Bir hekim arkadaşımın, "sünnet sonrasında penisin ne şekil alacağını kimse öngöremez" dediğini duyduğumda, sünneti bu konuyla ciddi şekilde ilgilenenlerin yapması gerektiğini anladım.
Hem halk arasında, hem de maalesef hekimler arasında "10 dakikalık bir işlem" olarak görülen sünnet, aslında bir ameliyattır ve çok özenle yapılması gereklidir. Ülkemizde ise bırakın cerrahları, hekim bile olmayanlar sünnet yapmaktadır. Bu nedenle de, aslında önlenebilecek olan pekçok komplikasyon ortaya çıkmaktadır.
Kozmetik açıdan önemli bir konu da "saklı penis" bozukluğudur. Bu bozukluk, en çok görmezden gelinen ve öneminin farkında olunmayan bir konudur. Sünnet olmak üzere getirilen bir çocuk, mutlaka bu yönden değerlendirilmelidir.
"Tarihin en çok uygulanan cerrahi işlemi" olan sünnet için, en azından "düğününe gösterilen kadar" özen göstermek, toplum sağlığı açısından son derece önemlidir ve bu konunun baş takipçisi de ana-babalar olmalıdır.
