İlaç etkisi olan besinler

İlaç etkisi olan besinler

Bazı besinler vardır ki onlar sadece besleyici veya doyurucu değil, ilaç gibi etkili olduğu bilinmelidir. Belli miktarlarda tüketilirse birtakım hastalıklarından bizi koruyabilir. Günde en fazla bir avuç kadar fındık yemek,şeker hastalığı olasılığını %20 oranda azaltmaktadır. Bundan daha fazla miktarda yenmesi halinde içinde bulunan yağ dolayısı ile kalori miktarının artacağı unutulmamalıdır. 

Birçok araştırmacı sağlıklı yaşlanma için önerdikleri besinleri şöyle sıralar ve bazıları da onlara gençlik iksiri adı verirler. Beslenme alışkanlıklarımızı değiştirerek bir ölçüde yaşlanmayı geciktirmenin mümkün olabilir. Bir başka deyişle doğru besinleri seçersek artık “genç kalmak elimizde“ diyebiliriz. Bunlar için 11 örnek verebiliriz.

İKSİRLER

1-Likopen : Domates ve üzüm gibi besinlere kırmızı rengi veren likopen maddesini içeren besinler özellikle prostat kanserine karşı vücudu korumaktadır. Mesane pankreas, ve meme kanserlerinde de etkili olduğu bildirilmektedir. 

2-Üzüm çekirdeği ekstresi : Bazı kanser türlerine ve kalp hastalıklarına karşı önemli yararlar sağlamakta olup aynı zamanda iltihaplı eklem romatizmalarına ve bazı alerjilere de iyi geldiği saptanmıştır. 

3-Yeşil çay : Yeşil çayın kandaki kolesterolü düşürücü bir etkisi vardır. Yapılan deneylerde ayrıca birçok kanser türünde de etkili olduğu saptanmıştır. Her gün 1-2 fincan içilmesi önerilmektedir. 

4- Kuşburnu : Kuşburnu çayında bulunan bir çok antioksidan hücreleri yaşlanmayı hızlandıran serbest radikallerin vücuda vereceği hasarlarından korumaktadır. Kuşburnu aynı zamanda yüksek tansiyona da yararlı olduğu söylenmektedir.

5-C vitamini : Portakal, greyfurt, limon, kivi, brokoli, çilek, kırmızı biberde vardır. Bunu içeren besinlerin tüketilmesi mide kanserine karşı koruyucu bir katkı getirir.                  

6-Buğday kepeği : Kepekli buğday ekmeği ve bazı kahvaltılık tahıllarda bulunur. Bağırsak ve meme kanserine karşı koruyucu ve aynı zamanda kolesterol düşürücü özelliği bulunmaktadır. 

7-Pektin : Elma, muz, greyfurt, kuru fasulye ve kök sebzelerde bulunur. Pektin hem kanser hem de kalp hastalıklarına karşı koruyucu olduğu kanıtlanmış antioksidan nitelikte bir maddedir.         

8-Beta-karoten : Kanser, kalp krizi ve felç riskini düşürmekte ve vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Turuncu besinler olarak bilinen kayısı, patates, brokoli, kabak, havuç ve şeftalide beta karoten fazla miktarda olup ıspanak da bunu izlemektedir. Turuncu renkli sebzelerde bulunan fitokimyasallar onlara sadece renk vermekle kalmazlar, aynı zamanda bizleri birçok hastalıkdan korurlar.

9-Kırmızı biber :  Kırmızı biberde bulunan fenolinler yüksek antioksidan özellik gösterirler. Kalp hastalığı, felç riskini ve kandaki kötü kolesterolü düşürür. Öte yandan ağrı giderici ve depresyona karşı oldukça etkilidir. Kırmızı biberler aynı zamanda C vitamini açısından da zengindirler 

10-Yoğurt :  Yoğurtta bulunan laktik asit,  bağırsaklarımızdaki bakterilerin ve safra asitlerinin zararlı etkisini önler. Ayrıca yediğimiz bazı hazır gıdalarda bulunan nitritlerin , kanserojen nitelikteki nitrozaminlere dönüşümünü de engellerler. Bu nedenle yoğurt   “antikanserojen etki “ gösterir. Ayrıca bağışıklık sistemimizi de kuvvetlendirir. Bu özellikleri ile onu da tıpkı bir ilaç gibi nitelendirebiliriz.

11- Su :  Metabolizmamızın doğru çalışması için günde 6-8 bardak su içmek gerekiyor. Su, aynı zamanda fazla olan kiloları vermede de bize yardımcı olur.

AKILLI BESİNLER CİLDİ GENÇLEŞTİRİYOR

Cilt yaşlanmasının başlıca nedeni güneşin altında saatlerce yatarak bronzlaşma merakıdır. Cilt dostu olan “akıllı besinleri” düzenli tüketip, bol su içerek cildin genç kalmasını sağlayabilirsiniz. Cildin hücre yenileme kapasitesi, gençlik döneminde yüksek ve hızlıdır. Üzerinde biriken ölü derileri fazla bekletmeden atar. Güneş banyosu, stres, kirli hava, kullandığımız bir çok ilacın zararlı etkileri, sigara içilmesi, fazlaca kafein ve şeker tüketimi gibi faktörler cilt hücrelerinin yenilenme sürecini bozmaktadır.

CİLT YAŞLANMASI

     35 yaştan itibaren ciltte kollajen üretimi azalır ve cilt elastikiyetini yavaş yavaş kaybetmektedir. Yaş 40’ı aşınca ciltte kurumalar ve kırışıklıklar, artık fark edilmeye başlar. Zamanla, boyun ve ellerin üstünde sırt kısmında, yaşlılık lekeleri oluşmaya başlar. Yaşı elliyi aşanlar güneşte fazla kalırsa yaşlanma lekelerinin sayısı ve büyüklükleri artar, cild dokusu daha kuru olur ve erkenden hızla kırışma gösterir. 
     Besinlerdeki kalori miktarını azaltarak ve proteinli ve yağlı besinleri daha az tüketerek cilt yaşlanmasını yavaşlatmak mümkündür. Kalorisi yüksek gıdaların tüketimi sınırlanmalı ve gün içinde dengeli bir şekilde dağılmalıdır. Sabahları mutlaka kahvaltı ile başlamalı, öğün atlamamalıdır. 
Yağlar olabildiğince az ve kullanılacaksa mutlaka zeytinyağı tercih edilmelidir. Yemekleri yağsız veya buharda haşlayarak yemeye çalışmak tavsiye edilmelidir.

CİLT DOSTU BESİNLER

Zengin vitamin ve mineral deposu olan, temel yağ asitlerinden zengin kabuklu kuru yemişler sınırlı olarak tüketilmelidir. Örneğin ceviz, güçlü ve güvenilir bir omega-3 kaynağıdır. Badem ve fıstık cildiniz için yararlı pek çok besin unsuruna sahiptir. Fakat bu besinlerin her birisinin de 100 gramında ortalama 600 kalori olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Ayçekirdeğinin güvenilir bir E vitamini ve omega -6 temel yağ asidi kaynağı olduğu unutulmamalıdır. 
     Beslenmemizde organik olan besinlere ağırlık vermeliyiz. İçinde doğal mikrop öldürücüler olan, hormon, renk, koku ve tat verici doğal olmayan zararlı kimyasalları barındırmayan yiyeceklere öncelik vermeliyiz. 
     Domateste bol miktarda bulunan likopenin cilde en dost besin unsurlarından birisidir. Cilde, sıkılık ve canlılık verir. Üzüm çekirdeği oligomerik proantosiyanidin içermekte olup bu da cilt için mucize bir antioksidandır. Ayrıca, damarları korur, cildi genç ve sağlıklı tutar. Çekirdekli kuru üzüm, siyah üzüm, pekmez ve kırmızı şarap bu nedenle cilt dostu olan besinlerdir. 
Papatya ve ananas cilt için olağan üstü etkin enzimler içermektedir. Eğer ödemli şiş ve kuru bir cilt yapısı söz konusuysa tiroid hormonları kontrol edilmelidir. Bu durumlarda iyot içeren deniz ürünleri alınmalıdır. 
Sık sık balık yenmeli ve bol bol meyve tüketmeye özen gösterilmelidir. Her gün mümkünse yeşil salata, az yağlı yoğurt, tavuk göğsü tüketilmelidir. 
Yine her çeşit sebze (bezelye, karnabahar, brokoli, pancar, patlıcan, kabak, havuç) özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler (marul, maydanoz, tere otu, pırasa, yeşil soğan, pazı) ve özellikle cilt dostu meyvelerin tüketimine ağırlık vermek gerekir. Bunla elma, böğürtlen, kiraz, greyfurt, kavun ve eriktir.

Bu makale 16 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Turgut Göksoy

Prof.Dr. Turgut GÖKSOY, 1954 yılında İzmit’de doğmuştur. Lisans öncesi eğitimlerinin ardından İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1977 yılında tamamlamış ve tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise yine İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde yapmış ve  Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı olmuştur.  1981-1982 yılları arası askerlik görevini Erzincan Askeri Hastanesi'nde, 1985 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesinde Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon alanında Üniversite Doçenti oldu. 1988-1992 yılları arası Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Bölümünde öğretim görevlisi olarak Spor ve Tıp konularında ders verdi.  Ayrıca yüksek lisans öğrencilerine tez danışmanlığı ve jüri üyeliği görevlerinde bulundu. 1996 yılında "Yüzüncü Yıl Üniversitesi" Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyo ...

Etiketler
Cilt dostu besinler nelerdir
Prof. Dr. Turgut Göksoy
Prof. Dr. Turgut Göksoy
İstanbul - Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon
Facebook Twitter Instagram Youtube