anlatım güçlenir, çocuklar soyut kavramlara yaklaşır.
Gecikme Varsa Ne Yapıyorum?
Bana başvuran ailelerin en çok sorduğu sorulardan biri: “Konuşması gecikti, ne yapmalıyız?” Öncelikle çocuğun genel gelişimini ve geçmişini dikkatlice dinliyorum. Sadece “kaç kelime söylüyor” gibi yüzeysel bir ölçüm değil, dilin tüm bileşenlerine (anlama, anlatma, ses üretimi, sosyal iletişim vs.) bakıyorum.
Gerekirse işitme testi, nörolojik değerlendirme ya da gelişim testleri gibi diğer alanlara yönlendirme yapıyorum çünkü dil gecikmesinin altında yatan nedenler çok çeşitli olabilir.
Terapiye Nasıl Başlıyorum?
Benim için en önemli ilke şu: Terapi çocuğun hayatına dokunmalı, ezber değil etkileşim temelli olmalı. Bu yüzden terapiye başlamadan önce çocuğu tanımak, onun güçlü yanlarını görmek ve ilgi alanlarını anlamak çok önemli.
Çalışmalarımda şu aşamalara yer veriyorum:
1. Oyunla Terapi
Oyun, çocuğun dili doğal olarak kullandığı ortamdır. Terapiyi yapılandırılmış ama eğlenceli hale getirerek çocukla güçlü bir ilişki kurmaya çalışırım. Bu ilişki, gelişimin temelini oluşturur.
2. Görsel ve İşitsel Destek
Bazı çocuklar görsel destekle çok daha iyi öğrenir. Resim kartları, jestler, işaretler veya hikâye kitapları kullanarak hem anlatımı hem anlamayı desteklerim.
3. Modelleme ve Genişletme
Çocuğun söylediği her şeyi bir fırsat olarak görürüm. “Top” diyorsa, ben “Evet, büyük kırmızı top yuvarlanıyor!” diyerek modeli genişletirim.
4. Ebeveyn Katılımı
Ailenin sürece katılması olmazsa olmaz. Seanslardan sonra mutlaka evde uygulanabilecek öneriler veririm. Çünkü asıl gelişim, haftada bir saatlik seansla değil, günlük hayatın içinde olur.
Her Çocuk Farklıdır
Bunu bir klişe gibi söylemiyorum, gerçekten her çocuk çok başka. Aynı yaşta olup bambaşka nedenlerle dil gecikmesi yaşayan
Şunu dedin: