Kekemelik, seslerin, hecelerin veya sözcüklerin tekrarı, seslerin uzatılması veya “blok” olarak tanımlanan konuşma akışındaki bölünmeler ile karakterize bir konuşma bozukluğudur. Bireylerin normal konuşma akışını sürdürmekte yaşadıkları zorluk olarak da açıklanabilir. Bazen göz kırpma, durakların titremesi, baş veya vücut hareketleri gibi zorlanma davranışları kekemeliğe eşlik edebilir. Bahsedilen bu durumlar kekemeliğin somut kısmıyken, kekeleyen bireyler kaygı, utanma, içe kapanma, kızgınlık veya kekemeliğe bağlı suçluluk hissi, konuşma anlarından kaçınma gibi durumları da deneyimliyor olabilir.
Kekemelik genellikle dil ve konuşma gelişiminin hızla ilerlediği 2-5 yaş aralığında ortaya çıkar. Yapılan çalışmalar farklı sonuçlar gösterse de çocukluk çağından popülasyonda %5-%8 oranında kekemelik görülmektedir.
Palin modeli kekemeliği açıklarken dört faktörlü modeli temel alır. Dört faktörlü modelde kekemelik fizyolojik, dil ve konuşma, psikolojik ve çevresel faktörler çerçevesinde incelenir. Böylelikle her bireyin kendine özgü güçlü ve hassas noktaları değerlendirilerek bireye uygun terapi programı oluşturulur.
Palin Modeli değerlendirmemiz için bir çerçeve sunan ve her bir çocuk veya genç için uygun alanlara yoğunlaşılmasını destekleyen klinik bir araçtır. Bu da bir terapi planı oluşturmamıza ve terapiyi çocuklara ve ebeveynlere kendilerine özel bir şekilde açıklamamıza yardımcı olur. Bu şekilde, suçluluk ve kaygı duygularını azaltmayı ve deneyimleriyle ilgili ortak bir anlayış üzerine inşa edilen açık, işbirliğine dayalı bir ilişki kurmayı hedefleyebiliriz.