Beyin kanamaları tüm dünyada en çok ölüme sebep olan ve en çok sakat bırakan hastalıklar arasında ilk üç sırada yer alır. Travma sonrası olanlar ve doğumsal kusurları bir kenara bırakırsak en sık sebep hipertansiyon ve kalp hastalıklarıdır. Bu açıdan bakarsak, bunların büyük bir kısmı önlenebilir olmlarıdır. Öyleyse risk faktörlerin yok edilmesi ve periyodik kontroller bu hastalıklardan ve neden olduğu beyin kanamalarından korunmada etkili olacaktır. Hipertansiyon ve arterioskleroz aniden çıkan hastalıklar olmayıp, kimi zaman doğumla başlar ve 40 lı yaşlardan itibaren bulguları otaya çıkar. Temel patoloji arter damarlarında kollesterol içerikli yağ birikmesi, buralara kimi zaman kalsiyum eklenmesi ve damar esnekliğinin kaybolmasıdır. Bunun sonucu kalbin her atımında damar duvarları daha fazla gerilir, kalp daha yüsek basınçla kanı uç organlara ulaştırmaya çalışır, daha çok yorulur. Bu süreç devam ederse, kan basıncı daha da artarak organlarda beslenme bozukluğuna bağlı zararlar ve belkide damar duvarında yırtılmalar sonrası bulunduğu yere göre ciddi hasarlar oluşur. Eğer bu beyinde ortaya çıkarsa bulunduğu yer ve kanama miktarına bağlı olarak ciddi hasarlara neden olur. Beyinin diğer organlarda ayıran özelliği kapalı bir kutunun içinde yer alması ve her hücresinin hayati fonksiyonlara sahip olmasıdır. Bu nedenle oluşacak kanama ve hasar hayatı tehdit edebilir veya ağır hasarlar bırakabilir. Öyleyse biz hipertansyon neden olan föktörleri belirlememiz gerekir.
Bu föktörleri kabaca;
Genetik Faktörler
Çevresel Faktörler olarak ikiye ayırabiliriz.
Genetik faktörler içinde ailesel yatkınlık ve doğumla birlikte kişide varolan damarsal anomaliler, ki bunlar beyin damarlarındaki baloncuk ve damar yumakları sayılabilir. Ailesel yatkınlıktan anlatmak istediğimiz, kişinin ailesinde kalp ve damar hastalıkları olanlarla ve kollestrerol yüksekliği olanlardır. Bu rahatsızlık kişinin genetik yapısında var olduğundan değiştirilmesi mümkün değildir. Öyleyse bu kişilerde çevresel risk faktörlerinin en aza indirmemiz gerekir. Diğer yandan beyinde tespit edilen baloncuk (anevrizma) ve damar yumakları (AVM ler) gibi doğumsal kusurlar yüksek kanama riskleri nedeni ile hızla tedavi edilmeleri, gereğinde cerrahi olarak çıkarılmaları gereklidir.
Çevresel faktörler içinde, beslenme alışkanlıklarımız, stress, sigara ve alkol kullanımı, kilo, sporla olan alakamız, mesleğimiz gibi pek çok etken sayılabilir.Bu risk faktörlerini ne kadar azaltabilirsek bize, o kadar konforlu ve uzun bir hayatı temin edilebilir. Kısaca özetlersek bitkisel ağırlıklı, sigaradan uzak, ideal kiloda ve haftada 3 gün aktif spor içiren az stresli bir hayat tarzı kalp ve damar hastaluılları ve beyin kanamalarından çok ciddi olarak koruyucu rol oynar.
Ülkemizde beyin kamalarının nedenleri arasında yer alan travmalar ve özellikle trafik kazaları ve is kazaları ilk sırada yer alır. Bunlar içinde de trafik kazalarında olan hayat kayıpları ve sakatlıklardan korunmada sürat ve emniyet kemeri kullanımı tahmin edilenin ve bilinenin çok üstünde etkisi vardır. Bu nedenle bu konuda çok hassas ve dikatli olunmalıdır.