İnsan vücudunun en geniş ve dış dünya ile en ilişkide olan yeri olan deri belki de en korunması gereken uzuvlarımızdan biri olarak düşünülmelidir. Özellikle yüz, dekolte, el ve boyunda meydana gelen yıllarla uyumlu ya da uyumsuz deformiteler kişiyi daha yaşlı ya da sağlıksız göstermek için adaydır.
Cildin yaşlanmasına sebep olan genetik ve yaş gibi kişisel faktörler dışında güneş ışığı, ultraviyole ışınlar, kirli hava, sigara kullanımı, stres gibi faktörler de söz konusudur. Bu etkenlerle, cildin dayanıklılığını ve esnekliğini sağlayan doku ve lifler, yapısal bozulmaya uğrayarak vücudumuzda yüz ve boyun çizgilerini oluşur. Kırışıklık cildin yaşlanmasının en belirgin ifadesidir. Yapısal açıdan kırışıklık, cildin normal kıvrım yerlerinde (mimik bölgeleri) dokunun incelip gevşeyerek kırılmasıyla (ifade kırışıklıkları) belirgin hale gelmesi ve zamanla belirginleşerek çizgi oluşturması şeklinde tariflenebilir. Bu çizgiler özellikle ağız ve dudak çevresi, göz kenarı, yanaklar, boyun, alında oluşmakla beraber vucudumuzun diğer hatlarındada dikkat çekmektedir, ancak yüz ikili ilişkilerde dikkati öncelikle çeken bir alandır.
Kırışıklıklar durumları ve derinliklerine bağlı olarak az veya çok belirgindirler. Şahsın yaşı, ırkı ve yaşam tarzı, yüz yapısına bağlıdır.
Cilt yaşlanmasında dengeli beslenme, düzenli uyku, alkolü azaltma, sigarayı bırakma gibi yaşamsal düzenlemeler, güneş ışığından korunma, menopoz tedavisi, kozmetik bakım, serbest radikal tedavisi gibi yöntemlerle yaşlanma yavaşlatılıp geriye yönelik de tedavi sağlanabilir.
Mezoterapide tedavinin felsefesi deri içine mikroenjeksiyon yöntemi ile hücre yenilenmesini ve yeni liflerin sentezini sağlayan özel karışımlar enjekte edilmesidir. Bu işlem yüzde mezolift olarak adlandırılır. Dermis içine yapılan bu enjeksiyon, hücresel metabolizmayı uyarır ve dokuları canlandırmak için uygun zemin hazırlar. Bu sayede cildin elastikiyeti (gerginliği ) artmakta, cilt daha fazla su tutarak nem oranını arttırmakta, kırışıklıklar ve açık gözenekler azalmakta, kollagen üretimi artmakta, hücre döngüsü hızlanmakta ve daha parlak, taze bir görünüme kavmaktadır. Tedavi, uygulanacak bölgeye ve yaşa göre düzenlenen seanslarla uygulanır. Bu tedavi edici yöntem cerrahisiz, anestezisiz yüz gerginleştirme (face-lifting), kırışıkların azalması, doldurulması, kontur düzeltme, gevşekliğin azaltılması, leke tedavisi, yaşlanmayı geciktirme (anti-aging) amaçlarla rahatlıkla kullanılabilir. Mezolifting yöntemi her yaşa uygulanabilir. Genç yaşlarda başlanması durumunda, cildi hep genç tutarak yaşlanmanın gecikmesini sağlanır.,
Mezolift haftada 1 ya da 2 kez uygulanabilir ve seans süreleri 15-30 dk arasında olur. Kullanılan iğneler oldukça ince ve kısadır, dolayısıyla acı zaten minimal olacağı için lokal anestetik kremler yeterli olacaktır. Özellikle yüz, dekolte, el ve boyunda tercih edilen bir yöntemdir. Bu tedavide somon balığından elde edilen bir kollajen ve hücre yenileyiciler, A, D, E gibi antioksidan vitaminler, selenyum, ginko biloba ve özellikle cilde dolgunluk veren ve nem oranını dengeleyen hyaluronic asit gibi çeşitli kombinasyonlar kullanılır. Bu kombinasyonlar ve seans sayıları cildin durumuna ve ihtiyaçlarına göre ayarlanmalıdır. Genel olarak cilde göre değişmekle birlikte ilk ay, 3 veya 4 seans, ikici ay, 15 günde 1 seans, üçüncü ay, 15 günde 1 seans uygulama yapılır. Devamında da cildin ihtiyaçları gözlenerek ayda 1 kez kontroller önerilir.