Alerjik hastalıklar, çocukluk çağında sık rastlanılan hastalıklardır. Bronşial astım, alerjik nezle, alerjik göz hastalıkları, ürtiker (kurdeşen), anjioödem (şişlik), besin allerjisi, gastrointestinal alerji, atopik dermatit, diğer alerjik deri hastalıkları ve anaflaksi alerjik hastalıkların en önemlilerindendir.
Çevre kirliliği, kimyasal maddeler ve katkı maddeli allerjik gıdaların tüketiminin arttığı son yıllarda allerjik hastalıkların görülme sıklığının da arttığı dikkati çekmektedir. Toplumda her beş kişiden birinin alerjik bünyeli,10-20 kişiden birinin bronşiyal astmalı olduğu bilinmektedir.
Tekrarlayan öksürük, hırıltı, nefes darlığı, burun akıntısı„ aksırık geniz akıntısı, burun ve genizde kaşıntı, gözde sulanma - kızarıklık, deride kaşıntı kızarıklılık - şişlik, ishal, kusma, karın ağrısı gibi şikayetlerin nedeni alerjik reaksiyonlar olabilir.
Ailede alerjik hastalık öyküsü olanlarda alerjik hastalıkların görülme sıklığı artmaktadır. Bunun nedeni alerjik hastalıkların oluşmasında genetik yatkınlığının rolünün olmasıdır. Ancak ailede alerjik hastalık öyküsü olanlarda mutlaka alerjik hastalık görülecek diye bir kural da yoktur.
Polenler, mantar sporları, hayvan deri tüy ve döküntüleri, mite (akarcık) denilen ev tozlarında ve yün içinde bol miktarda üreyen alerji böcekleri, kozmetik ve kimyasal maddeler ve bazı alerjik besinler alerjik reaksiyonlarm oluşumuna yol açan etkenlerin başında gelir.
Alerjik hastalıkların tedavisinde ilaç tedavisinin yanı sıra aşağıdaki kurallara uymanın da önemi büyüktür.