Doktorsitesi.com

Kardeş Kıskançlığında çok sıkıntılı bir süreç olur mu?

Aile Danışmanı Neşe Kaya
Aile Danışmanı Neşe Kaya
17 Aralık 201948 görüntülenme
Randevu Al
Kardeş Kıskançlığında çok sıkıntılı bir süreç olur mu?

Kıskançlık yaşı kaç olursa olsun insanın doğasında var olan ve baş edilmesi zor olan bir duygudur. Öfke, üzüntü, kaygı gibi kıskançlık ta yaş ilerledikçe kontrol altına alınabilir hatta gelişim için yapıcı bir şekilde kullanılabilir. Bu bir yetişkin için bile zor olabiliyorken çocuklar söz konusu olduğunda durum daha da zorlaşır. Özellikle 7 yaş altındaki çocuklar duygularını sansürlemeden, içlerinden geldiği gibi yaşamak ve ifade etmek isterler. Aynı zamanda gelişimlerini sağlıklı bir şekilde devam etmesi için bir ihtiyaçtır ve duygularının ebeveynleri tarafından anlaşıyor olması da elzemdir.

İstisnalar olsa da hemen her çocuk belli bir yaş aralığında kardeş ister. Bazen ebeveynler için bu durum rahatlatıcı olabilir. Çünkü ikinci bir çocuk sahibi olmak isteyen herkesin herhalde il aklına takılan, “ Acaba kıskanır mı?”,” Acaba çok sıkıntılı bir süreç olur mu?” sorularıdır. Fakat çocuğun kardeş istemesi anne babanın düşündüğü gibi değildir. Aslında oyun arkadaşı istiyordur. Kardeşi olduktan sonra olacaklardan habersizdir. Kardeşi olduğunda onunla hemen oynamaya başlayabileceğini, istediğinde geri gönderebileceğini ve kendi hayatında hiçbir değişikliğin olmayacağını düşünür. Fakat kardeşi geldiğinde durumun hiç te öyle olmadığını fark eder. Anne doğal olarak bakıma ve ilgiye ihtiyacı olan bebekle daha fazla zaman geçiriyordur. Üstelik beklediği oyun arkadaşı ne yürüyebiliyor ne konuşabiliyordur. Çocuklar doğaları gereği bencildir. Annesinin tüm sevgisini, ilgisini ve zamanını kendisine ister. Şimdi bunu paylaşması gereken başka biri vardır ve çocuğun dünyası anlamına gelen anneyi kaybetme korkusu çok acı verir. Bununla birlikte çocuktan beklentilerin artması, kreşe gönderilmesi, sorumluluklarının artması, başarı beklentisinin yükselmesi gibi onun için sürpriz olan değişikliklerden dolayı kardeşe karşı kızgınlık, kırgınlık duyguları akabinde anne babaya da yönelir. Kaybettiğini düşündüğü her şeyi geri ister. Bunu sağlayabilmek için de yapılacak en iyi şey bebek gibi olmaktır. Anneyi emmek, biberonla beslenmek, tuvaletini beze yapmak, bebeksi konuşmak gibi davranışlar göstermesi, “bakın ben de onun gibiyim” demektir aslında. “Bana yardım edin, baş edemiyorum” da diğer bir anlamıdır.

Nasıl yardım edelim?

Kıskançlığın doğal olduğunu önce ebeveynler kabul etmeli, onun bu duygusunu yok etmeye çalışmamalı.
Kardeşini sevdirmeye çalışmak yerine bu duygunu ifade etmesine yardımcı olunmalı

Sen abisin/ablasın , artık büyüdün demek yerine, kardeşinin hiçbir şeyi kendisi yapamadığı için onunla daha fazla zaman geçirdiğini ama kendisini her zaman nasılsa yine öyle sevdiğini söyleyerek anlaşıldığı hissettirilmeli

Kardeş kavgalarında fiziksel bir zarar verme durumu olmadığı sürece araya girilmemeli ve taraf tutucu bir şekilde davranılmamalı
Bu yaklaşımlarla kardeş kıskançlığı krize dönüşmeden atlatılabilir. Fakat her şeye rağmen durum kötüye gidiyor, çocuğunuzda içe kapanma, alt ıslatma, tırnak yeme gibi davranışlar gelişmiş ve devam ediyorsa mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır.

Etiketler

KıskançlıkKardeş kıskançlığıkardes

Yazar Hakkında

Aile Danışmanı Neşe Kaya

Aile Danışmanı Neşe Kaya

1979 yılında Denizli’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Denizli’de gördü. İlk lisans eğitimini İzmir Dokuz Eylül Üniversitesinde tamamladıktan sonra, insanı ve hayatı anlama merakı, yolunu sosyoloji bilimi ile kesiştirdi. 2013 yılında Eskişehir Anadolu Üniversitesi Sosyoloji bölümü bitirdi. 2016 yılında Pamukkale Üniversitesinde Aile Danışmanlığı eğitimini Prof.Dr. Erdinç Duru süpervizörlüğünde tamamladı. 2018 yılında Anka Koçluk’tan  Bütüncül Eğitim ve Öğrenci koçluğu eğitimi aldı.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır