Sinüs iltihabı:sinüzit ( sinusitis )

Sinüs iltihabı:sinüzit ( sinusitis )

 

Sağlıklı sinüs, havalanması iyi olan ve oluşan mukusun rahatlıkla buruna doğru boşalabildiği sinüs anlamına gelir. Sinüs içinin/ağzının ödemle tıkanması sonucu, tüylü hücrelerdeki hareket de bozulur, bu da yangı (enflamasyon) ve ileri derecede enfeksiyona yol açar. Burun yan duvarındakiosteomeatal bölge (alt ve orta konka arası bölge) stratejik bölgedir. Çoğu hastada sorun buradan başlar ve sinüsler etkilenir. Tıkanıklık iltihaba yol açar, iltihabın devam etmesi tıkanıklığı daha da arttırır (kısır döngü !!). Sinüs’de var olan virüs ve/veya bakteri gibi mikroorganizmalar, tıkalı sinüs içinde daha çabuk ürerler ve yoğun bir iltihabi sıvı oluşur,  sarı-yeşilimsi renkte sinüzitli hastaların bildiği tipik burun akıntısıdır.

 

Sağlıklıburun-sinus mukozası/tüylü hücreler olursa           Sorun yok,       NORMAL SİNÜS

Bozulmuş mukoza/kötü çalışan tüylü hücreler olursa     Tıkalı sinüs ağzı         SİNÜZİT !

 

Hemen her hastada, öncelikle burun boşluğunda ödem ve enfeksiyon (Rinit: Burun iltihabı) başlayıp sinüsler daha sonra etkilenir, her iki bölgede enfeksiyon izlendiği için, Sinüzit yerine Rinosinüzit terimi daha uygun olsa da, rahatsızlığı basit şekilde açıklamak için, genellikle SİNÜZİT terimi kullanılır ve hastaların yaklaşık yarısında sinüsler iki taraflı etkilenir (tıbbi terimlerde bir kelimenin sonuna ‘it’ veya ‘itis’ takısı gelmesi, kelimeye ait enfeksiyon/iltihap anlamını verecektir). Bahsedilen tarz sinüzit, akut sinüzit adı verilen kısa süreli bir burun- sinüs iltihabıdır. Akut sinüzit’de baş ağrısı ve burun tıkanıklığı, ateş ön plandadır. Kronikleşmiş, yani 3 aydan uzun süren veya sinüzit ataklarının çok sıklaştığı durumlarda sinüs mukozasının bozulması ve veya burun etlerinin gelişmesi söz konusudur. Geniz arkasına akıntı, burun tıkanıklığı belirgin klinik şikayetlerdir, baş ağrısı çoğunlukla rahatsız edici boyuttadır.

 

Yaşam kalitesinin etkilenmesi

Nefes alamayan, baş ağrısı olan ve burun akıntısı olan bir kişide günlük yaşantı ve uyku kalitesi, ister istemez olumsuz etkilenecektir.

 

Sinüzitiniz var ise daha gergin, sinirli, yorgun ve keyifsiz olabilirsiniz. Sinüzit şikayetinin kentleşme ile birlikte daha sık görülmesi sürpriz olmamalıdır. Hava kirliliği ve toplu yaşamın neden olduğu enfeksiyonlar, sinüzitli hasta sayısını kentlerde arttırmakta ve rahatsızlığın boyutu da artmaktadır. Bir de, stres içindeki çalışan kentli bireyin kendi sağlığına özen göstermemesi de bu duruma eklenince (sigara alışkanlığı vb.) milyonlarca insanın sinüzit konusuna duyarlılık göstermesi kaçınılmazdır.

 

Ülkemiz için sinüzit istatistikleri, ne yazık ki mevcut değildir.

 

A.BD. sağlık istatistikleri,  18 yaş üzeri nüfusun % 16.3’ünde (başka bir araştırmada da % 17.4) sinüzit sorunu olduğunu, sinüzit için doktor muayene sayısının yaklaşık 117 milyon olduğunu, ortalama 460.000 sinüzit ameliyatı gerçekleştirildiğini ve her yıl 6 milyar dolarlık sağlık harcaması yapıldığını ortaya koymaktadır. ABD’deki kronik hastalıklar arasında da sinüzit, 4. sırayı (%35’lik oranla) oluşturmaktadır (İlk üç sıra da sırt/bel ağrısı, hipertansiyon ve artrit (eklem iltihabı) bulunmaktadır).

 

Sevgili okuyucular, tahmin edersiniz ki, böylesine bir ekonomik maliyet ve işgücü kaybı bizim ülkemiz için de dikkat edilmesi gereken bir konudur. Bununla birlikte, sinüzit tanı ve tedavisinde son yıllarda önemli gelişmeler olmuştur ve hastalar geçmiş yıllara göre daha şanslıdırlar.

 

 

Bu makale 6 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Cem Altındağ

Etiketler
Sinüs iltihabı
Op. Dr. Cem Altındağ
Op. Dr. Cem Altındağ
İstanbul - Kulak Burun Boğaz hastalıkları - KBB
Facebook Twitter Instagram Youtube