Yemek borusu (özofagus) kanseri nedir?

Yemek borusu (özofagus), yiyecekleri ağızdan mideye taşıyan 35-40 cm kadar uzunlukta kaslardan yapılma bir boru şeklindedir. İşte buradaki normal hücrelerin anormal hale dönüştüğünde ve kontrolden çıktığında meydana gelen bir hastalıktır. Tüm diğer kanserlerde olduğu gibi evreleme, hastalığın yaygınlığının ortaya konularak tedavinin yöntemlerine karar verebilmek için elzemdir. Birbirinden tamamen farklı sebepleri olan iki ayrı tipi vardır. Yassı hücreli (skuamöz) denilen türü, sigara, isli gıdalar ve sıcak yemek-içmekle alakalıdır ve dünyada bazı bölgelerde daha fazla görülmeye meyillidir. Adeno denilen ikinci türü ise, daha çok obezite, reflü hastalığı ile ilişkili görülmektedir.

Yemek borusu (özofagus) kanseri nedir?

Yemek borusu (özofagus) kanseri nedir?


Yemek borusu (özofagus), yiyecekleri ağızdan mideye taşıyan 35-40 cm kadar uzunlukta kaslardan
yapılma bir boru şeklindedir. İşte buradaki normal hücrelerin anormal hale dönüştüğünde ve kontrolden
çıktığında meydana gelen bir hastalıktır. Tüm diğer kanserlerde olduğu gibi evreleme, hastalığın
yaygınlığının ortaya konularak tedavinin yöntemlerine karar verebilmek için elzemdir.


Birbirinden tamamen farklı sebepleri olan iki ayrı tipi vardır. Yassı hücreli (skuamöz) denilen türü,
sigara, isli gıdalar ve sıcak yemek-içmekle alakalıdır ve dünyada bazı bölgelerde daha fazla görülmeye
meyillidir. Adeno denilen ikinci türü ise, daha çok obezite, reflü hastalığı ile ilişkili görülmektedir.  


Yemek borusu kanserinin belirtileri nelerdir?


Erken dönemde çoğu hastanın maalesef bir şikâyeti yoktur. Hastaların bir kısmında başka bir sebeple
yapılan endoskopide tesadüfen tanı konulur. Hastada en sık görülen şikayetler şunlardır:


●Yutma güçlüğü (özellikle katı, kuru gıdalar) yeni başlayan veya zamanla artan.
●Kilo kaybı
●Göğüste ağrı veya yanma hissi
●Ses değişiklikleri (Boğuk ses, kısık ses)
Tüm bu belirtiler kanser olmayan koşullardan da kaynaklanabilir. 


Yemek borusu kanseri için bir test var mı?


Evet. Doktorunuz özofagus kanseriniz olduğundan şüphelenirse, aşağıdaki testlerden bir veya daha
fazlasını yapacaktır:


●Üst endoskopi (özofago-gastroskopi) endoskop adı verilen ucunda kamera ve ışık bulunan ince
bir tüpü ağzınız yoluyla yemek borunuzun mide-on iki parmak barsağına kadar incelendiği bir
işlemdir. Yemek borunuzun içini onlarca kat büyüterek incelememizi sağlar.
●Göğüs boşluğu ve üst batın tomografisi: ilgili organların durumunu, tümörün yerini ve
yayılımını göstermede yardımcıdır.
●Baryumlu özofagus grafisi: eskisi kadar yapılmasa da yemek borusu hareketlerini, darlıklarını,
kaçaklarını ve kanserle karışan hastalıkları ayırt edici bir görüntüleme yöntemidir. Burada
hastaya filmde gözüken bir madde yutturulup aynı anda filmler çekilir.
●Biyopsi – üst endoskopi sırasında yemek borusunda şüpheli görülen yerlerden alınan küçük
doku parçaları mikroskopta özel boyalarla incelenip hastalıklar hakkında en doğru kararı
vermemizi sağlayan işlemdir.


Biyopsi gerekli midir?


Özofagus kanseriniz olup olmadığını kesin olarak bilmenin tek yolu biyopsidir. Ayrıca yemek borusu
kanseri, birbiriyle sebepleri, gidişatı ve tedavisi oldukça farklılık gösteren başlıca iki ayrı türe ayrılır
(yassı hücreli ve adenokarsinom).  Bu türleri tedavi şemasının oluşturulması için mutlaka gereklidir.  


Kanser evrelemesi nedir?


Tüm diğer Kanserlerde olduğu gibi evreleme, hastalığın yaygınlığının ortaya konularak tedavinin
yöntemlerine karar verebilmek için elzemdir.
Evreleme için çeşitli görüntüleme yöntemleri (ultrason, EUS, PET BT, MR vb) veya ek biyopsiler (lenf
bezi biyopsisi, mide biyopsisi vb) istenebilir.


Yemek borusu kanseri nasıl tedavi edilir?


Özofagus kanserinde hastanın durumu, evresi ve kanserin türüne göre bir veya daha fazla tedavi
seçeneği mevcuttur. Özofagus kanseri olan çoğu insan aşağıdaki tedavilerden bir veya daha fazla
seçeneğe sahiptir:


●Ameliyat - Yemek borusu kanseri, kanserli kısmı etrafıyla beraber çıkarmak için ameliyatla
tedavi edilebilir. Çıkarılan kısmın yerine genellikle mide uzatılarak yutmanın devamı
sağlanabilir.

●Radyasyon tedavisi – Bazı hücre tiplerinde ve yemek borusunun bazı bölgelerinde tek başına
veya diğer tedavilerle kombine olarak oldukça faydalıdır.


●Kemoterapi –Hücre tiplemesi, kullanılacak ilaçların seçiminde belirleyicidir. Genellikle belli
aralıklarla birkaç saat süren serumlar şeklinde verilir. Damar yolu problemi olan hastalara tedavi
öncesi port takılması önerilir.


●İmmünoterapi – kanser büyümesini durdurmak için vücudun bağışıklık sistemini uyaran bazı
ilaçlar kullanılabilmektedir.


● Rahatlatıcı tedaviler: hastanın şikâyetlerini iyileştirmeye yardımcı olan, tedavi boyunca aç
kalmaması için yapılan müdahalelerdir. Daralan veya tıkanan yemek borusunu açık tutmaya
yarayan kafes şeklinde cihazlar (Stent), mideye veya barsağa direkt yemek ulaştırma boruları
(gastrostomi, jejunostomi) gibi işlemler sayılabilir.


Yemek Borusu (Özofagus) Kanseri Kemoterapisinde Son Gelişmeler


Yemek borusu kanseri, sindirim sistemini etkileyen ciddi bir hastalıktır. Tedavisinde kemoterapi önemli
bir rol oynar. Son yıllarda bu alanda yaşanan gelişmeler, hastaların yaşam sürelerini uzatma ve yaşam
kalitelerini artırma potansiyelini önemli ölçüde yükseltmiştir.


Yemek Borusu Kanseri Kemoterapisinde Son Gelişmeler


 Yeni Nesil Kemoterapi İlaçları: Daha az yan etkisi olan ve daha etkili yeni nesil kemoterapi
ilaçları geliştirilmiştir. Bu ilaçlar, yemek borusu kanserine karşı daha spesifik olarak hedeflenir
ve daha az sağlıklı dokuyu etkilerler.
 Hedefli Tedaviler: Kanser hücrelerindeki belirli genetik değişiklikleri hedef alan ilaçlar, yemek
borusu kanseri tedavisinde önemli bir yere sahiptir. Bu ilaçlar, kemoterapi ile birlikte
kullanıldığında daha etkili sonuçlar verebilir.
 İmmünoterapi: Vücudun kendi bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücreleriyle
savaşmasını sağlayan bu tedavi yöntemi, yemek borusu kanseri tedavisinde umut verici sonuçlar
göstermektedir.
 Kombinasyon Tedaviler: Kemoterapi, radyoterapi, cerrahi ve hedefli tedavi gibi farklı tedavi
yöntemlerinin bir arada kullanılması, hastalığın daha etkili bir şekilde kontrol altına alınmasını
sağlar.
 Kişiselleştirilmiş Tedavi: Genetik testler sayesinde her hastanın tümörüne özel tedavi planları
oluşturulabilmektedir. Bu sayede tedaviye yanıt daha iyi olur ve yan etkiler azalır.


Yemek Borusu Kanseri Kemoterapisinin Yan Etkileri


Kemoterapi, kanser hücrelerinin yanı sıra sağlıklı hücreleri de etkileyebilir. Bu nedenle, kemoterapinin
bazı yan etkileri olabilir. Bu yan etkiler arasında bulantı, kusma, iştah kaybı, yorgunluk, ağız içi yaralar,
saç dökülmesi ve bağışıklık sisteminin zayıflaması sayılabilir.


Tedaviden sonra ne yapılmalıdır?


Tedavi bittikten sonra, kanserin geri gelip gelmediğini görmek için kontrol altında tutulması gereklidir.
Önceleri daha sık, giderek seyrekleşen takiplerde detaylı muayene, kan testleri, görüntüleme testleri ve
bazen de üst endoskopi istenebilir. Ameliyat yapılan hastalarda cerrahi branşlar da ayrıca kontrol
yapmalıdır. Hastalar, herhangi bir şikâyet tekrarlarsa bunun mutlaka doktoruyla paylaşmalıdır.


Hastalar İçin Öneriler 


 Doktorunuzla Düzenli Olarak Görüşün: Tedavi sürecinde doktorunuzla düzenli olarak
görüşerek gelişmeleri takip etmeli ve sorularınızı sormaktan çekinmemelisiniz.
 Sağlıklı Beslenin: Beslenmenize dikkat ederek bağışıklık sisteminizi güçlendirmelisiniz.

 Düzenli Egzersiz Yapın: Doktorunuzun onayıyla hafif egzersizler yaparak enerji seviyenizi
yükseltebilirsiniz.
 Destek Alın: Ailenizden, arkadaşlarınızdan veya bir profesyonelden destek alarak zorlu
süreçleri daha kolay atlatabilirsiniz.


Sonuç


Yemek borusu kanseri tedavisinde kemoterapi önemli bir rol oynar. Son yıllarda bu alanda yaşanan
gelişmeler sayesinde hastaların yaşam süreleri uzamış ve yaşam kaliteleri artmıştır. Ancak, tedavi
sürecinin zorlu olduğunu unutmamak gerekir. Bu süreçte doktorunuzun önerilerine uymak, sağlıklı bir
yaşam tarzı benimsemek ve destek almak çok önemlidir.


Bu bilgiler genel bir bilgilendirme amaçlıdır ve bir doktor tavsiyesi yerine geçmez. Tedavi
sürecinde doktorunuzla yakın işbirliği içinde olmanız önemlidir.

Bu makale 31 Ocak 2025 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Ayşegül Kargı

Prof .Dr Ayşegül Kargı, Arhavi’de doğdu. İlk-orta ve lise eğitimini burada bitirdikten sonra Fırat Üniv. Tıp Fak başladığı üniversite eğitimini 1992’de Karadeniz Teknik Üniv. Tıp Fak. Bitirdi. 1994-99 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde İç hastalıkları, gene aynı Tıp Fakültesinde 2006-2009 arası Tıbbi Onkoloji Yan Dal Uzmanlığı eğitimi aldı.  Denizli Devlet hastanesinde mecburi hizmetini  tamamlamıştır. Amerika 'da Boston eyaletinde Dana Farber Meme Kanser Merkezi  ve Massachusetde   Hastanesi'nde   Akciğer Kanseri Bölümlerinde  gözlemci olarak çalışmıştır 2010 yılında Doçent, 2021 yılında Antalya Bilim Üniversitesinden Profesörlük ünvanı aldı. 2012 yılından beri Medstar Antalya hastanesinde çalışmaktadır. Evli ve bir çocuk annesidir. Hekim özellikle : Meme Kanseri , Akciğer Kanseri, Prostat Kanseri,Böbrek Kanseri,  Y ...

Etiketler
Yemek borusu kanseri belirtileri
Prof. Dr. Ayşegül Kargı
Prof. Dr. Ayşegül Kargı
Antalya - Tıbbi Onkoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube