Cinsel yolla bulaşan hastalıklar hakkında

Cinsel yolla bulaşan hastalıklar hakkında

Cinsel yoldan bulaşan hastalıklar günümüzde giderek artmaktadır. Beslenme bozuklukları, çok partnerli cinsel yaşam, radyasyon, havakirliliği, çeşitli enfeksiyonlar bu hastalıkların artmasına neden olmaktadırlar. Kadında tüm cinsel organlar enfeksiyonetkenlerine açıktır. Aşağı genital organlardan bulaşır, yukarı doğru yayılır. Her dört kadından biri bu hastalıklara mutlaka yakalanır, kendi bedenlerindeki rahatsızlıkların yanında,hamilelikte bebeklerine bulaştırırlar ve bunun sonucunda doğumsal anomaliler ve bebek enfeksiyonlarına yol açarlar. Ayrıca gene bu rahatsızlıklarını eşine veya partnerlerine bulaştırırlar.

Dış cinsel organlarda başlayarak içeri ve yukarı doğru sırayla önemli cinsel yolla bulaşan hastalıkların etken ve tedavilerini anlatalım.

DIŞ CİNSEL ORGAN (VULVA) HASTALIKLARI

Dış cinsel organlar neresidir; kritoris, büyük ve küçük dudaklar, vajina girişi ve vajina ile anüs bölgesi olarak tanımlanır. Yani kadının cinsel organının dışarıdan görülebilen dış kısmıdır.

1-GENİTAL HERPES (GENİTAL UÇUK)

HSV (herpes simpleks virüsü) enfeksiyonu: dış genital organlarının en sık görülen

hastalığıdır. Bu bölgede içi su dolu ve ağrılı veziküller ve ülserlerle giden bir rahatsızlıktır.

Genellikle virüs bulaştıktan 3ila 7 gün sonra şikayetler başlar. İçi su dolu veziküller mutlaka

birden fazladır. Bunlar hızla birleşerek çok ağrılı vulvar ülserlerine yol açar. Şiddetli bir idrar

yanması (dizürü) vardır. Başlangıçta ateş, halsizlik ve baş ağrısı da olabilir. Akut dönem 3

hafta sürer. İlk akut dönem tedavi edilmezse, virüs sinsi bir şekilde cilt altında gizlenir.

Kadının erkeğe bulaştırma süresi 3 haftalık akut dönemde yapılan cinsel ilişkiyle olur.

Hastalık kronikleştikten sonra bulaşma olmaz. Tekrarlayan herpes lezyonları ise 15 günde

iyileşir. Genital herpesin %75’ini HSV tip 2 (bu virüs genital organlarda yerleşir.) %25’ini ise

HSV tip 1 ağızda (oral) yerleşen virüsler oluşturur. Ağızdaki veya genital  bölgedeki uçuk

(herpes) olan kişi akut dönemde cinsel ilişki yapan kişiye bu mikrobu da bulaştırır.

Tanı: PAP smear ve veziküllerden alınan örneklerde virüsün görülmesi veya antikor

testleridir. Genital herpes (HSV) gebelikte de giderek önemle artmıştır. Rahim içi bebek

enfeksiyonlarının dışında ilk 3 ayda da düşüklere yol açabilir. Genital herpesli gebe kadınlar

özellikle akut dönemde doğuma yaklaşmışlarsa doğum vajinal değil sezaryen operasyonuyla

yapılmalıdır.

 

Genital Herpes Tedavisi: Yaygın kullanılan ilaç “Acyclovir” dir. Tablet, krem ve enjektabl

uygulama formları vardır. Bunun dışında ağrılı dönemde günde 3 kez oturma banyosu ve

arkasındanda kurutma makinesi ile lezyonları kurutulmasıdır. Çünkü virüs ıslak ortamda daha

çabuk ürer ve iyileşme süresi uzar. Kuru ortamda bu süre kısalır. Çok sık tekrarlayan

vakalarda 6 ay ile 1 yıl süre ile Acyclovir tabletlerini kullanmak tekrarları oldukça azaltır.

2-GENİTAL SİĞİL-HPV

İnsan papova virüsleri tarafından oluşturulan dış genital bölgede özellikle dış dudaklar ve arka

furşet dediğimiz, vajina girişinin arka alt kısmında oluşan siğillerdir. Bu virüsler genellikle

cinsel yolla bulaşırlar ve nemli genital bölgede yerleşir. Kuluçka süresi 3 aydır. Yani bulaşma

olduktan 3 ay sonra siğiller oluşur. Başlangıçta tek tek belirirler ve ihmal edildikleri takdirde

birleşip geniş, birkaç santim çapa kadar ulaşan lezyonlar haline gelirler. Vajinal ve servikal

(rahim ağzı) bölgesinde olanlarına labial (dudak) bölgede oluşanlardan daha sık rastlanır.

Servikal (rahim ağzı) ve vajinal siğillerin çoğu ancak kolposkopi denilen ışıklı, büyüteçli bir

cihazla gözülebilen yassı lezyonlardır. Tam 40 tip HPV vardır. Gözle görülen genital siğiller,

HPV tip 6 ve HPV tip 11 tarafından oluşturulur. Rahim ağzında kanser yapan yassı türlerde

etken ise HPV tip 16 HPV tip18 ve HPV tip 31’dir ve bunlar ancak kolposkopi ile

görülebilirler. Servikste yassı ve atipik görünümlü siğiller görüldüğünde rahim ağzı kanseri

şüphesinin gidermek için biyopsi alınması gerekir. Bu işlem kolposkopi ile veya loop (leep)

operasyonu denilen kansız ve dikişsiz bir operasyonla alınır. HPV tip 16, 18 ve 31 pozitif

hastalarda çok sık PAP smear almak gerekir.

Genil Siğil Tedavisi: Küçük ve orta boy siğil lezyonları genellikle kriyoterapi (sıvı azot veya

karbondioksit) ile dondurularak yok edilebilirler. Elektro koter (elektrikle dağlama) daha

nadir kullanılır. Çok büyük olanlar ufak bir cerrahi müdahale ile çıkartılabilir. Bunun dışında

podofilin ve imiqimod (adlara) gibi kremlerde kullanılabilir. Gebelerde bu ilaçlar kullanılmaz.

Gebelerde sadece dondurma (kriyoterapi) tedavisi yapılabilir. Tedaviden sonra %50’ye varan

tekrarların olması, tedavinin başarısızlığı değil, tedavi esnasında görülmeyen komşu

dokulardaki gizli siğillerin sonradan ortaya çıkmasındandır. Bunun için 3 ay sonra tedaviyi

tekrarlamak gerekebilir.

HPV aşısı-rahim ağzı kanser aşısı ne zaman ve kimlere yapılmalıdır?

Rahim ağzı kanseri aşısı (HPV Aşısı) 9 ile 26 yaş arasında her dişiye veya erkeğe yapılabilir.

Bunun dışında ileri yaşlarda da sık tekrarlayan rahim ağzı yaralarında veya HPV', si pozitif

olan bayanlarda diğer tiplerden çapraz olarak korunmak amacıyla bu aşıları yaptırabilirler.

HPV aşısı ülkemizde 2 tiptir. 2li ve 4lü olmak üzere. Aşı takvimi şöyledir. İlk aşı (cilt altı)

yapıldıktan 30 gün sonra 2nci tekrarı bundan da 5 ay sonra 3üncü ve sonuncu tekrarı yapılır.

Aşı ücretleri son zamanlarda ucuzlamıştır. 150x3=450 TL’lik maliyeti vardır.

3-BARTOLİN KİSTİ - BARTOLİN APSESİ

Bartolin bezleri vajina girişinde, her iki küçük dudakların iç kısmındaki (sağ veya sol)

iltihaplanmasıyla oluşan bir rahatsızlıktır. Kanalın tıkanması ile abse formu oluşur. Etken

mikrop genellikle neisseria gonorrhoae veya chlamidia trochomatisdir.

Tedavi: Uygun antibiyotik; penicilin ve tetrasiklin 7 ila 10 gün verilir. Absenin iğne ile

delinerek direne edilmesinin (irinin boşaltılmasının) faydası yoktur. Çünkü tekrarlama

ihtimali yüksektir. Bunun için en fazla tercih edilen cerrahi yöntem marsupializasyondur.

 

VAJİNA İLTİHAPLI HASTALIKLARI (VAJİNİT)(VAGİNİT)

Vajinal enfeksiyonlar  en sık rastlanan jinekolojik problemlerdir. Vajinal akıntıda artış, dış

genital organlarda (vulva da) yanma ve kaşıntı, idrar yaparken yanma ve bazen de kötü koku

ile giden bir rahatsızlıktır. Vajina iltihaplarında ya anormal organizmalar (trikomonas) veya

normal floranın (candida, gardnerelle vaginalis veya anaerob bakteriler) sayısal artışı söz

konusudur. 4 tip vajinal iltihabı en yaygın olan hastalıklardır.

1-Candida (mantar)

2-Trikomonas Vajiniti

3-Bakteriyal Vajinit (nonsfesifik vajinit)

4-Gonokoksik (bel soğukluğu) Vajinit

Etkili Tedavi: Hangi tip vajina iltihabının tam teşhisi ile mümkündür. Bu arada vajinal

akıntıda ki, yumurtlama dönemindeki renksiz ve kokusuz vajinal akıntının artışını vajinal

enfeksiyonla karıştırmamak gerekir.

Vajina İltihabı (vajinit)(vaginit) bulguları nelerdir?

1-Vajinal mukozada kızarıklık

2-Yanma veya kaşıntı

3-Akıntının kıvamında (yoğunluğunda) ve yapısında artış

4-Parçalı akıntıların gelmesi

5-Beyaz parçalı (yoğurt gibi) akıntı

6-Kirli yeşil kokulu akıntı

Tanı: Alınan kültürlerle veya tekrarlayan kültürlerle ayrıca klinik bulgularla tanı konur.

 

1-CANDİDA (KANDİDA)(MANTAR) VAJİNİTİ (VAJİNAL MANTAR)

En önemli bulgusu dış genital organlarda (vulvada) ve vajinada şiddetli kaşıntı ve yanmadır.

Diğer bulgusu idrar yaparken yanmadır.(zor idrar yapma) yoğurt veya peynir kesiği benzeri

vajinal salgıda görülebilir. Dış genital organlarda ödem (şişme, kabarma) ve çatlaklar olabilir.

Vajina kuru ve parlak kırmızıdır ve yapışkan yoğurtsu ve beyaz plaklar beneklenmiştir.

Çoğunlukla mantar enfeksiyonunda fazla akıntı olmaz. Mantar vajinitinin en sık nedeni %90

oranında candida albicanstır. Enfeksiyon olmayan kadınların %20’sinde bu parazit mantar

sessizce ve sinsice bulunmakta ve daha sonra çoğalabilmekte ve şikayetleri ortaya

çıkartmaktadır. Hangi bayanlar candida (mantar) vajinitine sık rastlanır: 1-diabet. 2-gebelik,

3-bağışıklık düşürücü ilaçlar, 4-uzun süreli ve etkili kullanılan geniş spektrumlu

antibiyotikler, 5-allerjik yapısı olanlar, 6-glukozdan zengin şekerli besinleri fazla tüketenler.

Tanı: vajinal kültür ve yaymadır.

 

Mantar vajiniti tedavisi: daha çok lokal vajinal tedavi etkilidir. Çeşitli imidazol bileşikleri

(miconazole nitrat) ve borik asit süppozotivarları kullanılabilir. Gebelerde bu ilaçlar ilk 20nci

haftaya kadar kullanılamaz. Tekrarlayan enfeksiyonlarda eş veya partner tedavisi, gizli şeker

aranması, şekerli besinlerden uzak durma tavsiye edilir.

2- TRİKOMONAS VAJİNİTİ

En önemli bulgusu çok bol miktarda kötü kokulu, sıklıkla rahatsız edici, vajinal akıntı ve idrar

yanmasıdır. Cinsel ilişki ile bulaşan bir paraziter hastalıktır. Bu hastalığı bulaştıran erkekler

parazitleri prostatlarında veya üretralarında taşırlar. Trikomonas saptanan kadınlarda;

N.gonorhea (bel soğukluğu mikrobu) da araştırılmalıdır. Çünkü sıklıkla beraber bulunurlar.

Tedavi: Akut dönemde 2gr metranidazol tek doz oral (ağızdan) yeterlidir. Aynı dozu erkekte

aynı anda almalıdır. Bu ilaç gebeliğin ilk 20.haftasında kadar kullanılamaz.

3-KLAMİDİA TROCHOMATİS VAJİNİTİ

Cinsel yoldan bulaşan bir hastalıktır. Kadınlarda en sık vajina, uterus (rahim) ve tüplerde

enfeksiyon oluşurlar. Akut dönemde tedavi olmazlarsa kalıcı sekeller bırakabilir. Gebelikte

düşüklere ve rahim içi bebek enfeksiyonlarına yol açabilirler. Bazen tüpleri tuttukları zaman

yapışıklık ve tıkanıklığa bağlı kısırlığa yol açabilirler.

Tedavi: 10 gün 2x100mg tetrasiklin + 2gr sefalosporindir.

 

4-GONOKOSİK VAJİNİT (BEL SOĞUKLUĞU)

Etken mikrop Neisseria gonorhea’dır. Çok bol irinli ve kokulu akıntıdır. Akut dönemde 38

derecenin üzerinde ateş ve çok şiddetli kasık ağrısı ile beraber gider. Cinsel yolla bulaşan bir

hastalıktır. Akut dönemde tedavi edilmezse tubalarda abseler yapıp cerrahiye kadar

gidebilecektir. Ayrıca tubalarda yapışıklık ve tıkanıklığa bağlı kısırlığa da yol açar.

Tedavi: Penicilin + tetrasiklindir.

 

SİFİLİZ (FRENGİ)

Etken mikrop Tripanoma Pallidum’dur.Cinsel yoldan bulaşan bir hastalıktır. Akut dönemde

pelvik ağrının yanında özellikle dış genital organlarda simetrik şankır denilen kırmızı

lezyonlarla karakteristiktir. Ayrıca lenf nodları da tutulduğu için lenf bezlerindeki şişliklerle

de karakteristiktir. Tedavi edilmez ve kronikleşirse diğer organlarada yayılabilir.( beyin,

karaciğer gibi)

Tedavi: Akut dönemde 2,4milyon ünite Benzatin penicilin’dir.(depo penicilin) İlerlemiş

kronik vakalarda ise 20 gün ara ile yapılan 7,2milyon ünite IM Benzatin penicilin’dir.

 

AKUT ÜRETRAL SENDURUM (AKUT SİSTİT)

 

Etken mikroorganizma klamidia trochamotis’dir. Çok şiddetli idrar yaparken yanma veya

idrar yapmakta zorlanma 38 derece üzerinde ateş, üretra etrafında kızarma, ödemle giden bir

rahatsızlıktır.

Tedavi: 10gün 2x100mg tetrasiklindir. Akut üretral sendurumu evliliğin ilk bir ayında çıkan

fazla cinsel ilişkiye bağlı vajina ön duvarındaki iritasyonla (hassasiyetle) ortaya çıkan balayı

sistitinden ayırmak gerekir.

Bu makale 15 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Neslihan Gürbüz

Op. Dr. Neslihan GÜRBÜZ, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. Tıpta uzmanlık sınavında ilk 50'ye girmiştir. İhtisasını ise, Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlayarak Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur. 1999 - 2013 Yılları arasında Central Hospital'de kendi bünyesi içerisinde Batı Anadolu Mersinli Tıp Merkezi ve Karşıyaka Tıp Merkezi'nde hasta kabulü yapan Op. Dr. Neslihan GÜRBÜZ, yerli ve yabancı dergilerde yayınlanmış bir çok makale sahibi olup,  ulusal ve uluslararası bir çok mesleki gelişim eğitim programını başarıyla tamamlamıştır. Op. Dr. Neslihan GÜRBÜZ, mesleki çalışmalarına İzmir'de bulunan Batı Anadolu Tıp Merkezi'nde ve Özel Batı Anadolu Central Hospital'de devam etmektedir. ...

Etiketler
Cinsel yaşam
Op. Dr. Neslihan Gürbüz
Op. Dr. Neslihan Gürbüz
İzmir - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube