Maymun çiçeği virüsü hastalığı

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ HASTALIĞI Maymun Çiçeği Hastalığı nadir görülen zoonotik bir hastalıktır. Zoonotik hastalıklar hayvanlardan insanlara bulaşan mikroorganizmaların oluşturduğu hastalıklardır, bununla birlikte bu virus insandan insana da bulaşır. Hastalığın etkeni Maymun Çiçek (Monkeypox) virusudur. Virus, Çiçek Hastalığı (Smallpox) virusu ile benzerlikler gösterir ve Çiçek Hastalığına benzer bir hastalık tablosu oluşturur. Virus çift sarmallı bir DNA virusudur ve RNA viruslarına göre (örneğin COVID-19 hastalığı etkeni olan SARS-CoV-2) çok daha nadir mutasyona uğrar. Virusun Santral Afrika ve Batı Afrika olmak üzere iki kolu vardır. Dünyada saptanan olguların büyük bir kısmı Santral Afrika kolu virusu tarafından oluşturulmuştur.

Maymun çiçeği virüsü hastalığı

Maymun Çiçeği virüsü, çift sarmallı bir DNA, zoonotik virüs ve Poxviridae ailesindeki Orthopoxvirus cinsinin bir türüdür. Variola, sığır çiçeği ve vaksinya virüslerini içeren insan ortopoks virüslerinden biridir. Çiçek hastalığına neden olan variola virüsünün doğrudan atası veya doğrudan soyundan değildir.

Maymun Çiçeği Hastalığı nadir görülen zoonotik bir hastalıktır. Zoonotik hastalıklar hayvanlardan insanlara bulaşan mikroorganizmaların oluşturduğu hastalıklardır, bununla birlikte bu virus insandan insana da bulaşır. Hastalığın etkeni Maymun Çiçek (Monkeypox) virusudur. Virus, Çiçek Hastalığı (Smallpox) virusu ile benzerlikler gösterir ve Çiçek Hastalığına benzer bir hastalık tablosu oluşturur. Virus çift sarmallı bir DNA virusudur ve RNA viruslarına göre (örneğin COVID-19 hastalığı etkeni olan SARS-CoV-2) çok daha nadir mutasyona uğrar. Virusun Santral Afrika ve Batı Afrika olmak üzere iki kolu vardır. Dünyada saptanan olguların büyük bir kısmı Santral Afrika kolu virusu tarafından oluşturulmuştur.

Santral Afrika kolu virusunun bulaşıcılığı daha fazladır. Şu ana kadar Avrupa’da saptanan virusun Batı Afrika koluna ait virus olması insandan insana yayılımın daha az olabileceğini desteklemekle birlikte, bu konuda yeni bilgilere ihtiyaç vardır.

Hastalık ilk olarak 1959 yılında Danimarka’da maymunlarda saptanmıştır. İnsanlarda ise ilk olgu 1970 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 9 aylık bir bebekte rapor edilmiştir. Çiçek Hastalığındakine benzer bir tablo (deride içi sıvı dolu kesecikler) bildirilmiştir. 1970-1971 yıllarında Liberya, Nijerya ve Sierra Leone’den toplam 6 olgu bildirilmiştir. 1970 yılından 2022 yılı başına kadar 15 ülkeden(11’i Afrika ülkesi, ABD, İngiltere, İsrail, Singapur) yaklaşık birkaç bin olgu bildirilmiştir.

Yakın zamanda 2020 yılının ilk 9 ayı içinde Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 4594 şüpheli olgu rapor edilmiş, bu dönemde ikinci en çok etkilenen ülkenin Nijerya olduğu (2017-2020 arasında 181 olgu) bildirilmiştir. Ayrıca Nijerya’dan kaynaklanan 2 olgu İsrail ve Singapur’da, 3 olgu ise İngiltere’de saptanmıştır.

Hastalık 2003 yılına kadar Afrika dışında saptanmamıştır. 2003 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde Gana’dan ithal edilen ekzotik hayvanlardan virusu alan sincapgillere akraba (sincapgiller familyasından) çayır köpeklerine maruz kalan 47 kişide bir salgın saptanmıştır.

Son dönemde ise ilk olarak 7 Mayıs 2022 tarihinde İngiltere’de bildirilen ve Nijerya seyahati olan olgunun ardından, 19 Mayıs 2022 tarihine kadar İngiltere’de toplam 9 olgu doğrulanmış ve sekiz olguda endemik ülkelere seyahat ve ilk olgu ile temas tanımlanmamıştır.

30 Haziran 2022 tarihi itibariyle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından 52 ülkede 5323 vaka tespit edildiği bildirilmiştir. Hastalığın endemik olmadığı ülkelerden bildirilen bu olguların önemli bir kısmı İspanya, Portekiz ve İngiltere’den rapor edilmiştir. Ayrıca Avustralya, Belçika, Kanada, ABD, İsveç, İtalya ve Fransa’dan da olgular bildirilmiştir. Türkiye’de de 30 Haziran 2022 tarihinde 1 vaka bildirilmiştir. Şu ana kadar hastalığa bağlı ölüm bildirilmemiştir.

 

KLİNİK

Klinik seyri çiçek hastalığı ile benzerliğine dayanarak potansiyel maymun çiçeği enfeksiyonunu tanıyabilirsiniz.

Hastalığın 1-2 haftalık bir kuluçka dönemi vardır. Başlangıç semptomlarının (örneğin ateş, halsizlik, baş ağrısı, halsizlik, vb.) gelişmesi, prodromal dönemin başlangıcına işaret eder.

Maymun çiçeği enfeksiyonunu çiçek hastalığından ayıran özelliklerden biri şişmiş lenf düğümlerinin (lenfadenopati) gelişmesidir. Lenf düğümlerinin şişmesi genel olabilir (vücutta birçok farklı yeri içerir) veya birkaç bölgeye (örneğin boyun ve koltuk altı) lokalize olabilir.

Prodromdan kısa bir süre sonra bir döküntü belirir. Lezyonlar tipik olarak vücudun herhangi bir yerinde aynı anda gelişmeye ve birlikte gelişmeye başlar. Lezyonların evrimi, kabuklanmadan ve iyileşmeden önce dört aşamada (maküler, papüler, veziküler, püstüler) ilerler.

Hastalık tipik olarak 2-4 hafta sürer. Hastalığın şiddeti, bireyin immun sistemine, maruz kalma yoluna ve enfekte eden virüsün türüne (Batı Afrika ve Orta Afrika virüsü genetik grupları veya dalları) bağlı olabilir. Batı Afrika maymun çiçeği daha hafif hastalık, daha az ölüm ve sınırlı insandan insana bulaşma ile ilişkilidir. Orta Afrika maymun çiçeği virüsü bölümü ile insan enfeksiyonları, Batı Afrika virüsü bölümü ile karşılaştırıldığında tipik olarak daha şiddetlidir ve daha yüksek bir ölüm oranına sahiptir. İnsandan insana yayılma, Orta Afrika maymun çiçeği virüsü için kanıtlanmıştır.

 

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜNÜ NASIL TANIRIZ?

  • Lezyonlar iyi sınırlı, derin yerleşimlidir ve sıklıkla göbeklenme geliştirir (lezyonun tepesindeki bir noktayı andırır)
  • Lezyonlar, vücudun tek bir bölgesinde nispeten aynı boyutta ve aynı gelişim aşamasındadır (örneğin; yüzdeki püstüller veya bacaklardaki veziküller)
  • Döküntü öncesi ateş
  • Lenfadenopati yaygın
  • Yaygın döküntü santrifüjdür (ekstremitelerde, yüzde daha fazla lezyon) ​
  • Avuç içi, tabanlardaki lezyonlar
  • Lezyonlar genellikle kaşıntılı hale geldiklerinde (kabuklar) iyileşme aşamasına kadar ağrılı olarak tanımlanır.

 

KULUÇKA SÜRESİ

Maymun çiçeği virüsü ile enfeksiyon, bir kuluçka dönemi ile başlar. Bu dönemde bir kişi bulaşıcı değildir.

Kuluçka süresi yaklaşık 1-2 haftadır.

Bir kişinin semptomları yoktur ve iyi hissedebilir.

 

PRODROM

Maymun çiçeği olan kişilerde erken belirtiler (prodrom) gelişir. Bir kişi bu dönemde bazen bulaşıcı olabilir.

İlk semptomlar ateş, halsizlik, baş ağrısı, bazen boğaz ağrısı ve öksürük ve lenfadenopatiyi (şişmiş lenf düğümleri) içerir.

Lenfadenopati, maymun çiçeğinin çiçek hastalığından ayırt edici bir özelliğidir.

Bu tipik olarak, döküntü başlangıcından 1-2 gün önce ateşin başlamasıyla veya nadiren döküntü başlangıcıyla ortaya çıkar.

Lenf düğümleri boyunda (submandibular ve servikal), koltuk altlarında (aksiller) veya kasıkta (kasık) şişebilir ve vücudun her iki tarafında veya sadece birinde oluşabilir.

Hastalık 2-4 hafta sürer. Döküntüler en sonunda kabuklanır ve kabuklara temas edenlere de virus bulaşabilir. Batı Afrika kolu virusunun neden olduğu hastalıkta ölüm oranı % 3.6-4.6 arasında, Santral Afrika kolu virusunun neden olduğu hastalıkta ise ölüm oranı % 10.6 olarak bildirilmiştir.

 

DÖKÜNTÜ

Prodromu takiben ağızda ve vücutta lezyonlar gelişir. Lezyonlar düşmeden önce birkaç aşamada ilerler. Bir kişi, enanthem başlangıcından kabuk aşamasına kadar bulaşıcıdır.

 

DÖKÜNTÜ EVRELERİ

EVRE

EVRE SÜRESİ

KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ

Enantem

 

  • İlk gelişen lezyonlar dilde ve ağızdadır.

Makül

1-2 gün

  • Enantemden sonra, yüzde başlayıp kollara ve bacaklara ve ardından avuç içi ve ayak tabanları da dahil olmak üzere el ve ayaklara yayılan ciltte makula döküntüsü görülür.
  • Döküntü tipik olarak 24 saat içinde vücudun tüm bölgelerine yayılır ve en çok yüz, kollar ve bacaklarda yoğunlaşır (merkezden dışa doğru yayılım).

Papül

1-2 gün

  • Döküntünün üçüncü gününde lezyonlar makuladan (düz) papülere (kabarık) doğru ilerlemiştir.

Vezikül

1-2 gün

  • Dördüncü ile beşinci gün arasında lezyonlar veziküler hale geldi (içi berrak sıvı ile dolu kabarık lezyon).

Püstül

5-7 gün

  • Altıncı ile yedinci gün, lezyonlar püstüler hale geldi (opak sıvı ile dolu) - keskin bir şekilde yükselerek büyür, genellikle yuvarlak ve dokunulamayacak kadar serttir (derin oturmuş).
  • Lezyonların merkezde bir çöküntü (göbekleşme) geliştirecektir.
  • Püstüller, kabuklanmaya başlamadan önce yaklaşık 5 ile 7 gün kalırlar.

Kabuklanma

7-14 gün

  • İkinci haftanın sonunda püstüller kabuklanır.
  • Kabuklar düşmeye başlamadan önce yaklaşık bir hafta kalırlar.

 

Kabuklar döküldükten sonra çukurlu yara izleri ve/veya daha açık veya daha koyu cilt bölgeleri kalabilir. Tüm kabuklar düştükten sonra kişi artık bulaşıcı değildir.

 

KORUNMA

Hayvandan insana bulaşta (zoonotik geçiş) enfekte hayvan ile doğrudan temas edilmesi veya enfekte hayvanın tüketilmesi rol oynar. Enfekte hayvanın kanı, vücut sıvıları veya deri lezyonlarına temas ile de bulaşma olabilir.

İnsandan insana bulaşta solunum damlacıkları, enfekte kişinin deri lezyonları, vücut sıvıları ya da kullandığı eşyalara (çarşaf, giysiler, battaniye vb.) temas edilmesi rol oynar.

Dünyada çiçek aşısı 1980 yılından bu yana uygulanmamaktadır. Çiçek Hastalığı 1970’li yıllarda eradike edilmiştir.

Çiçek aşısı yapılmış olan kişilerin % 85’e varan oranlarda Maymun Çiçeği Hastalığına karşı da korunduğu bildirilmiştir. Çiçek aşısı olanların olmayanlara göre hastalığa yakalanma riski 5 kat azalmaktadır.

Virusa maruz kaldıktan sonraki ilk 4 gün içinde çiçek aşısı yapılması hastalık gelişmesini önleyebilir, maruziyetten sonraki 4.-14. günler arasında yapılırsa hastalığı önlemez fakat daha hafif geçmesini sağlar.

Hasta ya da hastalık şüphesi olan kişilerle doğrudan ya da bu kişilerin kullandığı eşyalarla temas etmekten kaçınmalıdır. Temas eden kişiler kendilerini 21 gün karantinada tutmalı, hastalık belirtilerinin olması halinde sağlık kurumlarına başvurmalıdır. Sağlık kurumuna gidişi  sırasında başkalarına bulaşmaması için gerekli önlemler alınmalıdır.

Kemirgenlerle, maymunlarla ve diğer yabani hayvanlarla temastan kaçınılmalıdır.

El hijyeni ve genel hijyen kurallarına uyulmalıdır.

Maymun Çiçeği Hastalığının endemik olduğu Afrika ülkeleri dışında ortaya çıkması ve Afrika ülkelerindeki artışın altında yatan nedenler içinde iklim değişikliği, çiçek aşısının kaldırılmasıyla toplumsal immünitenin azalması, yağmur ormanlarına zarar verilmesi, hastalığın endemik olduğu Afrika ülkelerindeki jeopolitik ve silahlı çatışmalar ve insanların mobilitesinin fazla olması gibi durumlar öne sürülmektedir. Her ne kadar 7 Mayıs 2022 tarihinden bu yana kadar bildirilen olgularda bulaş yolu olarak cinsel temas ön planda görünse de hastalık cinsel yol ile bulaşmaktan ziyade yakın temasla bulaşan bir hastalıktır.

Günümüzde insanların mobilitesinin çok fazla olması, hastalığın bir pandemi yapma olasılığını gözardı etmememizi gerektirmektedir. Bununla birlikte, Avrupa’da şu ana kadar saptanan virusun daha az bulaşıcı olan Batı Afrika kolundan olması, hastalığın bulaş şekli ve bulaşın belirti ve bulguların ortaya çıkmasıyla başlaması göz önüne alındığında, COVID-19 pandemisi gibi bir pandemiye yol açma olasılığı yüksek görünmemektedir.

TEDAVİ

Tedavide ağırlıklı olarak destekleyici ilaçların kullanılmakla beraber virüs ile alakalı bir ilacın üretilip onay almıştır. İlacın çok yeni olması nedeniyle öncelikle yüksek riskli gruplara kullanılması planlanmaktadır.

Şu anda tedaviler semptomlara göre ilerlemektedir.

Bu makale 4 Temmuz 2022 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dr. Abdulkadir Yıldırım

Uzm. Dr. Abdulkadir Yıldırım ; 1968 yılında Eskişehir'de doğmuştur.  İlk öğrenimini İzmir, orta öğrenimi de Elazığ'da tamamlamıştır. 1986 yılında Maltepe Askeri Lisesini (eğitim dili İngilizce) bitirdikten sonra Gülhane Askeri Tıp Akademisinde okumaya başlamıştır. 1986-1992 yılları arasında tıp eğitimini tamamlayarak Tabip Teğmen olarak mezun olmuştur. Mezuniyet sonrasında bir yıl süreyle GATA bünyesinde staj gördükten sonra Eskişehir 1 inci Ana Jet Üs Komutanlığı'nda pratisyen tabip olarak görev yapmıştır. 1994 yılında Eskişehir Hava Hastanesi'nde Uçuş Tabipliği kursu ve 1994-1995 yılında dokuz ay süreli bir kurs ile ileri İngilizce eğitimi almıştır. 1995-1999 yılları arasında GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniğinde uzmanlık eğitimi almıştır. 1999 yılında "Gram Negatif Bakterilerde Geni ...

Etiketler
MAYMUN ÇİÇEĞİ
Uzm. Dr. Abdulkadir Yıldırım
Uzm. Dr. Abdulkadir Yıldırım
İstanbul - Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube