Mutlu ve kaliteli yaşlanmayı tehdit eden en önemli faktörlerden biri de özellikle kadınlarda yaşlılık döneminin korkulu rüyası olan osteoporoz yani kemik erimesidir
Osteoporoz, kemik dokusunun azalması ve yapısının zayıflaması sonucu daha kolay kırılabilir hale gelmesine yol açan bir hastalıktır.
Osteoporoz; zamanla kemiğin sert karakterini yitirip sünger gibi gözenekli bir yapıya dönüşmesi anlamına gelen bir sözcüktür. Osteoporoz sinsi ilerleyen bir hastalıktır. Osteoporozun en kötü sonucu olan kırıklar geliştiğinde hastalık oldukça ilerlemiş durumdadır ve tedavisi bu dönemde oldukça güçtür.
Belirtileri Nedir?
Başlangıçta herhangi bir bulgu vermediğinden sinsi bir hastalık olarak bilinmektedir. Klinik belirtilerin birçoğu kırık sonrası ortaya çıkmaktadır. Bel ve sırt ağrısı, boy kısalması, sırtta kamburluğun görülmesi, el bileği, kalça, omurga ve diğer bölgelerde meydana gelen kemik kırıkları uyarıcı olmalıdır.
Osteoporozum var mı? Nasıl anlayabilirim?
Kemik kitlesi, 10-15 dakika gibi kısa bir sürede ölçülebilir. Ölçüm, ağrı veya herhangi bir rahatsızlığa neden olmaz. Osteoporoz ilerlediği zaman düz röntgen filmlerinde de görülebilir. Hastalığın ya da tedavinin ilerlemesini görmek için kemik yoğunluğu ölçülmelidir. Kemik dansitometresinin yanında mutlaka düz röntgen filmleri de çektirilmelidir.
Kimlerin bu hastalığa yakalanacağı önceden öngörülememektedir. Ancak hastalığa yakalanma riski aşağıdaki durumlarda artmaktadır:
45 yaşın altında doğal ya da cerrahi menopoz
Kadın olmak
İleri yaş
Ufak, tefek, zayıf yapıda ve beyaz tenli olmak
Ailede Osteoporotik kırık öyküsü (özellikle annede kalça kırığı)
Daha önce kırık geçirmiş olmak (ön kol kırığı gibi)
İnflamatuar (iltihaplı) eklem hastalığı yada Astım varlığı
Kemik yıkımını hızlandıran ilaçların kullanımı (Kortizon, guatr ilaçları, sara ilaçları, heparin v.b.)
Kalsiyumdan fakir beslenme, yetersiz D vitamini
Sigara içme, alkol kullanımı, fazla kahve tüketimi
Düzenli egzersiz yapma alışkanlığının olmayışı
Erkeklerde düşük testosteron düzeyi
Uzun süreli yatak istirahatı
Bunama
Yukarıdaki faktörlerden 1 ya da 1'den fazlası sizde var ise Osteoporoz'a yakalanma ve kırık riskiniz yüksektir.
Osteoporoz kimlerde görülür?
Osteoporoz genellikle kadınların hastalığı olmakla beraber erkeklerde hatta çocuklarda bile görülebilir. Menopoz çağına girmiş, açık ten ve renkli gözlü, kısa boylu zayıf ve narin kadın tiplerinde daha sık osteoporoza rastlanır.
Kadınlarda daha sık rastlanmasının nedenleri arasında erkeklere oranla kemik kütlesinin ortalama % 25 oranda daha az olması söylenebilir. Ayrıca ilk adetin geç yaşlarda başlaması, bebeğin uzun süre emzirilmesi, 4’den fazla sayıda doğum yapılması veya tersine hiç doğum yapılmaması gibi nedenler de kadınları osteoporoza yaklaştıran sebepler arasında sayılabilir.
Osteoporozda erken tanı kemik kırılmalarını önler
Osteoporozda başarılı bir tedavi için erken tanı önemlidir. Menopoz sonrası ilk 5 yıl, kemik erimesinin en yoğun görüldüğü dönemdir. Bu dönemde kemik ölçümü taramaların sıklıkla yapılması gerekir. 5 yılın sonunda ise iki yılda bir kemik yoğunluğu ölçümü osteoporoz riskine karşı koruyucu bir önlemdir. Bu sayede hastalığın neden olabileceği kırıklar da önlenebilir. Doktor kontrolünde ilaç tedavisinin yanı sıra; doğal yollarla alınan kalsiyum ve D vitamini hastalığın tedavisinde önemli bir yer tutar. Düzenli fiziksel aktivitenin de kemik sağlığı üzerinde olumlu etkisi vardır. Kemik kitlesindeki kaybı yavaşlatan egzersizler, osteoporoz sonucu oluşabilecek duruş bozukluklarını da engellemektedir.
Kemik Erimesinde tedavi
Kemik erimesi tedavisinde amaç kemik kitlesini korumak olmakla beraber yeni ilaçlar azalmış kemik kitlesini yerine koyabilmektedir. Kemik erimesi tedavisine başlamadan önce tedavinin etkinliğini değerlendirmeye yönelik olarak bir kemik yoğunluğu ölçümü yapılmış olması son derece önemlidir.
İlerde kemik erimesine yakalanmamak için ne yapmalıyım?
Çocukluktan itibaren kalsiyumdan zengin diyet, menopozda ve yaşlılıkta diyete ek kalsiyum alın.
Yürüyüş, merdiven çıkma, yüzme gibi egzersizler yapın. Haftada en az 3 gün tempolu adımlarla 30-45 dk yürüyün.
Ağırlık taşımanın da faydası vardır. Onun için, çarşı filelerinizin bir kısmını, eğer sağlığınızı bozmayacaksa (kalp hastalığı gibi) kendiniz taşıyın.
Güneşli günlerde, açık havada cildinizi güneşe maruz tutun.
Sigara, alkol ve kemik yıkımını artıran ilaçlar kullanmaktan kaçının.
Kemik metabolizmasını etkileyen hastalığınız varsa uygun ve erken tedavisini sağlayın.
Egzersizlerin düzenli ve sürekli olması çok önemlidir. Asla egzersizlere uzun süre ara vermeyin.