Ses kısıklığı birçok nedene bağlı olarak oluşabilen ve bazen çok ciddi hastalıkların belirtisi olabilen bir durumdur.
Sesimizdeki değişiklikler sadece ses tellerinden kaynaklanmaz…
Ses, halk arasında ses telleri denilen ancak gerçekte ses bantları diyebileceğimiz, perde şeklinde iki yapının yan yana durarak arasından geçen havayı titreştirmesi veya havada basınç değişikliği dalgaları oluşturulmasıdır.
Gırtlak tıbbi deyişle “larinks” akciğerlerimize hava sağlayan soluk borumuzun girişine yerleştirilmiştir, burası aynı zamanda yemek borumuzun da hemen önünde yer alır, akciğerlerimize giden hava ses bantlarımızın üzerinden geçer, ses bantlarının ses çıkarmak dışındaki bir diğer görevi de su ve yiyeceklerin akciğerlere kaçmasını engelleyerek yemek borusuna doğru yönlendirilmesidir.
Güzel bir ses için, sesi oluşturacak havayı sağlayan güçlü bir akciğer, farklı titreşim dalgaları yaratacak esnek ve pürüzsüz yüzeye sahip ses bantları ve bu sesi şekillendirmeye uygun dil, damak, dudak ve burun yapısıdır.
Sesimiz yukarıda tarif ettiğimiz bütün organlardaki değişikliklerden kolayca etkilenmektedir.
Güzel bir ses Allah vergisi olmakla birlikte, bu sesin korunması ve daha iyi hale getirilmesi insanların kendi elindedir.
Sesteki değişiklik üç haftadan daha uzun sürdüğünde mutlaka bir Kulak Burun Boğaz doktoruna gidilmesi gerekir.
Sesimizi kötü etkileyen sebeplerin başında sigara ve alkol alışkanlığı, gırtlak reflüsü yani kötü yemek yeme alışkanlığı, sesin kontrolsüz ve kötü kullanılması diğer bir deyişle bağırarak konuşma alışkanlığı gelmektedir. Buradan anlayacağımız sesimizin bozulmasında ki temel sebep bizim sesimizi bozacak uygunsuz davranışları alışkanlık haline getirmemizdir.
Sigara bu sebeplerin en tehlikelisi olup içerdiği toksik maddeler akciğere doğru yol alırken ses bantlarının üzerine temas ederek geçer ve bu bantların yüzeyini tahriş eder. Sigaradan her çekilen nefesin ses bantlarına verdiği zararı şu örnekle açıklayabiliriz; elinizi zımpara üzerine çok bastırmadan sürttüğünüzü düşünün her bir nefes sigaranın sıcak dumanı da ses bantlarınızın üzerini döşeyen örtüye aynı zararı vermektedir. Ayrıca içerdiği toksik maddeler bu örtüdeki hücrelerin yapısını bozarak kontrolsüz hücre çoğalması dediğimiz kötüye dönüşümü başlatabilir. İşte bu durum en korkulan ses kısıklığı hastalığı olan gırtlak kanseri habercisidir. Bu nedenle sesinizde fark ettiğiniz değişiklik üç haftadan daha uzun sürdüğünde mutlaka bir Kulak Burun Boğaz doktoruna gidilmesi gerekir.
Diğer önemli bir ses kısıklığı sebebi de gırtlak reflüsü dediğimiz asit veya alkali mide içeriğinin ses bantlarımız üzerine temas ederek benzer şekilde bu bölgeyi tahriş etmesidir. Eğer bu sık sık tekrarlanırsa benzer sonuçlar doğurabilir.
Sesin kötü kullanımı ses kısıklığının en sık rastlanan nedenlerindendir…
Ses kısıklığının en sık sebebi olan ancak iyi huylu ses banttı etkilenmesi diyebileceğimiz diğer sebep ise sesin aşırı ve uygunsuz kullanımıdır. Sürekli bağırarak konuşma alışkanlığına sahip kişileri buna örnek verebileceğimiz gibi, çok az su içerek ses bantlarının kurumasına sebep olan ve çok konuşarak bu bantları aşırı yoran kişilerde buna örnek olabilir.
Her bireyin gırtlak yapısı farklı olup, ses çıkarma kapasitesi, toksik maddelere dayanıklılığı, kötü ve aşırı kullanıma verdiği tepkide farklılıklar göstermektedir. Bazen iyi huylu ses kısıklığı ile başlayıp kötüleşebilir veya aynı kalabilir, bazen de bu tepkiler kötü yönde olmaktadır. Bu tepkinin ne zaman nasıl başlayacağı belli değildir, daha çok ileri yaşlarda ve erkeklerde olmakta ancak aşırı sigara kullanımı ve HPV (Human Papilloma virüs) gibi mikrobik sebeplere bağlı olarak son yıllarda artan oranda çok genç yaşlarda ve kadınlarda da kötü yönde hücre değişikliği olmaktadır.
Yukarda bahsettiğimiz sebepler sonucunda ses bantları üzerinde farklı kişilerde farklı tepkiler oluşur, bu tepki ses bandı üzerinde oluşan basit tabirle su toplaması “ödem” ile başlayıp bu tahrişin sebebine, süresine ve yoğunluğuna bağlı olarak, ellinizdeki nasırlaşmaya benzete bileceğimiz “nodül”, su toplamış kalıcı kesecikler “polip” gibi iyi huylu diyebileceğimiz ses bozukluklarına sebep olabilir.
Sesimizi bozan sebepler sonucunda ses bantları üzerini örten epitel dediğimiz örtünün hücrelerinin kötü yönde nasırlaşması diyebileceğimiz “hiperkeratoz”, bozulmuş hücre diyebileceğimiz “displazi” kanser öncüsü olan kötü yönde değişikliklerdir. Bu erken fark edilir ve önlem alınırsa hiç bir problem olmadan atlatılabilir.
Ancak ses bandı üzerindeki hücrelerde kontrolsüz çoğalma başlarsa bu kontrolsüz olarak büyüyen doku ses bandını boydan boya tutabileceği gibi karşı ses bandına yayılabilir. İşte bu kontrolsüz büyümenin ismi “gırtlak kanseri” dir. Bundan daha da kötüsü kontrolsüz olarak çoğalan kanser hücreleri derine yayılarak ses kaslarına veya daha derinlere gırtlak çatısı kıkırdağına kadar yayılabilir. Bu kötü doku ne kadar yüzeyde ve küçük boyutta tespit edilirse o kadar kolay tedavi edilirken, ne kadar derinlere inerse o kadar vücudun diğer bölümlerine yayılarak tedaviyi imkansızlaştırabilir.
Sonuç olarak bu hastalıkların genelinde ilk bulgu sesin kısılmasıdır, bu nedenle özellikle 3-4 hafta içinde düzelmeyen ses kısılmalarında vakit kaybedilmeden KBB doktoru ile temasa geçilerek uygun muayene teknikleri ile ses bantları değerlendirilmeli gerekirse ameliyathanede biyopsi yapılarak oluşan değişikliğin sebebi aydınlatılmaya çalışılmalıdır. Erken evrede küçük boyutta yakalanan kötü değişiklikler çok basitçe tedavi edilebileceği gibi geç kalınan durumlarda gırtlağın tamamen alınmasına veya daha kötüsü vücuda yayılım nedeniyle hastanın kaybedilmesine kadar giden dramatik sonuçlar alınabilir.
Ses hijyenini nasıl sağlayabiliriz?
Sesimizi koruyup, sesimize iyi bakmamız için gerekli önlemlere biz tıpta “ses hijyeni” diyoruz.
- Buna sigara alışkanlığının bırakılması ile başlayabiliriz.
- Bol su içilmesi gırtlağımızın nemli tutulmasının yanı sıra vücuttan toksik maddelerin uzaklaştırılmasını sağlar.
- Gırtlak reflüsü tanısı ve tedavisi de burada çok önemlidir. Mide sıvılarının ses bantlarını tahrişi engellenmiş olur.
- Bağırmak, yüksek sesle ve çok uzun süre konuşmak gibi sesimizi aşırı ve kötü kullanmaktan kaçınmalıdır.
- İyi bir ses için ses kasların uygun kullanımı düzenli çalıştırılması da diğer bir önlemdir.
- Eğer profesyonel ses kullanıcısıysak ki buna ses sanatçıları dışında öğretmen, bankacı, pazarlamacı gibi sürekli ve uzun konuşan kişilerin hepsi dahil edilebilir, ses kullanımı ve ses egzersizleri konusunda bu kişilerin ses terapistlerinden yardım alınmasında fayda vardır.
Prof. Dr. HAKAN CINCIK