Cilt hastalıklarında mikro fototerapiler

Cilt hastalıklarında mikro fototerapiler

Cilt Hastalıklarında Mikro Fototerapiler

Günümüzde Psoriasis – Sedef, Vitiligo-Ala, Alopesi – Saç kıran, egzama ve birçok cilt hastalıklarında Lazer ve Işık sistemleri etkin klinik sonuçları ve geniş güvenlikleri ile başarıyla kullanılmaktadır. 

Cilt hastalıklarında güneş ve yapay güneş ışık kaynakları geçmişten beri kullanılmaktadır. Bu tedaviler “Foto-tedavi”  başlığı altında sınıflandırılmıştır. Foto-tedaviler dalga boyları belirlenmiş özel lambalar ile  gerçekleştirilmektedir. Klasik UVB fototerapisi, PUVA, Dar bant UVB fototerapisi gibi. Ancak bu tedavilerde hastalıklara spesifik bir ışınım dalga boyunun  olmaması ve tüm vücudun ışınıma maruz kalması temel sıkıntılardı. Bu tedavileri gören hastaların uzun sureli takiplerinde deride erken yaşlanma, cilt kanserleri gelişme riskinde atışlar gözlenmiştir. Bu sonuçlardan yola çıkılarak “Hedefe Yönelik Fototerapi” geliştirilmiştir. Hedefe Yönelik Fototerapi “mikro-fototerapi” veya “seçici fototerapi” olarak da isimlendirilmektedir. Bu yöntemle klasik fototerapilerde verilebilenden çok daha yüksek ultra viole-UV dozları kısa süre içinde, sadece tedavi edilmek istenen hastalıklı alana uygulanabilmektedir. 

Hedefe Yönelik Foto-tedaviler içerisinde yer alan 308 nm monokromatik-tek dalga boyu son dönemde ön plana çıkmaktadır. Bunlara 308 nm MEI sistemleri denilmektedir. (MEI; monokromatik yani tek dalga boyu içeren ışık anlamına gelmektedir.) Yapılan çok sayıda klinik çalışmada, başta psoriasis ve vitiligo olmak üzere birçok dermatolojik hastalıklarda oldukça başarılı sonuçlar bildirilmektedir.

MEI Tedavi sistemlerinin Lazer ve Lazer dışı MEI olmak üzere iki farklı tipi geliştirilmiştir.

Lazer MEI tedavi sistemleri; lazer tedavilerde kullanılabilecek ideal ve tutarlı bir enerji kaynağıdır. Fiber optik bir kablo ile hastalıklı alana uygulanmaktadır. Lazer ışınımın uygulama alan boyutu kullanılan lazer modellerine göre 14 mm ile 30 mm arasında değişmektedir. Ancak bu uygulama boyutları geniş alan tutulumlu cilt hastalıkları için düşük uygulama alanı ve uzun tedavi süresi anlamına gelmektedir. Bir diğer dezavantajı ise uygulama alanının merkezindeki enerji yoğunluğunun, çevreden yaklaşık 1.3-1.8 kat fazla olmasıdır.  Bu uygulama merkezinde ve atımlarla çakışan alanlarda fazla doz birikimi ile yanık ve su toplaması gibi yan etkiler anlamına gelmektedir. Lazer sistemleri pahalı sistemlerdir.

Lazer olmayan MEI tedavi sistemleri; tek dalga boyuna sahip- monokromatik ışık kaynakları kullanılarak hastalıklara spesifik ve tutarlı bu sistemler geliştirilmiştir. 308 nm dalga boyu en sık kullanılanıdır. Fleksible bir kablo ile hastalıklı alana uygulanır. Uygulama alanı 30 cm2, 2 cm2  ve 1 cm2 arasında değişmektedir. Böylece tedavilerde daha geniş alanlara hızlı uygulama kolaylığı sağlanmaktadır. Klinik karşılaştırmalı çalışmalar  hastalıklardaki etkinliğinin lazere eşdeğer olduğunu göstermektedir. Tedavi maliyetleri lazer sistemlerinden daha ucuzdur.  

MEI tedavi sistemlerinin klinik kullanım alanları;

* Psoriais- Sedef Hastalığı

* Vitiligo- Ala Hastalığı

* Alopesi- Saç kıran Hastalığı

* Atopik Dermatitis-Kronik egzama

* Seborek Detaititis-Yağlı egzama 

* Tedavilere dirençli lokal egzamalar; özellikle el içi ve ayak tabanı egzamaları 

* Cilt gençleştirme

* Güneş hasarına bağlı gelişen lentigo gibi lekeler

* Aktinik Keratozis, Seboreik  Karatozis  gibi prekanseröz cilt hastalıkları

* Mikozis fungoides ve lenfomatoid papilozis olarak adlandırılan cilt lenfomaları

* Oral liken planus

* Hipopigmentasyon(deri rengi azalması); Stria alba ve Guttate hipomelanosis, skar-iz, yara ve yanık sonrası deri renk azalmalarında. 

* Lökoderma(deride renk kaybı); Yaralanma, travma, lazer epilasyon yada diğer lazer tedavileri sonrası deri renk kayıplarında

MEI tedavi sistemlerinin kullanılabilmesi için;

* Hasta yaş sınır bulunmamaktadır.Çocuklarda güvenle kullanılabilmektedir.

* Tedavilerin başlanabilmesi için hastalıkların stabil olması, yani yeni lezyonların çıkmaması ve eski lezyonlarda şikayetlerin artış göstermiyor olması gerekmektedir. Bu dönemdeki hastalara öncelikle medikal tedaviler başlanır. Hastalık stabil olduktan sonra MEI tedavilerine geçilmektedir.  

* Hastalarda güneş ve yapay ışık kaynaklarına karşı aşırı duyarlılığının olmaması gerekmektedir.

* Hastada daha önce “Maling Melanoma, BCC ve SCC” gibi cilt kanserlerinin olmaması yada bu kanserler yönünde riskler taşımıyor olması gerekmektedir.

* Güneş ve ışığa karşı duyarlılığı arttıran; ACE inhibötörü, NSAI, amodarone, fenotiazid, ciproflaxacine, protriptilin, nalidic asit, sulfonamidler, tetrasiklin, nifedipine, thiazid, katran, psoralene, griseofulvin, halojenli salisikanilid, bazı besin boyaları ve besin katkıları  kullanılmamalıdır.

* MEI tedavi sistemleri diğer lazer tedavilerinde olduğu gibi yaz döneminde kısıtlanmaz ve hastadan güneşten korunması istenmez. Tam tersine tedaviler güneş döneminde daha başarıldır. 

* Gebelerde ve emziren annelerde rahat ve güvenli kullanılabilmektedir.

Tedavi nasıl uygulanmaktadır;

* Tedavi uygulamaları ve hasta değerlendirmeleri tamamen doktor tarafından yapılmaktadır. 

* Hastanın tüm vücut sistemi ve tam dermatolojik değerlendirmesi ile hastalıklar yönünde muayenesi son derece önemlidir. Hastalıklı alanlar dermatolojik skorlama yöntemleri ile ölçülerek vücut yaygınlık indeksleri ve hastalık şiddeti ölçülmektedir. Hastalıklı alanlar tedavi öncesi fotoğraflanmaktadır. Tüm bilgi ve veriler bilgisayar ortamında arşivlenmektedir. 

* Tedaviye başlamadan önce hastanın cilt tipi belirlenir. Başlangıç uygun dozun hesaplanması için MED (minimal erythem  dose=minimal kızarıklık oluşturan doz) testi yapılmaktadır. Bunun için hastanın sağlam derisine 3 farklı noktaya cilt tipine gore uygulama yapılmaktadır. Bu uygulamadan 1-2 gün sonra test alanları değerlendirilerek hastaya spesifik dozlar ve uygulama süresi belirlenmektedir. 

* Her hasta ve hastalık için spesifik değerler ve uygulanacak tedavi protokolleri belirlenmektedir.

* Kullanılan sistemin ergonomik yapısı ve uygulama başlık çaplarının çeşitliliği vücudun zor (koltuk altı, saçlı deri, genital bölge ve parmak arası gibi) ve küçük bölgelerinde bile uygulamanın kolay, konforlu ve hızlı  yapılabilmesini sağlamaktadır.  

* Hastalıklara spesifik dalga boyu hastalıklı tüm alanlara tek tek uygulanır.

* Uygulama sırasında hastalıksız sağlam deri özel yöntemlerle korunur.

* Tedavi sırasında hasta sadece uygulama yerinde hafif bir ısı artışı hissedebilmektedir. Yanma ve ağrı kesinlikle oluşmamaktadır.

* Hastalıklara, başlanan dozlara, hastanın sosyal konuuna gore hastaya spesifik tedavi programı çıkarılmaktadır. 

* Hasta her seansta tekrar değerlendirilmekte ve fotoğraflanmaktadır. 

* Uygulama süresi 30 cm2 bir anatomik alanda en fazla 1.5 dakikadır. 

* Seans aralıkları haftada 1-3 arasında değişmektedir. Hastalıklarda klinik cevap alındıktan sonra seans aralıkları 1-2 ayda bir olacak şekilde uzmakatadır.

* Tedavi uygulaması sonrası hastanın günlük ve sosyal hayatında kısıtlamalar yapılmamaktadır.

* MEI tedavi sistemleri diğer medikal tedaviler ile birlikte kullanılabilmektedir.

Yan etkiler nelerdir?

* Eritem-kızarma; uygulama yerinde seanstan 12-24 saat içerisinde kızarma oluşmaktadır. Bu güneş yanığına çok benzemektedir.  Bu hastalığa ve uygulamanın dozuna bağlıdır. (Örneğin vitiligo hastalarında daha fazla eritem gelişmektedir.)  Bir kaç gün sonra kızarma hafif deri kuruması ve kepeklenme ile kaybolmaktadır. 

* Blister(su toplaması); uygulama yerinde yanık olabilmektedir. Bu tamamen uygulamanın yanlış yapılmasından yada doktorun klinik etkinlik için yüksek dozlar seçmesinden kaynaklanmaktadır. Gelişen bu yanık iz bırakmaz ve basit tedaviler ile düzelmektedir.

* Renk koyulaşması (hipepigmentasyon); özellikle koyu tenlilerde uygulama yerinde ve çevresindeki  normal deride daha belirgin olmak üzere renk koyulaşması gelişmektedir. (Bronzlaşma gibi.)

* El içi ve ayak tabanına yerleşen hastalıkların tedavisinde daha uzun süren kırmızılık, ödem ve kuruluk gelişmektedir. Bazı hastalarda bu yan etkiye kaşıntıda eklenmektedir. Nemlendirici kullanımı ile bu yan etkiler rahatlamakta ve 2-3 gün içerisinde kaybolmaktadır.

* Bu tedavilerin takiplerinde hastaların deri ve genel sistemlerin başka ciddi yan etkilere rastlanmamıştır. 

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Hakan Buzoğlu

Etiketler
Ala
Uzm. Dr. Hakan Buzoğlu
Uzm. Dr. Hakan Buzoğlu
İstanbul - Dermatoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube