TEKRARLAYAN İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI

Doç. Dr. Necmettin Penbegül
Doç. Dr. Necmettin Penbegül
22 Nisan 2020585 görüntülenme
Randevu Al
TEKRARLAYAN İDRAR YOLU ENFEKSİYONLARI

İdrar yolu enfeksiyonu 6 ay içerisinde 2 veya daha fazla kez tekrar eder ise; ya da bir yıl içerisinde 3 veya 3 den fazla enfeksiyon (sistit) atağı olan kişilerde “tekrarlayan (rekürren) sistit” tanısı konabilir. Özellikle genç bayan hastalarda sistit dediğimiz enfeksiyon tablosu sıklıkla tekrarlayabilir. Bu durumda hasta şikayetlerinin gerçekten İYE kaynaklı olup olmadığını anlamak için idrar kültürü testi mutlaka yapılmalıdır. Tekrarlayan enfeksiyonun sebebini belirlemek açısından ileri tetkikler (ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, sistoskopi) yapılabilir.

Tüm kadınların yaklaşık yarısı hayatlarının bir döneminde en az bir kez sistit atağı geçirirler. Sistit atağı geçiren kadın hastaların ise yaklaşık dörtte birinde enfeksiyon yeniden gelişecek ve yeniden klinik değerlendirme, antibiyotik kullanımı olacaktır. Bu durum sıklıkla genç seksüel aktif bayanlarda (evliliğin ilk zamanlarında) ve 55 yaşını geçmiş bayanlarda görülmektedir. Bu hastaların yapılan tetkiklerinde sıklıkla anatomik ya da fizyolojik problem saptanmamaktadır.

Tekrarlayan enfeksiyonlardan tedavi 3 ana başlıkta toplanabilir. Bunlar; yaşam tarzı değişikliği, antibiyotiksiz tedaviler ve antibiyotik tedavileri olarak sıralanabilir. Antibiyotik tedavisi hekim tarafından düzenlenirken; hastanın da yaşam tarzı değişikliği konusundaki önerilere uyması gerekmektedir.

 Önleyici antibiyotik tedavileriTekrarlayan enfeksiyonların önüne geçmek için uzun süreli ve düşük dozda antibiyotik kullanılabilir. Ancak bu tedavinin hekim önerisi ve kontrolünde yapılması gerekmektedir. Bulunulan merkezdeki antibiyotik dirençlerine göre tedavi şekillendirilir. Önleyici antibiyotik tedavisi 3 farklı şekilde yapılabilir;

Devamlı antibiyotik: Düşük doz antibiyotik her gün veya haftada üç gün aylarca kullanabilir. Sıklıkla 6 aylık tedavi önerilir. 12 aylık tedavi uygulayan merkezlerde vardır.

İlişki sonrası antibiyotik: Tekrarlayan enfeksiyonlar cinsel ilişkiden sonraki 24-48 saat içinde oluşuyor ise; cinsel ilişkiye bağlı enfeksiyon oluştuğu düşünülebilir. Bu durumda ilişkiden sonra 2 saat içerisinde tek ve düşük doz olarak antibiyotik alınabilir. Böylelikle devamlı antibiyotik tedavisine göre daha az antibiyotik kullanılmış olur. Gebelikten önce tekrarlayan enfeksiyonları olanlarda ilişki sonrası antibiyotik kullanımı önerilebilir.

Kendi kendine tedavi: Mesane enfeksiyonu (sistit) düşündüren şikayet başladığında 3 gün antibiyotik kullanımını öneren protokoller vardır. Ancak şikayetlerin idrar yolu enfeksiyonu kaynaklı olduğundan emin olmak lazımdır.

Antibiyotiksiz tedavilerSon zamanlarda kullanımı artmaya başlamıştır.

 Cranberry(Turnayemişi)( (Vaccinium macrocarpon): Bu ürünlerin tekrarlayan enfeksiyon ataklarını azalttığına dair çalışmalar olmakla birlikte faydasının olmadığını belirten çalışmalar da vardır. Ülkemizde endüstriyel olarak sadece yemiş tarzında marketlerde elde edilebilmektedir. Tüketimi ile ilgili standart bir öneri yapılamamaktadır.

 İmmun güçlendirici ajanlar (aşılar): Uro-Vaxom 6 mg 30 kapsül olarak ülkemizde zorda olsa temin edilebilmektedir. Hastaya göre değişmekle beraber 3 ay – 6ay -12 ay süreyle tek doz, aç karınla ağızdan alınarak kullanılması önerilmektedir. Birçok çalışmada özellikle sexüel aktif ve 52 yaşından küçük bayanlarda görülen tekrarlayıcı idrar yolu enfeksiyonlarında etkili olduğu saptanmıştır.

 Probiyotikler (Lactobacillus sp): Vajen florasını asidik olarak düzenleyen bir bakteri türüdür. Vajinal uygulanabilen bu tabletler; idrar yolu enfeksiyonuna yol açan mikroorganizmaların vajende çoğalmasını engellemektedirler. Tekrarlayan enfeksiyonlarda tercih edilebilirler.

 Lokal östrojen uygulaması: Menapoz sonrası dönemde kadınlarda östrojen eksikliği sonucunda vajinal pH artar ve laktobasiller (koruyucu mikroorganizmalar) vajen florasında azaldığı için E. Coli mikroorganizması vajende çoğalabilmektedir. Bu nedenle vajinal östrojen preparatları kullanılarak vajinal flora doğal haline getirilir ise tekrarlayan enfeksiyonlar azaltılabilmektedir.

Yaşam tarzında yapılacak değişiklikler:

Antibiyotikler tam ve düzenli kullanılmalı. Şikâyet geçse bile tedavi tamamlanmalı.

Bol sıvı tüketilerek idrar renginin berrak ve açık sarı olmasını sağlanmalı.

Alkol, çay, kafeinli içecekler (kahve, kola) ve gazlı içeceklerden uzak durulmalı.

Sık işeme yapılmalı. İdrar uzun süre tutulmamalı.

Cinsel ilişki sonrasında en kısa zamanda idrar yapılmalı.

Cinsel ilişki esnasında vajinal kuruluk var ise lubrican(kayganlaştırıcı) jel kullanılmalı.

Tuvalet sonrasında temizlik önden arkaya doğru yapılmalı. Temizlik ürünü sadece bir kez kullanılmalı.

Doğum kontrol yöntemi değiştirilmeli ve spermisid / diyafram kullananlarda farklı bir doğum kontrol yöntemi kullanılmalı.

Spermisid içeren kondomlarla ve sert temizleyiciler ile vajinal flora bozulmamalı.

Menapoz sonrası bayanlarda vajinal kuruluk giderilmeli.

Pamuklu iç çamaşırı giyilmeli. Bakteriler nemli ortamları sever ve pamuklu çamaşırlar nemi engeller.

Menstrüasyon döneminde kullanılan hijyenik pedler ve tamponlar sık sık değiştirilmeli.

Probiotiklerin kullanımı faydalı olabilir.

DİKKAT!!!

Sırt ağrınız oluşursa, alt karın bölgesinde ağrı oluşursa, titreme oluşursa, mide bulantısı başlarsa, kusarsanız, işemekle ağrı ve yanmanız azalmaz ise, ateş yükselirse, 3 gün içinde şikayetleriniz azalmaz ise DOKTORUNUZA YENİDEN BAŞVURUNUZ.

Etiketler

İdrarİdrara sıkışınca halsizlikİdrar yolu antiseptikleriİdrar analiziİdrar yolu üşütmesiİdrar yoluİdrar kesesiİdrardaki escherichiaİdrar yolu iltihap

Yazar Hakkında

Doç. Dr. Necmettin Penbegül

Doç. Dr. Necmettin Penbegül

Doç. Dr. Necmettin PENBEGÜL, 1977 yılında Malatya'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından 1995 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 2001 yılında başarıyla tamamlayarak Tıp Doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, 2001 - 2006 yılları arasında İstanbul Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tamamlayarak Üroloji Uzmanı olmuştur. İhtisas gerçekleştirdiği süre zarfında bir çok yurt içi ve yurt dışı çalışmalarında yer almış taş hastalıklarının Endoürolojik yaklaşımları konusunda eğitim almış Türk Üroloji Yeterlilik Kurulları (TÜYK) Üroloji Yeterlilik Sınavını da başarıyla tamamlamıştır.

Mecburi hizmetinin ardından 2009 yılında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Kliniği'nde ''Yardımcı Doçent'' olarak akademik çalışmalarına başlamış, Endoskopik Ürolojik ameliyatlara olan eğilimi nedeniyle 2010 yılında 1(bir) ay süre ile “Laparoskopik Ürolojik Cerrahi” konusunda İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Kliniğinde gözlemci olarak bulunmuş ve akabinde Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Kliniğinde Laparoskopik Ameliyatların başlamasını sağlamıştır. 2011 yılında Laparoskopik cerrahi konusundaki deneyimlerini arttırmak amacı ile Universitat Tübingen Klinik für Urologie / Stuttgart-Germany kliniğinde 3 ay süreyle gözlemci olarak bulunmuş olan Doç. Dr. Necmettin PENBEGÜL, Ülkesine döndükten sonra kliniğinde Laparoskopik Ürolojik ameliyatlara devam etmiş ve birçok kurslarda Laparoskopik Cerrahi eğitmeni olarak görev almıştır.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır