Kolon ve rektum mukozasından lümene çıkıntı yapan normal olmayan yapılardır. Ya da normal dışı proliferatif aktivite içeren lezyonlar olarak da tanımlanabilir. Poliplerin çoğu iyi huylu olmasına karşın bazılarında ise özellikle çaplarının büyümesi ve genetik değişikliğe uğraması ile beraber bağırsak kanseri gelişimi görülmektedir. Kolon polipleri neoplastik (kansere dönüşme riski olan) olanlar ve neoplastik olmayanlar olmak üzere iki ana sınıfa ayrılabilir.
Neoplastik Olmayan Polipler Hangileridir?
1) İnflamatuar Polipler: Mikroskopik olarak irili ufaklı gland yapıları içerirler ancak epitelde atipi gözlenmez. En sık olarak 2-4 yaşta görülürler. Saplı ve büyük boyutlu olabilirler. Rektosigmoid bölgede yerleşirler. Kanamaya yol açabilirler. Kanser riski taşımazlar
2) Hamartomatoz: Ön planda muskularis mukoza katmanındaki hiperplazi ile karakteristiktirler ve mukoza düzeyinde epitelyal bir atipi göstermezler.
3) Submukozal (lenfoid polip, lipom): Genellikle çocukluk çağında görülen ve gerçek polip olmayan submukozal lenfoid yapılar ya da erişkinlerde görülen submukozal lipomlardır.
4) Hiperplastik: Sıklıkları yaşla birlikte artar. Sıklıkla 5 mm ya da daha küçük boyuttadırlar. Saplı ya da sapsız olabilirler. Musin içerikleri normal mukozaya göre artmıştır. Hücrelerde atipi görülmeyişi önemli bir noktadır ve bu nedenle de neoplastik olmadıkları kabul edilmektedir. Hiperplastik poliplerin bazı koşullar varlığında kanser riski taşıdığı ya da kanser riskinin yükseldiğine işaret ettiği bildirilmektedir. Özellikle sağ kolonda yerleşen ve 10 mm’den büyük çaplara ulaşan hiperplastik poliplerde kanser gelişme riskinin arttığı gösterilmiştir. Bir kişide saptanan hiperplastik polip ya da polipler 10 mm’den büyük iseler ya da sağ kolonda yerleşik iseler ve kişisel ya da ailesel kolorektal kanser öyküsü mevcutsa bu kişiler hem genetik araştırmalara hem de kolonoskopik izleme programlarına adaydırlar.
Neoplastik Olmayan Polipler Hangileridir?
Polip epitel hücrelerinde atipi görülmesi polipin neoplastik olarak sınıflandırılmasına yol acar. Neoplastik polip ADENOM olarak adlandırılır. Adenomlarda kural olarak belirli düzeyde displazi mevcuttur. Displazisiz bir adenom tanım olarak mümkün değildir. Neoplastik polipler günümüz bilgilerine göre tüm kolorektal kanserlerin % 90’dan fazlasının gelişiminden sorumlu lezyonlardır.
1) Tübüler adenom: Ön planda displastik tübuller içerir değişik boyutlarda olabilirler genellikle saplıdırlar. Boyutlarına göre değişmekle birlikte kanser gelişim riski % 5 dolaylarındadır. Bir adenoma Tübüler Adenom denilebilmesi icin villoz komponentin %25’ten az olması gerekir.
2) Tübülovillöz adenom: Adenomlarda villöz komponent oranı % 25 ile % 75 arasındadır ve villöz komponentin ağırlığı arttıkça kanser riski de artmaktadır.
3) Villöz adenom: İnce barsak villüslarını andırır şekilde parmaksı ve displastik uzantılar gösterir. Adenomda %75 ya da daha yüksek oranda villöz komponent mevcuttur. Genellikle sapsız ve geniş tabanlıdırlar. Çok büyük boyutlara ulaşabilirler. Kanser gelişme riski % 30-40 dolaylarındadır.
Kalın bağırsak poliplerinde risk faktörleri nelerdir?
1) Yaş: 40 yaş civarında risk başlar.
2) İltihabi bağırsak hastalıkları: ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi bir iltihabi bağırsak hastalığı zemininde geliştiklerinde kanser riskinin arttığı bilinmektedir.
3) Aile öyküsü: anne, babada veya kardeşlerde kalın bağırsak (kolon) poliplerinin olması durumunda, çocuklarda polip olma olasılığı artar.
4) Sigara: sigara içenlerde kalın bağırsak kanseri riski % 20 artar.
5) Alkol
6) Hareketsizlik
7) Şişmanlık (obezite)
8) Stres: iş kaybı, boşanma, vb. yaşam değişiklikleri
Poliplerde Kanser Gelişme Riskini arttıran Özellikler Hangileridir?
1) Polip boyutunun 1 mc de fazla olması (Çap> 10 mm),
2) Villöz yapının varlığı,
3) Displazi (özellikle ‘’high grade’’) varlığı,
4) Birden fazla adenom karakterinde polibin varlığı (>2),
5) Bir takım genetik sendromlarla birliktelik olması durumunda polipte kanserleşme riski artmaktadır.
Bir Polibin Kansere Dönüşebileceği Nasıl Anlaşılır?
Bir polipin neoplastik olup olmadığı ancak mikroskop altında (patoloji ile) belirlenebilmektedir. Günümüzde endoskopik teknolojinin gelişmesi, değişik vital boyama uygulamaları ve lazer destekli endoskopi işlemleri sayesinde polipin natürü daha net belirlenebilse de bu uygulamalar henüz yaygınlık kazanabilmiş değildir . Bu nedenle kural olarak kolon ve rektumda saptanan her polip tam olarak çıkarılmalı ve histolojik olarak incelenmelidir.
Kalın bağırsak poliplerinin belirtileri nelerdir?
Kalın bağırsak (kolon) poliplerinin büyük bölümü belirti vermezler. Kalın bağırsak polipleri bazen kanama, mukus salgısı, bağırsak hareketlerinde değişiklik ve karın ağrısı gibi belirtiler verebilirler.
Polip Teşhisi Nasıl Konulur?
Teşhis, tarama amaçlı yapılan kolonoskopik incelemelerde yada şüphe duyulan durumlarda (makattan kan gelmesi, ailede barsak kanseri olması vb.) yapılan kolonoskopiler sırasında veya kontrastlı kalın barsak grafilerinde (çift kontrastlı kolon grafisi ) konulabilir.