Kulak Çınlaması Nedir?
Ortamda sesli bir uyaran olmadan kişinin ses algılamasına tinnitus diğer bir deyişle kulak çınlaması denilmektedir. Algılanan ses, çınlama, uğultu, rüzgâr sesi veya bir makinenin çalışma sesi gibi değişik tonlarda ve özelliklerde tarif edilebilir. Özelliğine bakılmaksızın her türlü ses “çınlama” ya da “tinnitus” olarak isimlendirilmektedir.
Kulak Çınlaması Neden Olur?
Kulak çınlamasına neden olabilecek çok sayıda sebep vardır. Bunlar arasında dış kulak kanalında salgı birikimi gibi basit bir sebep olabileceği gibi çok nadir de olsa kötü huylu tümör gibi ciddi bir sebep de olabilir. Bu nedenle tüm kulak çınlamalarının önemsenmesi ve KBB hekimi tarafından temel muayene ve değerlendirmelerin yapılması gereklidir. Klasik tıpta kulak çınlamasının en sık sebepleri şunlardır;
Çoklu nedenlerle oluşan işitme kayıpları
Dış kulak yolu hastalıkları
Gürültülü ortamlarda bulunma (ses travması)
Hipertansiyon
İç kulaktaki işitme organının (koklea) dejenerasyonu
Kolesterol ve diğer kan yağların yüksek oluşu
Kulağa giden damarlarda daralma ve dolaşım bozukluğu
Kullanılan ilaçlar (aspirin, bazı antibiyotikler)
Orta kulak iltihapları
Psikolojik faktörler (depresyon, gerginlik)
Nasıl Tedavi Edilir?
Klasik tıbbi yaklaşımla kulak çınlaması olan vakaların sadece %5’inde sebep saptanabilmektedir. Bu grupta sebebe yönelik tedaviler yapılır. %95’inde ise sebep saptanamadığından çınlamayı hiç değilse azaltmak için çeşitli ilaçlar önerilir.
Regülasyon tıbbı açısından kulak çınlamasının en önemli sebebi üst boyun ve üst sırt omurlarındaki fonksiyonel blokajlar, çene eklemindeki fonksiyonel veya yapısal problemler, diş sıkma, kafa çifti sinirlerinde fonksiyonel problemlerdir. Bu sayılan yapılardaki fonksiyonel problemlere yol açan ise çoğunlukla geçirilmiş diş, bademcik, sinüs iltihapları ile sindirim, solunum, dolaşım ve idrar yolu problemleridir.
Hasta KBB kliniğinde gerekli muayene ve tetkikler yapıldıktan sonra organik bir sebep bulunamadı ve verilen ilaçlardan yeterince fayda görmedi ise regülasyon tıbbı bakış açısıyla yukarıda sayılan sebepler yönünden hasta incelenir. Önce nöralterapi bakış açısına göre muayenesi sonra da problemli vücut alanları açısında bioenformatif analizleri yapılır. Elde edilen bulgulara göre bir tedavi planı çizilir.
Nöralterapi ile fonksiyonel problemli bulunan organ sistemleri ve geçirilmiş hastalıklara bağlı oluşan problemli vücut alanları tedavi edilebilir. Böylece hem vegetatif sinir sistemi hem de kafa çifti sinirleri normal fonksiyonlarına kavuşurlar.
Manuel terapi ile bloke olmuş üst boyun ve üst sırt omurları açılır ve tetik nokta saptanan kaslar PİR yöntemiyle gerilir.
Hastanın yeterli sıvı alımı ile birlikte bağ dokusunda birikmiş toksinlerin bieonformatif analizlerle saptanarak iyi bir detoks programıyla temizlenmesi de çok önemlidir.
Bütüncül regülasyon tıbbı yaklaşımlarıyla vakaların büyük çoğunluğuna yardımcı olunabilmektedir.
