Pedagog Barış ÇakırPedagoji
merhaba Esra hanım, öncelikle doktorunuzun dediklerini mutlaka yapmaya çalışın, Besin alerjileri sadece o besini tüketmekle değil, dokunmayla hatta kokusuyla da ortaya çıkabilir. Belirtiler besini tükettikten saniyeler ya da saatler sonra gelişebilir. Alerji; vücudun özel bir maddeye karşı gösterdiği aşırı tepkidir. Alerjik reaksiyona yol açan antijen ise alerjik madde (alerjen) olarak adlandırılır. Alerji birçok maddeye karşı olabilir. Aslında besin alerjilerinin görülme oranı çok fazla değildir. Çocuklarda besin alerjisi görülme oranı daha fazladır. Çocukta yüzde 2- 8 oranında besin alerjisine rastlanırken yetişkinlerde yüzde 1 civarında, tüm nüfusta ise yüzde 2 oranında görülür. Çocukların yaklaşık yüzde 5’ine besin alerjisi tanısı konmasına rağmen genellikle büyüyünce bu sorunları ortadan kalkar. Çocuklarda bu belirtilerin yüzde 70’i sindirim sisteminde, yüzde 4’ü deride, kalanı da solunum sisteminde görülür. Besin alerjileri sadece o besini tüketmekle değil, besine dokunma ve hatta kokusunun solunmasıyla da ortaya çıkabilir. Belirtiler besini tükettikten saniyeler ya da saatler sonra gelişebilir. Genelde kalıtımsal olan besin alerjilerinin hemen hemen hepsi erken yaşlarda tanımlanır. Besin alerjisinin tüm olumsuz etkilerinden korunmak için görülen ilk belirtilerde doktora başvurulup tedaviye başlanılması gerekmektedir. Bulguları neler? Alerjisi olan kişi alerjik reaksiyon oluşturan bir şey yediğinde vücudu antikor yaparak kendini korur. Antikorlar, histamin gibi kimyasalların salınmasına sebep olur ve bu kimyasallar kırmızı lekeler, kaşıntı, kalp atışlarının hızlanması gibi rahatsızlık verici belirtilere neden olur. Süt, yumurta, balık ve kabuklu deniz ürünleri, yağlı tohumlar (fındık, fıstık gibi), tahıllar, baklagiller, etler, meyve ve sebzeler, baharatlar, bal, çikolata değişik alerjenler içerebilir. Bu besinlerden bazıları diğerlerine göre daha sık alerjiye neden olurlar. Örneğin: süt, yumurta ve yer fıstığı meyve sebzelere göre daha sık alerjik reaksiyona neden olur. Deri reaksiyonları; Dudakların şişmesi, ağzın, dilin yüzün veya boğazın şişmesi, ürtiker, döküntü ve kızarıklık, kaşıntı ve yanma, terleme, kırmızı lekeler. Kulak burun boğaz ve akciğer reaksiyonları; Kulaklarda çınlama, baş dönmesi ve dengesizlik, hapşırma, burun tıkanıklığı, akıntısı ve kaşıntısı, kuru öksürük, astım, solunum sıkıntısı, nefes darlığı. Mide ve bağırsak reaksiyonları; Bulantı, karın ağrısı, kusma, ishal, kramp, gaz, hazımsızlık, mide yanması. Kardiyovaküler reaksiyonlar; Kalp çarpıntısı, düzensiz nabız, karıncalanma, bayılma, ellerde kızarıklık, solgunluk, ateş. Besin alerjisi olan birçok kişi için reaksiyonlar tehlikeli olmaktan çok rahatsızlık vericidir. Ancak ender de olsa bazı durumlarda anafilaktik reaksiyonlar (bir maddeye karsı gösterilen aşırı hassasiyet) oluşabilir. Anafilaktik reaksiyonda genelde yemekten birkaç saniye veya birkaç dakika sonra belirtiler hızlı ilerler. Bunlar arasında kaşıntı, boğazın şişmesi ve solunum zorluğu, terleme, hızlı ve düzensiz kalp atışları, düşük kan basıncı, bulantı, kusma ve şok sayılabilir. Eğer vücudunuz böyle bir reaksiyon göstermeye yatkınsa yanınızda mutlaka tıbbi bir kimlik bulundurmalısınız. Bir yiyecek günlüğü tutmanız ve aldığınız tüm yiyecekleri veya çocuğunuz için tüm yiyecek ve içeceklerle ilaçları yazmanız hangi besinlere karşı alerjiniz olduğunu tespit etmenizde önemli bir yol olabilir. Diğer bir yöntem de doktorunuzun şüpheli yiyecekleri bir süre yememenizi önermesidir. Sık görülen besin alerjileri ve belirtileri Süt ve süt ürünleri; Özellikle süt, peynir, yoğurt, dondurma, krema ve kremalı çorbalar. Belirtiler; Kabızlık, ishal, nefes darlığı, burun akıntısı, nezle, migren, irritabl bağırsak sendromu (IBS). Yumurta(özellikle beyaz kısmı); Kekler, dondurma, beze, mayonez, salata sosları, waffle. Belirtiler; Ürtiker, karında şişlik ve ağrı, astım, egzama. Soya ve soyalı ürünler; Soya sütü, soya fasulyesi, tofu, soya sosu, bazı glutensiz ekmek ve ürünler. Belirtiler; Baş ağrısı ve hazımsızlık. Buğday ve buğday ürünleri; Un, ekmek, bisküvi, arpa, çavdar, bira, peksimet türü besinler. Belirtiler; Migren, ishal ve kilo kaybı, IBS. Yağlı tohumlar; Yerfıstığı, fıstık ezmesi, ceviz, fındık ve fıstık içeren çikolatalar, bisküviler. Belirtiler; Ürtiker, deride kabartılar, astım, egzema. Bazı durumlarda anafilaktik şok. Katkı maddeleri; Katkı maddeleri eklenmiş, paketlenmiş,işlem görmüş yiyecek ve içecekler. Belirtiler; Hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı. Balık; Tütsülenmiş balık, uskumru, somon, morina ve dil balığı Belirtiler; Migren, mide bulantısı, ürtiker, karında şişlik ve ağrı Kabuklu deniz ürünleri; Karides, yengeç, ıstakoz, istiridye, midye. Belirtiler; Uzun süren karın ağrısı, migren ve mide bulantısı. *** *** ** YEDİ-YİRMİDÖRT PSIKOLOJIK-PSİKİYATRİK-PEDAGOJIK DANIŞMANLIK Rıhtım cad. www.724danismanlik.com KADIKÖY Sorunlarımızı bir arkadaşımızla paylaşmak yerine bir uzmana danışmak arasındaki fark nedir ? Her insan gibi; zaman zaman zor günler geçirebiliriz ve bu dönemlerde bütün ihtiyacımız iyi bir arkadaşın bizi dinlemesi, anlaması ve yanımızda olup destek vermesi olabilir. Fakat sorunlarımız daha ciddi bir problemden kaynaklandığında arkadaşımızın bizi yargısızca dinleyebilmesi imkansız hale gelebilir. En iyi arkadaşımız bile bu sorunlar karşısında bizi neşelendirmeye yada aynı sorunu tekrar tekrar konuşmamızdan rahatsızlık duymaya başlayabilir. İşin aslı bazen içinde bulunduğumuz ruh halinde kalmamız, ve konuyu yeterince anlayana kadar tekrar tekrar konuşmamız son derece çok önemlidir. Bir Uzmanla görüşmeniz size; duygu ve düşüncelerinizden dolayı yargılanmadan güvenli bir ortam içinde problemlerinizi incelemenize imkan sağlar. Bir Pedagog, Psikolog veya Psikiyatrist; sizin veya çocuğunuzun bilinç altınızda yatan sorunlara inebilir ve yaşadığınız bu problemleri neden yaşadığınızı, nasıl değiştirebileceğinizi söyleyebilir ve aşmanız gereken süreçleri geçirmenize destek olur. Devamını www.724danismanlik.com dan okuyabilirsiniz.
1 Eylül 2010